1 : P R O L O G

1.4K 56 24
                                    

Multimedia. ( Temsili )

Ege Fırat SAMYELİ.
Lara Bella WATSON.

Devam edebilirsiniz...

' 4 Kasım 2007 '

Cama vuran yağmur damlaları kışın habercisiydi sanki. Hava o kadar soğuk değildi ama yağan yağmur ayrı bir serinlik getiriyordu. Sonbaharı seviyordum. Yağan yağmuru, esen rüzgârı, dalından düşen kurumuş yaprakları...

Yüzümde ki huzurlu gülümsemeye eşlik eden şarkı beni bulunduğum sınıf ortamından ayırmıştı. Her sınıfta olduğu gibi bizim sınıfta da sevilmeyen Emine Hoca, çözememiz için bize bir yığın test vermiş, kendi de masasına oturarak kitap okumaya başlamıştı. Çok değişik ve o kadar ilginç bir kadındı. Kırkına merdiven dayamış olsa da, bekar ve gerçekten de güzeldi. Kendine bakan biriydi. Okuduğu kitaplardan mıdır bilinmez ama, neredeyse her konu hakkında da bir bilgisi vardı. Ama nedense o otoriter yapısı yüzünden sevilmiyordu. Sert tavırları yüzünden öğrenciler ondan korkuyordu, birden bire herkesi sözlüğe çekiyor, öğrencilerin herhangi bir hatasında kendine göre cezalar vererek aklı sıra bizi cezalandırıyordu.

Bir anda kafama yediğim sert bir şeyle kafamı geriye atarken bakışlarım en arka sırada oturan Mira'ya kaydı. Yüzünde ki muzip gülümsemeyle bana bakarken, bana yeri göstererek kaş göz işareti yaptı. Kafama attığı şey silginin etrafına sarılmış kağıttan şeyi yerden alırken kaşlarım anlık merakla çatıldı. Buruşmuş kağıdı açarak bir süre anlamaz bir şekilde baktım. Kağıdın en başına üç tane çöp adam çizmişti, ilk olan uzun ve dağınık tel tel saçlara sahipti ve onun altına kocaman harflerle Ege, ortada olan uzun saçlı, gözleri kalp şeklinde olana ise beni, en sonra kısa saçlı ve tırtıllı gözlerle bakana ise Egemen'i yazmıştı. Ben Ege'ye kalpli gözlerle bakarken o da gülerek bana bakmış, en arkada ise Egemen bize sinirli bakışla atıyordu. Dudaklarım arasından hoş bir kıkırtı dökülürken Mira'nın altına yazdığı yazıları okudum.

' Ege'yi gördüğün an böyle oluyorsun. Hem de bir o kadar komik :) Ama bu duruma da Egemen çok bozuluyor. Zaten biliyorsun biraz gariptir o, ama konu sen olunca.. Aklıma başka şeyler geliyor, anladın sen onu..!! "

Yazdıkları okuduğum üzere yüzümde ki gülümseme silinirken bir anda içim ürperdi. Böyle bir şeyin olması söz konusu bile değildi! Benim Ege'ye olan hislerimi sadece Mira ve Çağatay biliyordu. Ama kısa bir zaman önce bunu Egemen de öğrenmiş, çok sert bir dille böyle bir şeyi onaylamadığından bahsetmişti. Egemen'in Ege'yi sevmediğini biliyordum, çünkü ikisi de okul basketbol takım başkalığı müsabakalarında her zaman sona kalır, Ege bir şekilde Egemen'i yenerek saf dışı bırakırdı. Egemen başka şeyler olduğunu da ima etmişti ama kesin bir şey söylememişti. Aralarında ki husumet neydi bilmiyorum ama, Ege pek kafasına takıpta sorun etmiyor, çoğu zaman Egemen'i görmezden geliyordu. Bunun yüzünden iki defa kavga etmişler, ikisinde de hasarı büyük olsa da, kavga da en çok dayağı Ege yerdi. Çünkü, Egemen ve Ege ne kadar güç bakımından eşit görünselerde, Egemen Ege'den baris bir şekilde daha akıllı hamleler yaparak işin içinden en az hasarla kurtuluyordu. Egemen akıllıydı, zekiydi ve en önemlisi de, kıvrak bir zekası vardı. Okulun en yakışıklı çocukları arasında olabilirdi ama ona hiçbir zaman o gözle bakmadığım dan, benim için kardeşten öte bir şey olamazdı!. Kaşlarımı çatarak gülerek bana bakan Mira'ya ters ters bakarak kağıdı silgiye geri sardığım gibi kafasına attım. Alnına çarpan silgi canını acıtmış olacak ki, eliyle alnını tutarken sitem edercesine bağırdı.

ŞEBEFRUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin