Ölümle burun buruna

739 24 3
                                    

Her zaman ki gibi hiçbir şey olmamış gibi uyandım. Aynanın karşısına geçtim. Her zaman ki ben. Saçlarımı düzleştirmek istedim ama saate bakınca vaktimin olmadığını farkettim. Beyza'nın gelmesine yarım saatten daha az vardı bende mecbur olarak dalgalı saçlarımı hafif taradım ve okul için hazırdım. İğrenç bir okul sabahı. Her zmanki gibi uykumu alamadım. Ve otobüs durağına doğru ilerlerken bir ölüden farkım yok. Tahminde ediceğiniz gibi ondan önce ki gece Yusuf'u düşünmekten uyuyamadığım bir gece geçirdim. Hiçbirşey yoktu. Beyza'yla otobüs durağına doğru ilerliyorduk. Normalde karşıdan karşıya geçerken mutlaka kol kola girerdik. Çünkü cadde gerçekten çok işlek bir caddeydi. Arabalar durmadan hızlı bir şekilde geçiyordu. Ama acelemiz vardı. Okula geç kalmıştık. Ve biraz daha uyuşuk yürürsek müdürdn ve öğretmenden bin ton azar işiticektik. Bu sefer koşarak geçicektik. Beyza'nın kolunu bıraktım. Ve karşı kaldırıma doğru uçtum. Aniden sırtıma büyük bir darbe gelmekle birlikte Beyza'nın çığlığı... Ve sırtımda ki acıyla ne olduğunu anlamadan kendimi yerde buldum. Gözlerimi açamıyorum. Sırtım ve tüm vücudum acıyo. Başıma herkesin toplandığını hissedebiliyordum. Beyza'nın bağrışmaları. Bir adamın benim başımı çevirip bakması. Hafiften bir ambulans sesi ve herşey bulanık...

************************

************************

Gözlerimi açtığımda bir hastane odasındaydım. Yanımda annem vardı. Ama onu bozuntuya vermeden gözlerimi tekrar kapattım. Sırtım çok acıyordu. Ve birde kafam... Rüyada gibiydim. Daha doğrusu bir kabusun içindeydim. Emin olmak için tekrar gözlerimi açtım. Hayır gerçekti. Tam o sırada annem gözlerimin açık olduğunu farketti. Yanıma geldi ve ağlayarak:

-Kızımmm! İyi misin?? Çok korkuttun biizii

Ağlaması biraz kesilmişti. Ama ona cevap veremiyecek kadar yorgundum. Göz kapaklarımı zar zor açıyordum. Sırtımın acısı tüm bedenimi kaplamıştı. Daha sonra annem doktora haber vericeğim diyip dışarı çıktı ve kısa bir süre sonra Zeynep ve Yasemin kapının önünde belirdi. Bu iki kız bizim sınıftaki en iyi arkadaşlarımdan birkaçı... Yanıma geldiler ikiside korkmuştu.

-Ne oldu sana?

-Nasıl oldu?

-Dikkat et!

-Bizi çok korkuttun!

Onlar bana bu tür sorular sorarken annrm ve doktor içeri girdi. Beni muayene ettikten sonra

Doktor: Sonunda uyanabildin küçük hanım. Bizi çok korkuttun ama hafif sıyrıklarla atlattın. Dua et şansın varmış. Araba biraz daha hızlı çarpsaydı belinde kırıklar olmadan kurtulamazdın. Birazdan taburcu olursun. Tekrardan geçmiş olsunn

"Bana araba mı çarpmışş?" Hep araba çarpmayı ve bayılmayı nasıl olduğunu hayal etmişimdir. Demek ki bana araba çarpmışş."

İçimden bunları düşünürken doktor odadan çıkmıştı. Zeynep ve Yasemin annemle konuşmalarını dinledim

Annem: Kızlar siz artık gidin eve geç kalmayın. Geldiğiniz için çok teşekkürler

Yasemin: Rica ederiz. Tekrardan geçmiş olsun

Zeynep: Geçmiş olsun canım

Sonunda konuşabilecek hale gelmiştim. Az sonra polisde içeri girip benden ifade mi aldı bende şikayetçi olmadığımı ve arabanın plakasınıda bilmediğimi söyleyerek polisi başımdan atmayı başardım. Ve annemle birlikte eve geri döndük. Okula gitmemek için bir hafta raporum vardı. Herhalde bu kazada en iyi şey bu rapor olmuştu. Babam evde yoktu. İşi için şehir dışındaydı. Herhalde bu çok iyi oldu. Eğer burda olsaydı bana çarpan adamı bulur ve onu kesinlikle öldürürdü. Bu halde bile bir hafta Yusuf'u göremiycem diye üzülüyordum. Annemden telefonumu aldım. Arkadaşlarımdan ve öğretmenlerimden gelen mesajlar...Yusuf bir mesaj bile atmamış. Tanımadığım insanlar bile bana geçmiş olsun mesajı atarken Yusuf tenezzül bile etmemiş. İşte o an benim vücudumun acısı geçti ve kalbimin acısı başladı. Ahh Yusuf keşke bilsen seni ne kadar çok sevdiğimi...

************************

Sonunda bir hafta geçti. Okula gidiyordum. Herkes bana bakıyordu. Bilmiyenler bile öğrenmiş oldu çünkü benim sınıftan içeri girmemle birlikte Berin'in çığlığı tüm okulu inletti. "Peki yaa Yusuf? Yusuf nerdee? Ben onu çok özledimm! Ama sanırım Yusuf benim yokluğumu bile farketmemiş. Galiba artık onu düşünmemem gerekiyo"

Bu bölüm biraz uzun oldu umarım beğenirsiniz. Bu arada bana mesajlar geliyor. Bunlar kurgu mu yoksa gerçekten yaşadın mı diye. Arkadaşlar tahmin ettiğiniz gibi kurgu. Evet her yazarın yazdıklarında hayatından bir kesit olabilir, benimde hala etkisinde olduğum bazı olayları değiştirerek yazdığım oluyor. Mesela bu bölüm.. Yani yazdıklarım sadece birer kurgu. Neyse yine çok uzattım. İyi okumalar :)

Siyahlı ÇocukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin