SOKAK KOKUSU [KİTAP OLDU]

[17. Bölüm]

Merdivende beliren ajanlar yukarı doğru koşarken karanlık koridorda, kapının gölgesinde gizlenen Işıl ve Yiğit'i fark etmemişlerdi. Ajanlar koşar adımlarla yanlarında geçip farklı koridorlara dağılmaya başlamışlardı.

Yiğit, Işıl'ın kapının arka tarafını ve gölgesini siper olarak kullanıp mükemmel bir kamufle ortamı oluşturmuştu. Karanlıkta duvara yaslanmış olan Yiğit'i görmemeleri için pozisyon almıştı fakat Işıl'ın Yiğit de yeni fark ettiği bir özelliği sebebiyle yakalanacaklarını hissetmişti, uzun boyluluk... Hiç bu kadar yakın olmamışlardı ve genç adamın boyu Işıl'ın dikkatini çekmemişti.

Işıl genç adamın kollarından çekilerek, nefesi bıraktı. "Tamamdır, beni izle."

Yiğit bu sefer hiç tereddüt etmeden güzel kadının peşine koyuldu.

O sırada bir ajan daha yukarı çıkmak için asansöre biniyordu. Dışarıda siyah takım elbisesi, kaslı vücudu yüzünden sıkı sıkıya oturmuş başka bir ajanda aracın yanında nöbet tutuyordu.

Işıl ile Yiğit sessiz ve temkinli bir şekilde bodruma doğru ilerlediler. Bodrumdaki karanlık garaj leş kokuyordu. Işıl önünde duran arabaların yanına gitti. Yerden aldığı bir taşla sağ camı patlatıp iç taraftan arabanın kilidini açtı ve kapı kolunu çevirdi. Arabanın içinde bir uzman gibi kabloları düzenledi ve düz kontak yapmayı başardı. Az bir süre sonra motor çalıştı ve Yiğit'e arabaya binmesini işaret etti.

Bindikleri araba eski bir model olmasına rağmen tahmin ettiğinden daha güçlüydü. Garajdan ana girişin yakınındaki gün ışığına doğru yol almaya başladılar. Binanın önündeki iri yarı ajan Yiğit ve Işıl'ın hızla kaçmaya başladıklarını gördü.

Sağ tarafta oturan Yiğit camdan ajana doğru baktı. Adam silahını kaldırıp onlara doğru nişan almıştı. Lanet olsun!

Sağ aynalığı havaya uçuran kurşun, genç adamın neredeyse sağ omuzuna isabet ediyordu.

Tanrım!

Işıl bir kavşaktan sertçe sağa dönünce Yiğit hafifçe kafasını kapıya vurdu.

Işıl, "Sıkı tutun!" diye bağırdı.

Işıl eski model arabayla geniş ve daha büyük olan bir caddede sürmeye devam etti.

Bu adamlar da nereden çıktı?

Işıl yola odaklanmış, otobanda zikzaklar çizerek hızla ilerliyordu. Yiğit ve Işıl iki blok ilerlemiş, büyük bir kavşağa yaklaşıyorlardı ki ileriden yükselen korna sesleri duyuldu.

Bir Mercedes Benz Cla 180 yarım drift atarak köşeyi döndü ve kuyruğu savrularak kavşağa girdi. Sonra, hızla onlara doğru ilerledi. Aracın içindeki takım elbiseli adamlar, apartmanın önünde bekleyen ajanlardı. Işıl hemen sola dönüp frene bastı.

Park halindeki bir çöp arabasının arkasında aniden durunca Yiğit hafif bir şekilde sarsıldı. Genç kadın, bindikleri eski model arabayı, çöp arabasının arkasına yaklaştırıp motoru kapattı.

Acaba bizi fark ettiler mi?

Işıl ve Yiğit sessizce gizlenip beklediler... Nefes dahi almadan...

Mercedes dekiler onları görmeden hızla yanlarından geçip gitti.

Yiğit derin bir nefes verip Işıl'a baktı ve bundan sonra ne yapacaklarını düşünmeye başladı.