UNDERCOVER

...Dünya...

İç içe giren ve uzadıkça uzayan odalardan geçtiler. Her oda farklı bir atmosfere sahipti. Cam duvarlar arkasını göstermiyor ama duvarların vitrin mantığıyla normalde odada olmayan eşyalar sanki odadaymış gibi görünüyordu.

Kız adamı uslu bir şekilde takip ediyordu. Topuklusu cam zemine çarptıkça çıkan ses hiç değişmeden onları takip ediyordu. Bir saatin tik ve takları gibi...

Daha önce bu kadar uzayan bir ev görmemişti. Yani bu bölgede ve ele geçirdikleri diğer bölgelerde... Merkeze yaklaştıkça karşılarına daha nelerin çıkabileceğini düşünüyordu her zaman.

En uçta, denizin ve çölün başlangıcı olan yerde... İnsanlar tek bir odada beş altı kişi birlikte yaşarlardı.

Bu önünde yürüyüp onu yatağına yatırdığını düşündükçe ensesinden terler akan adam ise, bu sonu belli olmayan odalar zincirinde tek başına yaşıyordu. Bu uzun ince koridor bile, o en uçta yaşayan aileler için imkânsız bir hayaldi sadece.

Kız, sol kulak memesine dokundu. Geride bıraktıkları oda, aradığı odaydı. Kapısı olmayan yeşil boyalı bir duvar oluşundan anlamıştı bunu. Kapısı olmayan bir oda...

Kulak deliğine yerleşmiş olan minik kamera duvarın fotoğrafını Tae Hyung'a iletmişti bile. Geriden gelenler, kız adamı oyalarken, odaya girip haritayı alacaktı.

Adam en sonunda durduğunda omzunun üstünden kıza baktı. Sarı benzili, mavi gözlü bir adamdı bu. Batılıydı. Doğulu bir kızı, ki bu kız kendisinden uzun, incecik ve güzel yüzlü bir kızdı, yatağına atacağı için adamın içi kıpır kıpırdı.

Myung Hae geldiklerini anlayınca adama işveli bir şekilde gülümsedi.

***

Tae Hyung'un parmakları duvarı kaplayan bilgisayarının üzerinde gezindi.

Girdiği kodlar doğrultusunda Jungkook'un ve Jimin'in önünde bekleştiği kapının kilidi açıldı.

Çocuklar artık adamın evindeydiler.

Tae kendini döner sandalyesine attı ve masanın üstündeki viski bardağını yakaladı. Sandalye geriye doğru kayarken çocuk, bilgisayarın köşesinde oynamaya kaldığı yerden devam eden dizisini izlemeye başladı.

Myung Hae hep olduğu yerde, haritasını çalacakları kodamanın yatak odasındaydı.

Ho Seok, bloktan çabuk kurtulmak için duvarların arasındaki asansör boşluklarında geziniyordu.

Namjoon, adamın evinin altındaki ev partisinde kumardaydı ama çocukların her hareketini takip ediyordu.

Jang Mi, Ho Seok'un asansör boşluğuna tırmandığı boş alanda volta atıyordu. Kız arkasını kapıya dönüp yürümeye devam edince, duvarı kaplayan cam ve içindeymiş gibi görünen yeşil mücevherlerin ışığı, kızın sırtında çapraz bir şekilde duran ikiz katanaların üzerinden yansıdı.

Serie karşı binada, arabanın olduğu yere bakan bir oda kiralamıştı. Kız zeminde karnının üzerinde yatıyor, onlar çıktıklarında birinin peşlerinden gelme ihtimaline karşı silahını büyük plazanın kapısına doğrultmuş bekliyordu.

Yoon Gi yerden altmış kat yüksekte duran üçüncü katmana park edilmiş arabanın içindeydi. Arabanın şeffaf zemininden, altmış kat aşağıdaki anayolda kayarak ilerleyen arabaları ve yürüyen insanları izliyordu.

Tae Hyung birkaç tuşa daha bastığında yeşil boyalı duvar çatırdayarak geriye doğru açıldı. Duvar sol tarafa doğru kayarken Jungkook odaya girdi.