Sabah saatin alarmı ile uyandım. Saat 08.00. Alışmışım erken uyanmaya, saatide kurunca tabi erken uyandım. Uykumu aldım sonunda. Yan tarafa doğru baktığımda Yağmur uyuyordu ve Vinny uyanmıştı. Üstüme doğru zıpladı yaramaz, ne zamandır vakit ayıramıyorum köpeğime ya. Hata bende ki zaten...
Kahvaltı edesim hiç yok. 2 saat sonra gidicem spora. Aa telefonum spor salonunda kaldı. Neyse artık gidince alırım telefonumu. Şimdilik çok az bir şey yiyip koşu yapmaya gideyim.
Yüzümü yıkadım ve üstümü giyindim. Ayrıca sucuklu yumurta yaptıktan sonra yine her zaman ki gibi lavabonun içine koydum bulaşıkları. Yazık Yağmur'a ya, benim kahrımı çekiyor hep. Neyse 20 geçiyor. Dışarı çıktım ve en yakın parka doğru arabayla gittim. Üstelik biraz koşarken acıkmaya başladım. Her koşuşumda acıkıyorum neredeyse yav!
Aradan 1 saat geçti herhalde. Yanımda telefonda yok zaten. En iyisi eve gideyim.
Hızlı adımlarla spor salonuna doğru gittikten sonra arabayı park ettim. Aniden önüme Berk çıktı:
- Günaydın
+ Sanada, bakıyorum ki çok iyisin.
- Aynen öyle, sen nasılsın?
+ Hiç öyle koştum biraz.
- Ee hadi yürü bakalım spora.
+ Ne sporu?
- Şaka mı yapıyorsun Ceyda?
+ Ne şakası?
- Hastaneye falan gidelim istiyorsan?
+ Ne hastanesi.. Aman ne diyorum ben!
- Hadi gidelim spor salonuna.
+ Sen cezalı değil misin?
- Ne cezası? Haa, o iş hal oldu bile.
+ Gerçekten mi?
Diyerek birden zıpladım o anda.
+ Ya Berk çok sevindim.
- Bende.
Ya şu anda çok sevindim, artık içeri girebilecek. Berk'e doğru bakarak gülümsedim:
- Saat kaç?
+ 09.50 geçiyor noldu ki?
- Yaa ben dün..
+ Ee?
- Şey ya dün ben şey işte, şey şey telefonumu evde unutmuşum.
+ Peki hadi içeri girelim.
Ya yavaş yavaş Berk'in arkasından doğur yürürken bir anda Berk durdu ve bana gülümseyerek " Gelsene hadi" dedi, ya ben nasıl açıklıcam ki şimdi.
Aniden önümüze Anıl çıktı. Berk durdu ve Anıl'a bakarak onu süzdü.
Anıl bana bakarak :
- Günaydın bende seni arıyordum,
+ Günaydın Anıl bey.
- Yanında ki Beyefendi ile beni tanıştırmıcak mısın, merhaba!
+ Yanımdaki Berk. Hani anlattığım.
- Haa evet Merhaba Berk Bey.
=Merhaba Anıl bey?
- Ben Ceyda nın..
Derken lafını kestim "Arkadaşım olur kendisi ya buradan öyle arkadaşım işte, oda buraya yeni başladı falan." diyerek konuyu değiştirmeye çalıştım. Ne yapsaydım ya? Bu yeni eğitmenim Anıl, buda eski eğitmenim Berk" mi deseydim? Neyse ki bişey çaktırmamaya çalıştım. Anıl Bey :
- Neyse hadi gidelim Ceyda.
+ Şey benim telefonumu gördün mü? Dün gece burada unutmuşum. Haa evet bende dün gece çıkarken gördüm. Kimsede yoktu o saatte. Bende alıp, dolaba koydum.
Berk sıkılmaya başladı sanırım. Anlıyorum onu nedense,inşallah toparlarım ya... Of Ceyda off....
İlerledik ve kapıdan içeri girdik, kıyafetler üzerindeydi zaten fakat Anıl ve Berk aynı anda kapı kolunu tuttular. Anıl oradan "Yanlış geldiniz herhalde, burası benim eğitim yerim" Berk çok rahat bir şekilde " Yoo, tam aksine benim yerim" İkisi birden bana baktı, ben gözlerimi kırparak "İçeri gireyim bi dakika, şurada telefonum olacaktı. Heh.." cevao bile veremiyordum. Berk bana baktı ve "Ceyda neler oluyor?" dedi. Ya ne dicem ki. Ohh telefonu buldum sonunda. Aman.. Konu bu değil ama ben ne yapıcam şimdi? Anıl Berk'e doğru bakarak " Ben yeni eğitmeniyim Ceyda Hanım'ın, siz cezaevindeydiniz, o sırada beni çağırdılar. Konu tamamen bu.." Berk bana bakarak:
- Peki size iyi eğlenceler o zaman..
+ Yaaa Berk bekle bir dakika ya!
Off hızlıca gitti. Ya çok sinirlendirmiş olmalı. Yalan söyledim resmen. Bi o sinirle masada ki eşyaları yere fırlattım. Anıl bana bakarak:
- Biraz sakin ol Ceyda, ne yapıyorsun?
+ Ya niye söylüyorsun, niyeee!
- Öğrenecekti sonunda, ne yani ne yalan mı uyduracaktın?
+ Ya ben söylerdim sonra ona. Yaa off bıktım ya tamam mı bıktım.. İstemiyorum hiç bir şey. Gidiyorum ben!
- Nereye? Dur Ceyda bekle!
Arkama bakmadım ve dışarı doğru baktım. Berk gitmiş çoktan,hayır sinirlen ama bu kadar öfkeli olmanın sebebi ne? Nereye gidicem ben şimdi.....
Eve gitmem lazım sonuçta Berk oradadır. Arabaya bindim ve direk eve doğru gittim. Ee Berk'in arabası tan önümde, ilerliyor. Takip ediyim bari, gönlünü almam lazım.
Araba durdu ve geldiğimiz yere inanamıyorum. Tamda uçurum kenarında arabayı durdurdu. Bende direk arabayı yanına koydum.
İndi arabadan Berk ve benim geldiğimi biliyordu. Seslendim:
- Berk iyi misin?
+ Çok mu umrumda?
- Ya trip atma işte, söylicektim.
+ Gider misin Ceyda?
- Hayır, şuradan şuraya gitmem ben.
+ Neyi anlamıyorsun?
- Anlıyorum, ama özür dilerim.
+ Özür dilemene falan gerek yok.
- Ya peki bu saçma yer, çok saçma bir yere neden geldik?
+ Geldik.. Laflarına dikkat et. Ben geldim, sonra sen beni takip ettin.
- Tamam, peki bu saçma yer?
+ Saçma diyip durma.
- Saçmağğ..
Birden arkasını döndü ve kolumu tuttu :
- Bak, etrafına çok dikkatli bak. Burası neresi biliyor musun? Ben tam olarak 6 yaşımdaydım. Babam, o alçak herif tam yanındaki kayalıklarda annemi öldürdü. Tetiği çekti ve annemi vurdu. Tam burada,yani senin saçma dediğin yer. İşte bende tam o sırada gözlerimi kapatmıştım, açtığımda annem yerde yatıyordu öylece. Babam bana korkmamamı söyledi. Ondan nefret ediyordum. Annemin yanına gittim ve sadece bana şu kelimeyi söyledi: " O sana çok iyi bakacak, Ce.. merak etme" dedi. Defalarca anne, anne, dedim. Fakat gözlerini çoktan kapatmıştı. Babam ise ne yaptı biliyor musun? Kaçtı... Şu anda hangi cehennemin dibine hiç bir fikrim yok. O sırada ne düşündüm biliyor musun Ceyda? Annemi bir daha hiç göremeyecektim. Şu anda buraya geldim, her zaman sinirli olduğum zaman buraya gelirim. Bak hâla kayalıklar duruyor. Tam burada annem ölü bir şekilde yatıyordu. Okuma ve yazmayı bilmiyordum. Rakamları bile. Ambulans'ı bile arıyamadım. Belkide arasaydım annem şu anda yaşıyor olurdu. Şimdi düşünüyorum annemin sözünü " Berk, kendine iyi bir eş bul ve sakın baban gibi birisi olma." diyordu. Hiç anlamıyorum annemin dediğini. Ama ben asla babam gibi birisi olmayacağım. Aslaa.. Annemi şimdi çok iyi anlıyorum... Tamam ağlama sende Ceyda.
+ Çok özür dilerim, bilmiyordum
Ama çok iyi anlıyorum seni. 😢😢😖😞
Gerizekalı Ceyda, deminden beri Berk'e saçma yer diyip duruyorsun..Of kızım off.. Berk'i ilk defa ağlarken görüyorum. Daha doğrusu ağlamıyor ama gözleri doldu felaket bir şekilde. O sesinde ki uğultuyu hiç unutmayacağım. Berk'in arkasında durdum ve arkadan ona sarıldım....
Teşekkürler💕💕
