ufak bir miktar kalp

631 67 10
                                    

Zil çaldığı anda gözlerim direkt Alice bakma isteği ile o yöne döndüğünde onunda bana baktığını farkettim ve hemen geri önüme dönerek caktırmamaya çalıştım.

Bana seslendiğinde cevap vermeden yerime oturmuştum ve oda bunun üzerine kendi yerine yerleşti ve ders boyunca belirsiz bir ifadeyle beni süzdü.

"Kafeterya 'ya inelim mi  "
Diyerek yanıma oturan Davidi farkedince hizlıca ayağı kalktım.

"Tabi olur "

Aslında gitsem yine aynı tepkiler ile karşılaşacak ve aşırı derecede bunalıma girecektim .
Ama burda durursam da Alice ile mutlaka konuşmam gerekecekti ,onunla konuşursam herşeyi unuturdum ve onu hiç sürüklemek istemediğin o derin kuyuya atmıs olurdum.

"Gidelim "
Diyerek Davidin elinden tutum ve ayağı kaldırdım.





Aşağı indiğimizde neredeyse her masa doluydu tabiki geldiğimizi gören işini gücünü bırakıp bize bakmaya ve benim hakkımda dedikodu yapmaya başlamıştı.


"Birşeyler alıp geleyim bahçede yiyelim olurmu "
Diyerek yanıma gelen David a bakmadan kafamı olumlu şekilde salladım.

David gercekten iyi olmam için elinden geleni yapıyordu ama yinede onun gibi düşünen başka hiç kimse yoktu cevremde.
Bana böyle yaklaşanları görünce Alice inde aynı sıkıntıları yaşadığını anlıyordum ve benim halimden çok onun üzülmesi  canımı acıtıyordu.

"Çekil şuradan be sürtük "

Diyerek beni itekleyen bir kızı farkettiğimde.
Olduğum yerde donakaldım.
Beni itmiş ti yanımdan gecerkende uzun bir kahkaha atmıştı.

Birşey yapamamış hatta tek kelime bile edememistim.
Gözlerim sonuna kadar açık bir halde sızlamaya başlamıştı.
Ben sürtük değildim.
Sırf Alice e olan aşkım yüzünden herkes düşman olmuştu bana.

Derin derin nefes alırken bedenim kendini iyice kasmıştı.
Gözlerim ağrılığı taşımak istemeyen bir tutanak gibi heran bırakabilirdi yükünü yanaklarıma.

"İyimisin sen "

Diyerek omzuma elini koyan Davidi farkettiğimde hafiften irkildim.

Kafamı olumlu yönde salladım.
Ama hiç iyi değildim yıkılmak üzere olan bir bina gibi , baltanın kestiği yerin acısını ceken bir agaç gibi hatta koşarken düşüp dizini yaralamış kücücük bir çocuk gibiydim.
Çaresiz ve acı içinde.


"Sorun yoksa aşağı inelim "
Dedi ve elindekiler ile önden ilerlemeye başladı.

Bahceye indiğimizde heryerde olduğu gibi yine bizi inceleyen insanlar ile karşılaştım.
Ve genellikle hepsi doğum günü partime katılan kişilerdi.
Hem bu kadar iyi hemde bi o kadar kötü olabilen insanlardı.

Banka oturup Davidin bankın üstüne oturmasını izledikten sonra bana uzattığı tostu ve çayı aldım.

"Teşekkür ederim "
Dedim ve ufak bir şekilde gülümsedim.

Davidde gülümseyip yemeğine başlayınca elimdeki tostu ve cayı bırakarak ona doru döndüm ki zaten tek bir lokma bile yiyemezdim.

"Neden iyi davranıyorsun bana "
Dediğimde yüzünde inanılmaz bir özgüven beliriverdi.

"Seviyorum seni "
Dedi ve omzunu sakince silkti.

Sôylediği şey çok hoş olsa bile yine de aklıma takilan şeyleri sormam gerekiyordu o sebeple konuşmaya devam ettim.
"Yani ne hissetiğimi anladığından falan değil "

Duyduğu cümle ile kaşları hafiften catıldı.
Ama sevimli bir yüzü olduğu için bu onda çok tuhaf durmuştu.

"Nasıl yani "
Dedi yemeğini bırakarak.

"Boşver saçmalıyorum "
Dedim omuz silkerek.
Sonuçta onun beni anlayıp anlamadığını bipmiyordum ve anlamsı için zorlamış gibi durmak istemiyordum.

"Bak "
Dedi fısıltı ile . ve elinin birini bana doğu uzattı.
Hiç düşünmeden sıkıca tuttum elini.
Güven veren bir his ti bu.

"Kimi sevip sevmediğine cevrendeki insanlar karar veremezler .
Aşk öyle bir şeydir ki Emma kendin bile engel olamazsın içini açıp onu oradan çıkartıp atamazsın.
Girdiği gün sabitlenir kalır oraya.
Bu ne erkek ne kız hiç farketmez sen kimi sevdiğini en iyi anlayabilecek insansın. "
Dedi derin bir nefes alıp ekledi

"Alice e olan aşkın her halinden belli oluyor tabi anlamak için bir miktar kalbe ihtiyacımız var ve sanıyorum ki bende de o kalpten az bir miktar  bulunuyor "

Cümlesi bitince kocaman bir gülümseme yerleştirdi yüzüne.

Ben ise hâlâ hayranlıkla onu dinliyordum.

David harika bir insandı ve bundan sonra kesinlikle en iyi arkadaşım olmalıydı.

Kendimi tutamayarak biraz dogruldum ve boynuna sımsıkı sarıldım.
Oda kısa bie tereddütten sonra elini belime doladı.

O güven duygusu bir katdaha artığı anda uzun süredir tuttuğum gözyaşlarımı bırakıverdim.

Bir kişinin dahi beni anlaması ve kesinlikle bu kadar güzel anlatabilmesi beni aşırı derecede mutlu etmişti....

VANİLYALI DONDURMA  Dondurma  Serisi-1 (TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin