Bölüm 17

5.5K 282 94
                                    

Bu bölümü Jungkook'umuzun huzur veren sesiyle okuyun istedim.

İyi okumalar!!!

♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤

Beyaz tavana gözlerimi açtım.Bugün izin günüm olduğundan normalde uyuduğumdan daha çok uyumuştum.Doğrularak komidinin üstündeki telefonumu aldım.Saat 09.07'di.

Ayağa kalkarak banyoya girdim.Aynaya baktığımda çığlık atmamak için kendimi zor tuttum.Göz altlarım morarmıştı ve saçlarım birbirine girmişti.Berbat bir haldeydim.Sanırım dün Jungkook'un hiçbir şey demeden çekip gitmesinin sebebi buydu.Ben bile şuan kendimden korkuyordum. Evet,ona şans verdiğimi söylediğimde hiçbir şey söylemeden çekip gitti.

Üzerimdeki yorgunluğu atmak ve tipimi düzeltmek için duş almalıydım.Küvete yaklaşıp sıcak suyu açtım ve dolmasını bekledim.Daha sonra küvete kokulu toplardan attım.Üzerimdekileri bir çırpıda çıkarıp içeri girdim.Sıcak su tüm yorgunluğumu bir anda almıştı.Geriye doğru uzanıp banyonun keyfini çıkartmaya başladım.

Vücuduma hücum eden su gibi,düşünceler de beynime doluşmaya başlamıştı.İç sesimin sözlerini duymamla kalbimi ufak bir pişmanlık sarmıştı.

'Gerçekten nasıl böyle olabilirsin?Daha iki gün önce aşığım dediğin çocuk gitti.Sense hemen başkasına döndün!'

Farkındayım...Belki de yaptığım adilik.Yıllardır sevdiğim birini hemen terkedip,başka birine şans verdim.Ama ben 11 senedir inanç ve sabır gösterdim.Belkide sabrettiğimiz ve inandığımız şeylerin karşılığını sabrettiğimizde değilde inandığımızda alırız.

Ben dayanabildiğim kadar daynadım.Taehyung beni sevmeyi deneyebilirdi.O bunun için en ufak çaba göstermedi.Onunla ölene dek mutlu olabilirdik.Fırsatı ellerinden kayıp gitti.Ben de mutlu olmalıyım.Madem bu Tae ile olmadı başkasıyla olur.Belki de bencilce bir düşünce ama...Ben mutlu olmayı hakediyorum!

Jungkook'a ne kadar güvenmem gerektiğini bilmiyordum.Daha iki aydır tanışıyorduk.Ancak o huzur piyangosunu vurmak istiyordu...Ben de onun şansı olacaktım...

♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤

Mavi tişörtümü de üzerime geçirdikten sonra hafif nemli saçlarıma elimle şekil verdim.Uzun süre banyoda kalmıştım ve düşünmüştüm.Jungkook'a şans verme konusunda gayet kararlıyım.Geri dönüşü yok.Ona bu firsatı tanıyacaktım.Taehyung'un gitmesinin üzerinden henüz 1 gün geçmişti.Ama artık umrumda değil.Mutluluğu arıyorum.Bencilce veya adice...

Aşağı indim ve salona geçtim.Saate baktığımda 11'e geliyordu.Çok geçmeden Hye San noona geldiğinde gülümseyerek ona baktım:

"Aç mısın kızım?"

"Evet ama...Ben hazırlarım kendime birşeyler.Siz zahmet etmeyin."

Sonuçta kadın bana özel kahvaltı hazırlamak zorunda değildi.Maaşını ben vermiyordum.

Elimden tutup beni kaldırdı ve mutfağa yöneldi.

"Olur mu kızım öyle şey!Sen bana Jungkook'un emanetisin.Gelinim gibi..."

Gelinim kısmı garip gelse de...Jungkook'un emaneti kısmı...Nedense tatlı gelmişti...

Mutfağa geldiğimizde beni sandalyeye oturttu ve konuştu:

"Ne yemek istersin?"

"Siz uğraş-"

Keskin bakışlarını görmemle sustum.Jungkook'un yanında kala kala korkutucu olmayı öğrenmişler ayol!

Mafya/Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin