1.7

5.7K 588 158
                                    

Test yaptırdıktan sonra Taehyung ve arkadaşı Baek'in yanından ayrılıp Chun hee'nin evine gitmeye karar kılmıştık. Baek dediğimiz gibi sahte testleri Taehyung'un önüne sermişti. Ardından da bana ölümcül bakışlar atmaktan çekinmemişti.

En yakın arkadaşını tanımadığı bir ben yüzünden kandırmıştı. Öncelerden Chun hee ona yardım ettiğinden o da Chun hee'ye borcunun karşılığı olarak yardım etmişti.

Hastaneden çıkmadan önce Taehyung, Chun hee ve bana dönüp "Haftaya evleniyorsunuz."deyip adamlarını alıp gitmişti. O andan bu ana kadar kendimde değildim.

Şimdiyse takside Chun hee'nin evine gidiyorduk. Taehyung testleri gördükten sonra daha bir ciddiye bağladığı evlilik kararından anlaşılıyordu.

fazla ilerlemeden taksi durduğunda Chun hee soldan, ben de sağdan inmiştim. Şimdi ben bu çatlakla cidden evlenecek miydim?

Bahçeye girmiş oradan da eve doğru ilerlemiştik. Bu sessizlik cidden nereye kadar sürecekti?! Yüz ifadesinden bir şey anlamıyordum.

"Hey, benim gibi biriyle evleneceğin için mutlu olman gerek. Ne bu yüzünün hâli?"

Dönüp bana baktıktan sonra mahçup bir şekilde gözlerini kaçırmıştı.

"Özür dilerim. Eğer hamile olduğumu söylemeseydim benimle evlenmek zorunda kalmayacaktın..."

"Asıl ben özür dilerim. Eğer sen hamile olduğunu söylemeseydin ben ölecektim. Ölmeyeyim diye elinden geleni yaptın. Yani asıl suçlu benim. Özür dilemesi gereken de.."

"Benim için önemli değil. Neyse hadi gel. Daha sonra konuşuruz bu konuyu, dışarısı fazla soğuk."

Kapıyı açıp içeri girdiğimde yüzüme vuran sıcak havayla gülümsedim. Evi oldukça hoş bir evdi. Sadece kendine göre biraz da büyüktü.

Öylece etrafı süzerken içeriden gelen sesle duraksadım. Chun hee kapıyı kapatıp yanıma geldiğinde tam konuşacakken ağzını tuttum.

"İçerde biri var."

Gözlerini büyütüp 'Ciddi misin?' bakışları atıyordu.

"Sessiz ol. Burada bekle ben bakıp geliyorum."

Yüzüne doğru fısıldadığımda sıkı bir şekilde kolumdan tutmuştu.

"Gitme. Ya hırsızsa? Sana zarar verebilir."

Gözlerimi devirip hâlâ ses gelen odaya doğru baktım. Oda değil de mutfaktı sanki?

"Bekle burada işte ben bakıp geleceğim."

Omuz silktiğinde derin bir nefes aldım. Neden geri durmuyordu bu?

"Bensiz asla gidemezsin oraya."

"Beni sen mi koruyacaksın?"

Sırıtarak söylediğimde ellerini kolumdan çekip önüme geçti ve yürümeye başlamıştı. Deli kız!
Tabi ki de gitmesine izin vermeyecektim. Kolundan tutup bana bakmasını sağlarken "Arkamdan geliyorsun." demiştim.

Bedenini arkama geçirip yavaşça yürümeye başladım. Gömleğimden tutmuş sıkıyordu. Saniyeler önce beni koruyacaktı güya.

Yalnız bu işte bir terslik vardı. Hırsız ışığı niye yaksın ki? Akıl var mantık var.

Yavaş adımlarla mutfağa geçtiğimizde tezgahın üzerinde bir şeylerle uğraşan mavi saçlı biriyle karşılaşmıştık. Bu da kimdi? Üstelik erkekti ve Chun hee'nin evindeydi!

Arkamdan çıkan Chun hee bakışlarını saniyelerce sırtı bize dönük olan bedende gezdirmiş, ardından "Yoongi?!" diye bağırmıştı.

Ürkerek arkasını dönen mavi kafa'ya karşılık Chun hee bir kez daha "Tanrım sensin!" diye bağırıp çocuğun üzerine atlamıştı. Evet, üzerine atlamıştı!

İkisi gülüşerek sarılırken çattığım kaşlarımla onları izliyordum. Neden bu kadar samimilerdi?

Yoongi kimdi?

Ben neden durduk yere sinirleniyordum?

Tanrım, neyim vardı benim?!

"Saçın harika olmuş! Sen de harika olmuşsun! Ne zaman geldin?"

Chun hee sonunda çocuğun kucağından inip övgülerini dizmişti. Beni görmüyordu bile.

"Birkaç saat oluyor sadece geldiğim. Ve evet, başından beri harikaydım."

Aman! Egon yerlerde topla da üzerine basma!

Gözler bana döndüğünde mavi kafalı Yoongi denen çocuk bana bakmaya başlamıştı.

"Kim bu?"

Kısık gözlerle ikisine bakıyordum. Asıl sen kimsin?!

"Ahh, o Jungkook. Arkadaşım."

Arkadaşın mı? Şuna bak?! Bir hafta sonra kocası olacağım arkadaşım diyor! Müstakbel kocam demiyor da!

"Anladım. Ben de Yoongi. Chun hee'nin küçüklük arkadaşı ve de ilk aşkı."

Elini uzattığında gözlerimi eline çevirdim. Ardından bakışlarımı kaldırıp Chun hee'ye baktım. Yere bakıyordu.

Elimi ağır bir şekilde kaldırıp saygım adına mavi kafanın eli sıktım. İlk aşk demek? Vay be.. Bunu söylemesi gerekmiyordu aslında ama hadi neyse.

"Neyse ki zamanında gelmişsiniz pizza sipariş vermiştim, birazdan gelir."

Salona geçtiğimizde o ikisi yan yana ben ise tekli koltuğa oturmuştum. Elimdeki telefonu sinirle çevirirken göz ucuyla onlara bakıyordum. Konudan konuya geçip gülüşüp duruyorlardı. Şimdi düşünüyordum da Chun hee'nin evine gelmemeliydik.

Şükür zil çaldığında mavi kafa kalkıp kapıya ilerlemişti. Bakışlarımı Chun hee'ye çevirdiğimde farklı bir yere baktığını görmüştüm. Gözlerini ben hariç salonun her yerinde geziniyordu.

Rahatsızca yerimde kıpırdanıp ayağa kalktım. Zaten beni taktıkları yoktu.. Burada olup olmadığım fark edilmiyordu. O yüzden burada durup onların müthiş hikayelerini dinlemek istemediğimden kalmama gerek yoktu.

Bir şey demeden ilerlerken Chun hee bileğimden tutup durdurmuştu beni.

"Nereye?"

Elini yavaşça tutup kolumdan çektim. Biliyor musunuz? Evleneceğimiz hakkında hiçbir şeyden bahsetmedi.

"Kendi evime gidiyorum."

"Neden?"

"Çünkü kendi evim. Hem sessiz böyle. Negatif enerji verecek bir şey yok. Anlatabildim herhalde?"

"Jungkook bak.."

"Ohh Jungkook, neden kalktın? Gidiyor musun?"

Ulan mavi kafa sen dur!

Chun hee'nin elinden tuttuktan sonra Yoongi denen mavi kafaya döndüm.

"Hayır gitmiyorum, müstakbel karımla gidiyoruz."

Chun hee şaşkınca bana bakarken ben çoktan onu sürüklemeye başlamıştım.

"Müsatakbel karım mı? O da ne demek? Nereye gidiyorsunuz Chun hee?"

Mavi kafanın arkamızdan geldiğini adım seslerinden anlayabiliyordum. Duraksadığımda Chun hee de benimle beraber durmuştu.

"Benim evime? Bir sorun mu var?"

O ara kapıyı açmıştım. Mavi kafa tuhaf bir şekilde bize bakıyordu.

"Evet var. Yeni geldim ve Chun hee'nin anlatacak şeyleri olduğunu düşünüyorum."

"Anlatacak bir şey yok. Duyduğun gibi her şey. Hadi sana iyi akşamlar."

Evden çıktığımızda Chun hee'nin üzerimdeki bakışlarını hissetmiştim.

"Jungkook.."

"Konuşma, sadece yürü."

Chun hee'yi takmadan hızlı yürümeye devam etmiştim. Onu mavi kafanın yanında bırakacak değildim..

Nuisance ᴶᴶᴷHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin