Kimya laboratuvarında Ned ile Peter yan yana oturuyorlardı. İkisi de önlerindeki deney tüplerinin içinde bulunan ve köpürmekte olan sıvıları incelemekle meşgullerdi. İkisi de önlüğünü takmış ve gözlüklerini gözlerinin üstüne geçirmişlerdi.
"Hey, bu akşam Transformers'ın yeni filmine gidelim mi dostum?" diyerek heyecanla bir teklifte bulundu Ned.
Peter ise işine konsantre olmuştu. Gözlerini tüplerin üstünden ayırmadan, "Hayır Ned, bu gece gelemem," dedi katı bir sesle.
Kilolu arkadaşının suratı bir anda düştü. Gözlük camlarının arkasından mazlum gözlerle baktı Peter'a. "Peter, yoksa artık benle takılmak istemiyor musun?" diye daha ciddi bir tona geçti Ned, Peter gibi.
Duyduğu şeyi anlamlandıramayan Peter kafasını çevirip Ned'e baktı. "Ne saçmalıyorsun sen Ned? Öyle bir şey yok. Senin gibi bir dostu bırakmam," dedi çocuğa bakarak.
Ned'in teklifini kabul edip normal bir çocuk gibi Transformers filmine gidip büyük robotların birbiri ile çarpışmasını patlamış mısır eşliğinde izleyip, filmin çıkışında deliler gibi film hakkında tartışmayı çok istiyordu. Fakat Peter ona büyük sorumluluk getirecek güçlerine kavuştuktan sonra ve de para için o güreş ringine çıktıktan sonra normal dünyadan farkında olmadan uzaklaştırmıştı kendini.
Sıradan insanların dünyasından uzaklaşmıştı ama kahramanların dünyasına adım da atamamıştı. İki dünya arasında kalmıştı Peter ve bunun cezasını iki Dünya tarafından da çekiyordu.
Ned tam cevap verecekti ki genç kahramana, soldan bir adamın, sağdan bir kadının masalarına birer kağıt koymasıyla ikisi de birbirlerine sırtını döndü ve masalarına konan kağıdı hızla ellerine aldılar.
Peter, kağıda baktığında bunun geçen ders girdiği kimya sınavı olduğunu anladı. Büyük bir heyecanla notuna baktığında 'B-' olan notunu görünce gözleri dünya dışı varlık görmüş gibi şaşkınlıkla açıldı.
Sandalyesini Peter'ın yanına kaydıran genç, Peter'ın kağıdına baktı ve o da şaşırdı. "B- almışsın dostum. Bu senin için bir ilk."
Peter da bunun farkında olduğu için kağıdını kaldırdı ve öğretmenlerine tam itiraz edecek iken, öğretmenlerinden erkek olanı, "Bay Parker, hiç itiraz etmeye kalkma, ben de senden o notu beklemezdim," dedi kağıtları dağıtmaya devam ederken.
Genç çocuk ise elini aşağıya indirirken, "Peki, bay Fitz," diye kendince mırıldandı. Ardından dimdik karşıya boş bakışlarla, "B- aldım. Ben, hayatımda hiç A'dan düşük not almadım. Bu, bu nasıl olur?" diye kendine sormaya başladı.
Kendini sorgularken çocuk, sağ arka çaprazında oturan bir kızdan, "Bir de aldığı notu beğenmiyor bay Parker," sesi geldi. Dünyası başına yıkılmış olan genç, kafasını sesin geldiği yere çevirdiğinde ona sinirle bakan bir Kitty Pryde gördü.
Gözlerinden öfke alevleri saçan Kitty'i gören Peter, yavaşça kafasını öne doğru çevirdi. Aldığı notu belirten o kocaman harfe bakmaya devam etti.
Derslerine ağırlık vermeliydi. Fakat şehrin bir yandan Spider-Man'e ihtiyacı vardı. İki kötü taraf arasında bir savaş başlamak üzereydi ve bunu durduracak kişi ancak oydu. Dersleri ve kahramanlık... Seçim yapamıyordu.
İkisi de önemliydi. Okuldaki çizgisini bozamazdı. Zeki bir öğrenci olan Peter'ın notlarının düşüşe geçtiğinin kabul edilmemesi lazımdı. Eğer kabul edilirse, bu gerçekten olmuş olurdu.
Peter bunları düşünürken, tahtanın önüne geçen adamla kadın, güler yüzlerini takındılar ve bir açıklamada bulunmak için hazırlandılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnanılmaz -- Peter Parker || Aranea #1
FanfictionAranea Serisi Birinci Kitap: İnanılmaz Sıradan, ezik ve zeki olan Peter Parker'ın dünyası, Radyoaktif bir örümceğin ısırmasının kıvılcımıyla parıldayıp, "Büyük güç, büyük sorumluluk getirir," lafıyla alevlenmişti. Yapması gerekeni yapmayışının...