"Daha geçen gün donu kaybolmuştu." Ağzındaki tüm yemeği sonuna kadar gösteren bir gülüş sergileyen Chanyeol, bu durumdan büyük bir zevk alıyor olmalıydı.
"Telefon kabı da kayboldu."
"Dudak koruyucusu."
"Tişörtleri."
"Kupası."
"Ceketi."
"Çoraplarını...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
EXO'dan Do Kyungsoo
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dükkan Sahibimiz Jongin
******
"Ben şapkayı da istiyorum."
"Bana bardağını ver."
"Hani ceketini bana verecektin!"
"Dudak koruyucusunu istiyorum. Alabilir miyim?!"
"Hop, hop... O özel eşyalardan biri. Almak o kadar da kolay değil, bir adım gerilesene sen!"
Genç kızı uzaklaştırdıktan sonra dağınıklığın ve kalabalığın arasında kendi sesini duyurabilmek için sandalyenin üzerine çıktı.
"GENÇLER, GENÇLER! BİR SAKİN OLUN VE BENİ DİNLEYİN. İlk önce sen! Zaten tişörtü almışsın, daha neden şapkayı da istiyorsun. Bir eşyasını aldıysanız eğer, ikinci alacağınız eşyaya iki kat fiyat istiyorum. Sıkıyorsa al bakalım!"
Şapkada gözü kalan genç kız satıcının lafıyla surat asıp kalabalığı delerek dükkandan çıkmıştı. Satıcı çocuk bunun üzerine bilmiş bir gülümseme verip diğerlerine baktı ve çoktan eşya satın almış olanların birer birer kaybolduklarını gördü.
"Herkes ikişer üçer alırsa, diğer hayranlara ne kalacak, öyle değil mi?" dedi aşağı inerken. Dükkana baktı ve kalabalığın azaldığını gördü. Bazıları alacağını alıyor, bazıları da sadece hayran hayran bakıp iç çekiyordu.
"Hey sen oradaki, sabahtan beri dükkanda değil misin? Almayacaksan bekleme yapma da güzelim eşyaların önünü kapatma."
Kız surat asarak çıkışa yönelmişti bile.
"Bundan sonra sadece gelip bakanlardan da para alacağım ha. 5 dakikanın üzerine çıktığı an ücretli artık."
Ve dükkanın bir kısmı daha boşaldı.
"Peki neden dudak koruyucu almak o kadar kolay değilmiş?"
Önündeki kız bir eli belinde ukalaca dikilmişti karşısına. Satıcı gözlerini devirip dudaklarını gerginlikle ısırdı ve sinirle ona baktı.
