"Yoruldum, yoruldum. Yavaşla be!"
"Zamanın da sana bol bol ye demiştim ama sakalım yoktu. Neyse ki sakalım olsun istemiyorum."
"Bana gönderme mi yaptın sen şimdi?"
"Of Luhan! Söylenmeyi bırak artık da çıkar şunları. Daha iki kat var!"
"Neden asansörle çıkarmadık ki?"
Jongin arkasına döndü ve merdiven başında yığıldı yığılacak arkadaşına baktı.
"Asansör var mıydı?" diye sordu saf bir şekilde. Luhan ufak bir çığlık attı ve tüm yorgunluğunu unuttu, elindeki poşetleri yere fırlatıp merdiven basamaklarını hızla tırmanarak Jongin'in boğazına atladı.
"Senin benimle derdin ne be? NE? NE? NE?"
"Ne oluyor burda?"
Oldukları yere toplanmış EXO üyeleri, kavgaya tutuşmuş iki arkadaşa korkuyla bakıyorlardı. Kendisinden kısa olan, sarışın bir genç Jongin'in üzerine çıkmış, parmaklarıyla boğazını sımsıkı sararak duvara sıkıştırmış, onu öldürmeye çalışıyordu.
Kyungsoo hemen yanlarına gitti ve Luhan'ı tutup Jongin'den çekmeye çalıştı. Başaramayınca diğer üyeler de onu katıldı ama nafile, bu genç baya güçlüydü.
"Bırakın beni! Bırakın! Öldüreceğim ben bunu! Sabahtan beri neler çektirdi! Ölmelisin Kim Jongin, ölmelisin!"
"Ağğğ... Lu..aağğğ... Luhan...ğğğğ...!"
Jongin nefes alamıyor, konuşamıyordu. Ciddi anlamda öleceğini hissetti.
"Kyung.. Kyungsooğğğ.. Ağğğ.. Seni... Seviyorum... Ğğğ.. En büyük... Ğğğğğ... Hayranın benim...ğğğ"
Herkes telaş içinde onları ayırmaya çalıştı. En sonunda Chanyeol, Luhan'ı belinden kavradığı gibi çekip Jongin'den kurtarmış ve gencin havada sallanan ayakları ile onu bir iki basamak yukarı taşımıştı merdivenlerde. Jongin ise kayarak yere oturmuştu.
"Jongin, iyi misin?"
"Ölüyorum Kyungsoo.. Beni unutma tamam mı?"
Bir elini güçlükle kaldırıp yanına çömelmiş Kyungsoo'nun yanaklarına koymuştu.
"Duydun değil mi? En büyük hayranın benim, hep de ben kalacağım."
"Jongin ölmüyorsun!"
Kyungsoo gencin yanaklarını tokatladı lakin Jongin kendini ölecek olmaya o kadar çok kaptırmıştı ki!
"Daha yaşayacak günlerimiz vardı Kyungsoo-ya..."
Gözlerinden bir damla yaş aktı Jongin'in.
"Eşyalarını da getirmiştim. İmzaladım bu arada.. Benden hatıra kalsın olur mu? Atma onları!"
Eli Kyungsoo'nun yanağından düştü.
"Ama telefon kabını ben kullanıyorum." dedi cebinden çıkardığı telefonu göstererek. "Benimle birlikte gömün."
Ve Jongin'in başı omzuna düştü.
"Size bu çocuğun mal olduğunu söylemiş miydim? Söylemedim mi? Mal bu, mal!"
*****
"Kendine geliyor!"
"Vooaah.. Boğazı mosmor olmuş cidden."
"Bunu hak edecek ne yaptı acaba?"
"Çocuk da baya dişli çıktı, iyi mi!"
"Hiç de öyle birine benzemiyordu"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
D.O. Bank || KaiSoo
Fanfiction"Daha geçen gün donu kaybolmuştu." Ağzındaki tüm yemeği sonuna kadar gösteren bir gülüş sergileyen Chanyeol, bu durumdan büyük bir zevk alıyor olmalıydı. "Telefon kabı da kayboldu." "Dudak koruyucusu." "Tişörtleri." "Kupası." "Ceketi." "Çoraplarını...