Öksürüklerim boğazıma dizilirken gülerek kalkıp sırtıma vurmuştu. "Sakin ol Görkem, sadece şakaydı." Boğazımı temizlemiş yanımda dikilen Barlas'a bakmıştım. Zaten dediğini zor idrak ederken birde üstüne şaka olduğunu söylüyordu.
Tekrar karşıma oturduğunda ifadesi normal hale dönmüştü, "Bu kadar ciddiye alacağını düşünmemiştim,merak etme erkeklerden hoşlanmıyorum." İçime yayılan o siyah duyguya karşıya koyamamıştım. Suratım oldukça asılmış,zorla gülümsemeye çalışmıştım. Uğradığım hayal kırıklığını örtmek,sızana kadar içmek istiyordum. "İçeriye geçelim mi?" Sorumla ayaklanmış birlikte solmuş bitkilerin arasından eve girmiştik.
Barlas arkadaşlarının arasına kaynaşırken sehpaya yönelmiştim ama hiç bardak kalmamıştı. Kolumda hissettiğim el ile arkama dönmüştüm. "Mutfakta bolca var." Sude elimi tutup beni çekiştirdiğinde karşı koymamıştım. Aşağı kata inip mutfağa girmiştik,hemen arkamdan kapıyı kapatmıştı. "Çok uçmayalım ama." Diyerek gülmüş üst dolaplardan alkolleri çıkarmıştı. Hepsini ilk defa görüyordum ve ilk defa içecektim. Bakışlarımı görünce kahkaha atmıştı. Ona karşılık tebessüm etmiş "Hangisini tavsiye edersin?" Demiştim. İşaret parmağını çenesine koyup içecekleri incelemiş daha sonra tekerleme söyleyerek teker teker saymaya başlamıştı.
Parmağını Gilbey's Vodka yazan şişenin üstünde durduğunda tek kaşımı kaldırmıştım. "İddialı gibi görünüyor." Dudakları kıvrılmıştı, "Kesinlikle." Kıpkırmızı rujunun üstünde dilini gezdirmiş şişeyi eline almıştı. Açtıktan sonra geniş,kısa iki bardak çıkarmıştı. Dolaptan ananas suyu çıkarıp içine biraz döktükten sonra vodkaları koymuştu. "Enfes oluyor." Diyerek tekini bana uzatmıştı.
Bardağı birden kafasına dikmiş,sessizce inleyerek kafasını kaldırmıştı. Yudum yudum içmeyi planlıyordum çünkü daha yeniydim ama hırsıma karşı koyamamıştım hepsini dikmiştim. Derin bir nefes vermiştim,tadı neden bu kadar kötüydü? Sude,hemen bardakları tekrar doldurmuştu. Onu beklemeden hızlıca dikmiştim yine. Bir iki bardak daha içtikten sonra vücudum uyuşmuş, kahkahalarım odayı sarmıştı. Sude bir süreden sonra içmeyi bırakmış benimle uğraşmaya başlamıştı.
Sude bana sorular sorarken bacaklarım titremiş,kendimi tutamamıştım. Uyuşan ellerimi tezgaha koyup bar sandalyesine oturmuştum. Sude beni omzumdan sarsmıştı. "Hey,neden ağlıyorsun?" Ağlıyor muydum? Kafamı iki yana sallayıp gülmeye başlamıştım. "S-sen ne diyorsun?" Ağzımı yayarak konuştuğumda sesli bir şekilde gülmüştü. Karşıma o da oturmuş,yüzünü bana yaklaştırmıştı. "Söyle bakalım,Barlas'a olan bu bakışlarının anlamı ne?" Dediğini sonradan algılamış gözlerimi kısmıştım.
"O, gerçekten büyüleyici." Y'yi uzatarak söylemiş, uyuşması gitmeye başlayan parmaklarımı havaya kaldırıp hareket ettirmiştim. Sinsice gülümsemişti, baş parmağı ile gözyaşlarımı silmişti. "Başka neler düşünüyorsun?" Parıldayan gözlerine bakmıştım, "Hiç kokladın mı onu? Mmm." Demiştim gözlerimi yumarak. "Sen aşıksın Görkem." Sude'nin konuşmasıyla gözlerimi hızlıca açmıştım. Midemde büyüyen hisle açık olan cama hızlıca ve sendeleyerek ilerlemiş, içimdeki her şeyi dışarı boşaltmaya başlamıştım.
Kulaklarım bir an olsun sesleri algılamamış sadece tiz bir ses duymuştum. Kafamı kaldırıp tekrar kendime geldiğimde gürültü bir kapı çarpması ve bağrışları duymuş tekrardan gelen bunaltıyla kafamı eğmiştim. "Siktir git bu evden." Birisi adeta gürlediğinde sonunda kusmam bitmiş derin derin soluklanmaya başlamıştım. Tekrardan bir kapı çarpma sesi gelmiş, kafamı zorla kaldırmıştım. "Görkem." Sesi bu kez algılayabilmiş,Barlas olduğunu anlamıştım. Tek kolunu belime koyup kendisine çevirmişti.
Beni musluğa yönlendirip bir eliyle alnımdaki saçlarımı geriye doğru yatırmış tek teliyle yüzümü yıkamaya başlamıştı. Yüzüme değen soğuk suyla titremiş,Barlas'a vücudumu daha çok yaslamıştım. "Özür dilerim." Konuşmamla Barlas'ın eli bir süre durmuş ve musluğu kapatmıştı. Bir süre etrafa baktıktan sonra derin bir nefes vermiş ceketinin koluyla yüzümü kurulamıştı. Resmen mayışmış, hafiflemiş hissediyordum. Kendimi onun göğsüne bırakmış,bir elimi beline koymuştum. Eliyle saçımı sevmiş daha sonra bir kolunu sırtıma koyarak beni kavramıştı. Bacaklarım yerden kesildiğinde kapalı olan gözlerim kocaman açılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Barlas (Gay)
Teen Fictionİçten, güzel olan her şey, daima bağışlatır kendini. -Fyodor Dostoyevski #boyxboy kategorisinde 1. #boy kategorisinde 2. angst