İşim.. Hayatımda bundan sonra yer alacak tek şey. Geri kalan hiç biri umrumda değildi. Ne aşk ne yuva ne diğerleri.. Kendimi kaybetmiştim. Hayallerimi, umudumu, bugünümü, yarınımı... Gitmesi değildi bana koyan şey. Hiç kimsenin benim sevgimi haketmeyecek olmasıydı. Her ihtiyaca cevap vermeye çalışan, gerekirse kendisi aç gezip maddi destek sağlayan, güldürmekten karın ağrıtan, huzur veren ve bir erkeğin tüm isteğine cevap verecek özellikte olan bu kızı harcamışlardı. Yorulmuştum... Kalbim daha fazlasına dayanmıyordu sanki.. Bir kişiyi daha hayatıma almaya mecalim olmayacaktı. Kırıklarımı toplamam çok zordu. Gözüm dönmüştü. Ne yaptığımı bilmez bir halde kredi kartları borçlarımı kapatmak için iş aramaya başladım. Ona para ve hediye göndermiştim. Ayrıca kendime de çok harcıyordum. Durduramıyordum bir türlü. Sürekli para harcamak geliyordu içimden. Okuldan aldığım burs yetmiyordu. Babam sadece yurt paramın yarısını gönderiyordu ve kalan her şey bana aitti. Oysa ki söylemeyecektim burs kazandığımı. Ama dayanamadım, sevinsin istedim. Babama yük olmaktan nefret ediyordum. Çünkü harcadığını her seferinde yüzüme vurmaktan geri kalmıyordu.
- Senin paranı ben ödüyorsam sakız bile alırken bana soracaksın anladın mı ?!
Ödüyordu evet. Sadece 300 tl yurt parasıydı ödediği. Kalanı ben kapatıyordum. Fakir bir aile değildik. Bir şey istesem de alırdı. Bana düşkündü. Ama ben isteyen bir çocuk olmamıştım. Bir iki masraf olsa bağırmaya başlardı. Halbuki ben onu hiç üzmek istemedim. Babam benim için çok değerliydi ve söylediği bir cümle beni yıllarca ağlatmaya yeterdi.
Bundan sonra onun parasıyla sakız dahi almayacaktım.
Kendi kendime ettiğim yemin bana pahalıya patladı. Paramı lükse savurunca dolan kredi kartımı ödemekte zorluk çektim ve internette bir ilan buldum.
Sadece para kazanmak istiyordum. Yoğun ders programım buna engel olduğu için oturduğum yerden kazanmalıydım.
"İnternette sohbet ederek para kazanın"
Neydi ki bu?
İncelemeye başladım. Saatte 20 tl kazanabileceğimden bahsediyordu. Günde 3 saat dursam 60 tl alacaktım. Haftada 420 tl ediyordu. Çok iyi bir fiyattı bu. Altı üstü sohbet edecektim ve sohbet yeteneğim harikuladeydi. Kendime bağladığımda vakit su gibi geçerdi. Üstelik belki uçak bileti alabilir sevgilim olacak beni yüzüstü bırakan o gerizekalının yanına gidebilirdim.
Siteye üye oldum. İşin en kötü yanı kamera olmasıydı. Ama istemezsem yüzümü göstermeyebilirdim. Şansım vardı ki yurt bu aralar boştu. Odamdaki herkes memleketindeydi. Kapıyı kilitledim. Siteye girerek karşıma ilk gelen kişiyle sohbet etmeye başladım:
-Merhaba...
-Merhaba
-Buralarda yenisin sanırım.
-Evet yeniyim.
-Yüzünü görebilir miyim ?
Ben de onu görüyordum. Zararı olmayacağını düşünüp yüzümü gösterdim. Çok beğendi.
-Bu güzel kız nereli? Yabancılara benziyorsun,
dedi gülümseyerek. Yakışıklıydı.-Aslen Gürcistanlıyım. Yani soyum oradan.
-Belli zaten. Böyle bir güzellik Türkiye'den çıkmazdı.
Gülüştük.. Bana göre Türk kızları benden güzellerdi.
-Boyunu görebilir miyim?
-Tabi, dedim kibarca. Ayağa kalktım. Üzerimde yeşil bir gömlek, altımda siyah bir tayt vardı. Yeşil renk kızıl saçlarıma çok yakışıyor, beni 2 katı güzel gösteriyordu.