1. BÖLÜM Yoğun Bakım...

228 20 0
                                    




Yoğun bakım...

       Gözlerimi açar açmaz yataktan kalkmak istedim, ama başımdaki ağrı o kadar şiddetliydi ki bunu yapamadım. Tekrar gözlerimi kapattım çünkü bu ağrı hiç geçmeyecek gibi görünüyordu. Kalkıp hemen çaresine bakmalıyım diyerek elimle yatağın kenarından destek alarak kalkayım dedim, bu seferde elimde bir acı hissettim. Sanki bir şey batmıştı. Elime baktığımda gözlerime inanamadım. Elimde bir serum bu da yetmiyor gibi altımda da idrar torbası takılı idi. Neler olduğunu anlamak için etrafımı incelediğimde burasının bir hastane odası olduğunu gördüm. İyi de ben buraya nasıl ve neden gelmiştim? Elimle ağrıyan kafama dokunduğumda kafamda da bir şeylerin sarılı olduğunu fark ettim. Başımda ki ağrı izin verse avazım çıktığı kadar imdat diye bağıracaktım ki; kapı açıldı. İçeriye elinde serum şişesiyle bir hemşire girdi. Tam her şeyi ona sorar öğrenirim diye düşünürken, hemşire beni gördüğüne şaşırmış tavrıyla acele ile odadan tekrar çıktı. Ben daha da şaşırmıştım. Arkasından bağırmak için bir hamle yapsam da bunu başaramadım. Çünkü sesim bir tuhaf çıkmıştı. Ellerimi dudaklarıma götürdüm. Acaba ağzımda bir şey mi var diye. Hayır, ağzımda bir şey de yoktu. Peki, neden hemşirenin arkasından çok istememe rağmen bağıramamıştım. İçimden bana ne oldu? Allah aşkına biri anlatsın ya, dedim.

       Biraz sonra kapı tekrar açıldı ve birkaç doktor ve hemşire odaya girdi. Biri beni muayene ediyor biri cihazlara bakıyordu. Burada neler oluyor, benim burada ne işim var diye sormak istemiştim, ama sorduğum soruyu ben bile anlamamıştım. Sanki o konuşan ben değildim. Anlatmaya çalışıyordum ama olmuyordu. Beni muayene eden Doktor, "Korkmayın bir kaza geçirdiğiniz için buradasınız. On beş gündür burada yoğun bakımda yatıyordunuz. Bazı şeyleri hatırlayamamanız, ya da konuşmakta bazı sıkıntılar çekmeniz çok normal. Bunun için endişelenmeyin. Hiçbir şey içinde acele etmeyin. Özellikle de ayağa kalkmaya çalışmayın. Başınız dönebilir yere düşebilir ve tekrar yaralanabilirsiniz üstelik iki aylık hamilesiniz. Bu da hiç iyi olmaz. Başınızda korkunç bir ağrı olabilir, görmede de sorun olabilir, konuşmada zaten bir sorun oluşmuş bunu biraz önce gördük. Bunların hepsi beklediğimiz sonuçlar. Kafanızda birkaç tane dikiş var. Sık sık size uğrayacağım. Anlatmak istediklerinizi kalem kâğıda yazarak da yapabilirsiniz. Anlaştık mı?" deyip bir çırpıda her şeyi açıklamıştı.

       İki aylık hamilesin demişti. Ne hamilesi ya! Ben evli miydim? Kocam kim? Bu kadar kolay mıydı? "Bir kaza geçirdin, şu normal bu normal, korkma!" deyip gitmek. Bana daha fazla bilgi lazımdı. Ama önce şu beynimdeki ağrıyı yok etmeleri gerekiyordu. O yüzden bana her şeyi yeterince açıkladığını düşünen doktor henüz odadan çıkmamışken bir dakika demek istedim ama sanki ağzımdan benimde anlamadığım başka laflar çıkmıştı. Sanki ağzıma sahip olamıyordum. Konuşmaya çalışırken dudaklarıma sanki bir şeyler oluyordu. Doktor yine de bana dönmüş ve anlamış gibi "Biliyorum yaptığım açıklamayı yetersiz buldunuz. Ama uzun bir uykudan uyandınız. Fazla yorulmamanız gerekiyor. Hem kendiniz hem de bebeğiniz için. Ağrılarınız için hemşire size ilaç verecek ve uyuyacaksınız. Benim başka hastalarım da var onlara bakmalıyım" deyip odadan çıkmıştı...


ŞÜPHEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin