Çilek rengi dudaklar

115 8 4
                                    

   Doruk, benim onu ne kadar sevdiğimi anlamış olacak ki, eve döndükten sonra bana iyi davranmaya başlamıştı. Beraber sahile indik. Üzerimde siyah bikini altımda mor bir mini etek vardı bu sefer. Mor bana ve saçlarıma çok yakışıyordu bu yüzden en sevdiğim renkti. Doruk denize girmeyi sevmediği için el ele tutuşup kıyıda yürümeye başladık. İkindi vaktiydi ve güneş bizi pek yakmıyordu. Ayaklarımıza hafif hafif ılık dalgalar vururken bu huzurun tadını çıkarıyordum. Elimi tutuşu bile farklıydı ve içimin bir hoş olmasına yetiyordu. Ben bu zibidiyi neden bu kadar seviyordum ?

Bana yaşattıkları az değildi. Bu kadar duygusal ve kendini kontrol edemeyen ya da hemen yumuşayan bir kız da olmadım hiç . Sadece ona karşı böyleydim. Tekrar gitmesinden deli gibi korkuyordum. Ama onda böyle bir korku yoktu. Beni kullanıyor muydu diye çok düşündüm. Fakat hiç öyle bir izlenimi yoktu. Olsa kesinlikle hissederdim hislerim kuvvetliydi. Tabii çok iyi rol yapan biriyse bilemeyeceğim.

Belki de inanmak istiyordum benimle olmayı istediğine.  Yüzünde bir burukluk vardı. Mutlulukla karışık duygular yaşıyordu. Bu benim o yokken yaptıklarımdan kaynaklanmıyorsa eğer, beni aldattığı için kaynaklanabilirdi. Bunu ona sormaya cesaret edemedim. Sanırım duyacaklarımdan korktum. Ama endişelerimde haksız olmadığım bir gerçekti.

Rüzgarda kızıl saçlarım uçuşurken fiziğimle göz alıcı gözüktüğümü biliyordum. Biraz neşelenmek için beni biraz daha denize doğru çekti. Bir anda kucaklayıp

-seni atmamı ister misin cadı?
diye sordu

-Tabiki hayır! Dedim heyecanlanarak. Yapar mı yapardı güvenmiyordum bu zibidi kılıklıya.  Sudan da korkuyordum açıkcası. Ben birazcık cırlayınca etraftakilerin bakışları üzerine beni indirme gereği hissetti. Sevmezdi öyle şeyleri, sonra da herkes bana bakıyor diye bir anlık kıskançlık belirtisi göstererek

-Bir daha böyle giyinme dedi  seksi at hırsızı.

Beni ilk kez kıskanmıştı ve bu çok hoşuma gitmişti. Yanağına bir buse kondurarak

-Beni de kıskanırmış yerim onu diyip kıkırdadım :)

-Ne kıskanıcam senin gibi çirkini
Demesiyle üstüne su attım.

Suyu atmam sinirlerini baya bozmuş olacak ki sert bir bakış attı. "Kaç eylül " dedim içimden. Denizden koşarak çıkarken bir anda düştüm ve üstüm başım ıslandı! Tanrım rezillik abidesiydi ve yüzüme su gelmesinden nefret ediyordum!

Beni kaldırmaya çalışan Doruk da bir anda üzerime düştü. Yüzümüz birbirine çok yakın duruyordu. O anda göğsümden vajinama doğru akan bir his içimde belirdi. Onu öpmek için başımı kaldırdım ama burda olmayacağını söyledi. Neymiş efendim ayıpmış ! Bir gören olurmuş filan. Öpüşmeyi sevmiyorum deseydi ya şuna!

Artık eşyalarımı toplama vakti gelmişti. Dönüş zamanıydı ve ben dönmeyi hiç istemiyordum. Annesiyle de diyaloğumuz iyiydi, sevimli bir kadındı

-Hiç dönmek istemiyorum. Keşke hep seninle kalsam

-Ama dönmen gerek bebeğim okulun var. Yine gelirsin.

Dudaklarımı bükerek valizimi toplamaya başladım. Başlangıcımız kötü olsa da sonu güzel olmuştu. Bundan sonra birbirimizi üzmeyeceğimize dair sözleştik.

Artık çantamı aldım ve annesiyle vedalaştım. Otobüse binerken içimi burukluk kapladı. Gözümden bir damla yaş süzülürken Doruk'a sarıldım.

-Seni seviyorum unutma. Bir daha kötü bir şey olmasın aramızda!

-Ben de aşkım. Üzülme yine geleceksin.

Otobüse binerken ayaklarım geri geri gitse de yolculukta mutlu ayrıldığım için Allaha şükrettim. Diğer yandan İstanbulda koşturmaca bir hayat beni bekliyordu. Ve tabiki ailemin bu olayı hiç bilmemesi gerekiyordu.

Yurda döndüğümde beni kapıda Melis karşıladı. Melis benim en sevdiğim arkadaşımdı. Çok tatlı bir yüze, hokka gibi buruna ve çilek renginde dudaklara sahipti. Saçları orta uzunlukta düz ve çikolata kahveydi. Beni çok seviyordu ve bana dokunmak hoşuna gidiyordu. Fırsat buldukça sarılıp yanaklarımı defalarca öper kalçalarımı okşardı. İlk başta Melisin bu davranışlarını yadırgasam da zamanla ona alışmıştım ve tuhaf gelmiyordu.

-kızım nerede kaldın? Öldüm meraktan.

-Geldim bebeğim sen beni çok mu özledin?:)

-Mm hem de nasıl..

-Ben de seni özledim fıstık dedim yanağından öperken. 
Sorunu halledip döndüm. 

-Ayy kurtulamadık mı yine şu züppe heriftenn

-Üzgünüm canım ama söz seni ihmal etmem :)

-bunu duyduğuma sevindim. Seninle yatmayı özledim hadi gel de yatalım

Melis hep benim yanımda yatardı. Ceren ben ve Melis beraber takılırdık. Ama Melisin yeri bende başkaydı. Anlayamadığım bir duyguyu bana hissettirmeyi başaran tek kızdı.

Önceleri biseksüel olacağımı düşünmezdim. Fakat Melis bana dokundukça ona dokunma isteğimin arttığını farkettim. Hele bir de yan yana daracık yatakta yattığımız zaman .. işte o zaman yüzümüz birbirine dönükken nefeslerimiz karışıyordu ve onun çilek dudaklarını öpmek istiyordum . Dudakları dolgundu ve fiziği tam beğendiğim gibiydi. Bu gece de yine birlikte yatacaktık.

Işıklar kapandıktan sonra birbirimize sarılarak uyumaya başladığımız anda yine çok yakın olduğumuzu farkettim. Nefesini hissediyordum ve öpmemek için zor duruyordum. Tepkisini bilemediğim için çekiniyordum. Ayrıca Ceren de odada olduğundan çekincem artmıştı. Sonra gözlerim kapalıyken bana daha da yaklaştığını hissettim. Bu ona dokunma isteğimi daha da arttırıyordu. Daha önce bir kadını bu kadar isteyeceğim aklımın ucundan geçmezdi. Bu düşüncelerden uzaklaşmaya kendimi zorladım ve daldım. Dudaklarıma değdiğini hissettiğimde uykudaydım ve ne olduğunu anlamadım. Yorgunluktan yarı baygın hatırladığım tek şey dudaklarımı emiyor oluşuydu ve ben de ona karşılık veriyordum. Bir ara vajinamda bir dokunuş hissettim. Fakat bunun rüya olduğunu düşünüp algılayamadım. Öpüşü tarif edilemeyecek kadar güzeldi. Tadı harikaydı. Acaba rüya mı görmüştüm gerçek miydi ayırt edemiyordum. Eğer rüyaysa uyansam bitecekti. Değilse gözlerimi açmam gerekiyordu. Sersem bir halde uyanmayla uyanmama arasında kaldım. O sırada öpüşme kesildi. Sonrasını hatırlayamıyorum. Rüya değilse neden kesmişti? Sanırım o da benden çekiniyordu. Ve de Cerenden.. ama o öpüşü aklımdan çıkmıyordu. Bundan sonra Melisin bende bıraktığı bu etki, hayatıma bisexuel olarak devam etmeme sebep olacaktı..

İDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin