ŞÜPHE/17.BÖLÜM

101 13 0
                                    




        FOTOĞRAFLAR...

       Sezgin bugün dört aylık oldu. Çok sakin bir bebek. Bana hiç zorluk çıkarmıyor. Televizyonda çizgi filmleri izlemeye bayılıyor. Bazen de seyrederken uyuya kalıyor. Geceleri yatmadan önce karnını doyuruyorum bütün gece pek uyanmıyor ama ben yine de sık sık kontrol ediyorum.

       O gece uyandığımda yanımda Kemal yoktu. Acaba Sezgin mi ağladı ona bakmaya gitti diye düşünüp oğlumun odasına gittiğimde evet onu orada Sezgin'i izlerken buldum. Ağladı da ona bakmaya geldim demişti.

        Kemal'in bu davranışı çok hoşuma gitmişti. Ama nasıl bu kadar derin uyuyorum ki duymuyorum diye de kendime kızıyordum. Halbuki; Kemal'in verdiği ilaçlardan kesinlikle içmiyordum. İlaçları bir şekilde Emine Hanım'la yok ediyorduk. Bunu psikoloğumla da konuşmuştum. O da bana kazanın etkilerini halen taşıyorsunuz. Çok büyük bir şey atlattınız. O ilaçları içmeye devam ederseniz iyileşmeniz daha uzun sürer demişti. Kemal beni bu kadar çok severken, bu kadar ilgiliyken bana zarar vereceğini bilerek neden fazla ilaç vermek istiyor? Anlayamıyorum...

        Kemal aldığı işi ile çok meşgul oluyordu. Çok da keyifli görünüyordu. Onun iş için oradan oraya koşturmasını görmek benim de işimle ilgilenme zamanımın geldiğini hatırlatmıştı. Belki de yeni tasarımlar yeni projeler benim daha çabuk iyileşmeme sebep olacaktı. Bunun için iç mimar ilanlarına bakmak istedim. Benim bilgisayarım yoktu o yüzden Kemal'in bilgisayarını almak için odasına gittim. Masasının en alt çekmecesi her zaman kilitli olurdu. Ancak bugün anahtarı üzerinde unutmuştu. Çekmecenin içinde ne olduğunu görmek için araladığımda gözlerime inanamadım. Çekmece Sezgin'in fotoğraflarıyla doluydu. Doğduğu günden itibaren her gece oğlumun fotoğraflarını çekmiş. Altında bir başka zarf daha vardı onun için de de benim fotoğraflarım. Hem de her karesine kendisini de dahil ederek. Her fotoğrafın arkasına da çektiği tarihi ve saati yazmıştı. Gece saat 01.00, saat 02.00. Kemal'in oğlumun ve benim fotoğraflarımı hemen her gece çekmesi ama bundan bana bahsetmemesi yine bizi başa döndürmüştü. Kemal bana karşı son derece sevecen davranırken daha oğlumu bir kere dahi kucağına almamıştı. Yani hep uzaktan bakmakla yetinmişti. Peki, şimdi bu da neydi? Neden her gece gizlice fotoğraflarımızı çekiyor ve onu da kilitli tuttuğu çekmecede saklıyordu...?    

ŞÜPHEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin