Olamaz!

20 6 0
                                    

Vinny'yi Meriç'in kucağına vererek:
"Meriç, Vinny' yi eve   götürebilir misin?" diye sorduğumda gülümsedi, "Tabikide ben eve götürürüm sende fazla geç kalma." dedi. Yağmur bana sarıldı polislerin önünde "Çok şükür Yarabbim! Polis bey biz Mert kişisinden şikayetçiyiz, öyle değil mi Ceyda?" diye sordu. Ben hâlâ çok sinirliydim, hem köpeğimi alıyor,birde kendi kaçırmamış gibi adam tutuyor. Ama neden? Derdi neydi ki bunun? Saçma, çok saçma! Berk ayaktaydı, elleri kanlıydı, köpeğimi o bulmuş, onun sayesinde köpeğime kavuştum diyebilirim açıkçası. Sıra Mert bey'de. Polisler'den biri bana bakıp "Şimdi olayı anlatması için Berk ve Mert Bey'i dinliyeceğiz. Ceyda hanım siz durun. Hanımefendi siz çıkabilirsiniz." "diyerek Yağmur'a baktı. Ben hemen söze atıldım" Hayır, hayır,dursun. Yani sonuçta ilk başta kaybolduğunu o anlatsın, evdeymiş, yani polis bey oda burada kalsın, hatta ilk başta olayı o anlatsın ne dersiniz? "dedim. Polis ekipleri odadan çıktı. İçeride iki tane polis vardı sadece. Komser" Peki, buyrun oturun hanımefendi."diyerek Yağmur'a baktı." Sizde oturun lütfen bugün çok yoruldunuz Ceyda Hanım. "dedi. Ben ise hemen oradaki ikili koltuğa oturdum, yani Yağmur'un yanına." Berk nerede?" diye sorarsanız oda Mert pisliğinin tam karşısında oturuyor. Birbirlerinine çok pis bakıyorlar. Komser'de onların tam karşısında. Ayakta ise sadece 1 polis var. Komser konuya başladı "Evet ilk başta, hanımefendi bu arda isminiz neydi?" diyerek Yağmur'a baktı, Yağmur " Adım Yağmur." dedi. Komser "Peki Yağmur hanım, şimdi bize bu sabahtan bahsedin, ne oldu?" diyerek konuştu. Yağmur "Şimdi komserim ben sabah uyuyordum, sonra uyandım, işte saat 09.30 saatlerinde. Tabi Ceyda evde yoktu mesaj atmış, Benim başım ağrıyor dışarı çıkıcam fln diye. Sonrasında zaten Vinny yuvasında uyuyordu, ben ise kahvaltı hazırladım yedim falan o sırada Vinny'ye mamasını verdim. Sonra kahvaltı sofrasını topladım, saat 11 civarlarıydı sanırım. O sırada kapı çaldı. Delikten baktığımda Mert kapıya gelmişti, ben yinede - Kim o? diye sordum.-Ben Mert dedi. Kapıyı açtım "Ne istiyorsun?" dedim. Sonrasında ise - içeri girebilir miyim acaba? diye sordu işte bana. Bende tamam ne diyeceksen çabuk söyle! diye sesimi yükselttim, Mert ise bana - Ceyda nerede? diye sordu, bende -sanane Ceyda'dan pardon ama? dedim, o sırada telefonum çaldı. E tabi telefonumda mutfaktaydı. O sırada direk - e ben gidiyorum o zaman, dedi, bende kapı orada sen bilirsin,, dedim. Sonra telefondan arayan ben gittiğimde kapattı, sonra kapıda kapandı tabi, ama havlama sesleri geldi dışarıdan, tedirginliğim arttı ve Vinny'nin kulübesine doğru kafamı çevirdiğimde Vinny orada yoktu.. "derken ben lafa atıldım" Ya sen nasıl bu adamı eve alırsın Yağmur! "Komser" Lafını kesmiyelim bir anlatsın, sonra herkese sıra gelicek. "dedi. Berk'e baktım kafasını bir kere bile çevirmiyordu Mert'ten, sonra komser ıslak mendil verdi Berk'e anca öyle kafasını çevirdi Mert'ten. Yağmur konuşmaya devam etti" Ya nerden bilebilirdim bu pisliğin köpeği çalıcağına? Neyse işte sonra kapıdan koşmaya başladım, dışarıda Meriç oturuyordu, - noldu diye sorarken o sırada araba gitti, aradan birkaç saat geçti ben hemen Ceyda'yı aradım konuştuk işte nerdesin falan dedim öyle, Ceyda'yı endişelendirmemeye çalıştım ve ona bir şey söylemedim. Ama böyle olacağını bilmiyordum tabi, Meriç'te zaten hemen polisleri aradı Ceyda ise 2 saat sonra geldi. Sonra orada aramaya başladık Vinny'yi falan öyle işte. "dedi. Komser" Tamam konuyu anlamak üzereyim, birde sizden dinliyelim Ceyda hanım ne dersiniz? "diye sordu" Peki, o sabah başım felaket derecede ağrıyordu sonra hap falan yuttum geçti gibi oldu, bende bizim spor salonu kapalı olduğu için başka açık spor salonu bulmak için evden çıktım, bulamadım ilk başta sonra ise ikinci yerde buldum oraya doğru gittim, oyalandım  oradaki asistanla falan, sonra içeri girdim spor yaparken yanıma karşınızdaki şerefsiz karşıma çıktı, Napıyosun? dedi - iyi sen nasılsın, buraya nasıl geldin? Dedim, hafta sonlarında geliyormuş, her neyse tabi o zaman ben köpeğimi kaçırdığını bilmiyordum. Konuştum saf gibi, derken Yağmur aradı çabuk eve gel falan diye, önemli birşey mi var? dediğimde bana - yok demişti. İşte sonrasında bunlar olmuştu. "derken sert sert Berk bana bakıyordu. Kafamı salladım, ne var? Anlamında. Kafasını çevirdi Komser ise" Hmm, peki Berk bey siz nasıl buldunuz köpeği? "diye sordu. Ya acayip sinirlenmişti Berk," Benim yanımda şu polis vardı işte, onla birlikte aradık, bulduk bu kadar!"dedi, Komser" Peki ellerin niye kanlı?"diyerek sordu." Bu olayla ilgisi yok onun, şunun cezasını verin yeter! "dedi ve kapıdan çıktı. Mert ise" Hayır olayla ilgisi var, yalan söyliyor."dediğinde şaşkın bir şekilde baktım." Ne ilgisi olacak gerizekalı! "dedim ve Komser" Yağmur hanım siz çıkabilirsiniz. "dedi. Yağmur bana baktı ve dışarı çıktı. Mert'in elleri kelepçeliydi. Sonra" Anlat bakalım Mert bey"dedi Komser. "Evet ben köpeği kaçırmış olabilirim ama Berk Bey henüz kahraman olamadı." dedi bana baktı ve gülümsedi. Pis yavşak, illa iftira atacak Berk'e deyse olmazdı zaten. Komser "Ne demek istiyorsun?" dedi. "Ancak Ceyda çıkacak, öyle anlatırım." dedi. "Asıl benim duymam lazım!" diye bağırdım, Mert "Şimdi anlatırsam inanmazlar hani ben köpeği kaçırdım falan ya, o yüzden çıksın en iyisi." dedi. Komser "Siz çıkın." dedi. Sert bir şekilde "Ne demek çıkabilirsiniz? İyi misiniz siz ya, benim köpeğim kaçırıldı bu adam tarafından benim!" dedim. Yanımdaki polis kollarımdan tuttu "Hanımefendi anlatamayacak deyse, lütfen çıkın!" dedi. Kapıda Yağmur bekliyordu. "Noldu şikayetçi oldun demi?" diye sordu "Ya bi sus be!" dedim. "Tamam canım, bağırmasaydın iyiydi." dedi. Kafamı Yağmur'a çevirdim "Tamam sustum canım benim." dedi, ve Berk dışarıdaydı. Meriç zaten eve götürdü Vinny'yi, telefonu çıkardım elimden Meriç'i aradım.
-Alo eve vardınız mı, Vinny yanında değil mi?
+Yanımda, yanımda, merak etme sen. Şimdi banyo yaptım karnını doyuruyorum.
-Çok sağol Meriç, sana emanet, aman dikkat et.
+Tamam merak etme sen rahat ol. Şu pislik noldu? Şikayetçi oldun değil mi?
-Hayır...
+Ne demek Hayır? (Aynı anda Yağmurda ordan aynı lafı söyledi)

-Yani anlatıcağı bir şey varmış, beni çıkarttı, kapıda bekliyorum. Meriç ama Berk ile ilgili konuşuyor galiba!

+Ne diyor kim bilir pezevenk!

-Ya bilmiyorum işte neyse biz sana haber veririz önemli bir şey olursa tamam mı?

+ Tamam görüşürüz.
-Tamam.

Berk'i dışarıda gördüm. "Bu Mert anlatsaya kadar ben bi dışarıda hava alıcam Yağmur tamam mı? Hadi sende eve git ne bekliyon burda hâlâ? " - Tamam ama söz ver beni arayacaksın tamam mı? "Tamam."

Dışarı çıktım telefona baktım saat gecenin 2'si olmuş.

-Berk iyi misin sen?
+Ne diceksin?
-Yok öyle sinirli bir şekilde dışarı çıkınca dedim noldu?

+Olmadı bi şey.
-Bana pek öyle gelmedi ama.
+ Sen niye o adamla konuşuyorsun ki! Hayır, ben sana kaç defa daha söylicem şu pislikle görüşme diye?

-Ha iyi ki bir şey olmamış (Gülümsedim)

+ Oldun mu şikayetçi?

-Şey.. İçeride bir şeyler anlatıyor bende bilmiyorum ama olucam anlatsın bi.

+ Al işte anlatıcak hepsini pezevenk..
- Bilmediğim bir şey mi var?
+Hayır,boşver.
-Ya noldu anlat bak deyse senide içeri dıkarlarsa görürsün o zaman!

+Ya bi git, herşeyi öğrenme!
-Hayır anlatsan nolcak?

Yanımdan uzaklaştı,içeri girdi. Ya çok sinirliydi. Acaba noldu ki ya?
Polisler geldi Berk'in elini kelepçelediler. Mert'i serbest bıraktılar. Noluyo ya? diyerek koştum.
"Ya Napıyosunuz deli misiniz ya, Komser bey niye kelepçelediniz Berk'in elini? Ya Meeert! Nereye gidiyor ya Napıyosunuz? Komser" Ceyda Hanım şüphelendiğiniz kişi yanlışmış. Yani Berk bey'in bu konuyla alakası yok tabiki ama Mert'i dövdüğü için ki Mert kaçırmamış köpeği o yüzden Berk Bey'i götürmemiz lazım lütfen çekilin!"Şaka falan mı yapıyorsunuz? Berk bir şey desene yaa!" götürdüler Berk'i ve ben arkada kalakaldım.
Kapıdan çıkarken kapıyı kilitlediler yetişemedim. Arkamı döndüm Mert dışarıdan bana bakıyordu. Ona doğru hızlı adımlarla yürüdüm. Yanına doğru gittim " Sen ne kadar kötü birisin, niye yaptın bunu? Çekemiyorsun değil mi? Berk'in başarılı, dürüst, akıllı, herşeye sahip olduğu için onu çekemiyorsuun!"
-Sus artık Ceyda. Ben doğru olanı yaptım tamam?
+Dur bi dakika şimdi ben seni burada dövsem, sen benide içeri attırırsın değil mi? Evet ya en iyisi ben seni bi güzel döveyim sonra Berk'in yanında güvende olurum en iyisi!
Diyerek yumruk attım gözüne, gülmeye devam etti. "Ne kadarda tatlı vuruyorsun sen öyle? Birazda şu karnıma vurursan çok güzel olacak" dedi. Bana doğru yaklaştı kolumu tuttu "Ben hiç bir zaman kaybetmem anladın? Ama kazanan sen olacaksan kaybetmeyi göze alırım."

Şu anda karakolun önünde iki tane güvenlik var ve biz karakolun oto parkındayız. Kolumu hemen çektim. Yani bir fikrim vardı."Sen şimdi görürsün kaybetmeyi!" diyerek koştum. Koşarken pantolonumun önünü  yırttım. Arkamdan geldi ama mesafe vardı aramızda. Ben hazır öndeyken iki tane güvenliğin yanına gidip kısık sesle "Bakar mısınız şurada sapık var daha demin bana laf attı bende buraya geldim. Hatta bakın pantolonuma saldırdı pislik." Galiba ilk defa iftira atıyordum aslında iftira olmazdı bu ama olsun ne olur ne olmaz! Hakketti bunu o! "Şurada ki adam mı gelen?" - Evet lütfen içeri dıkın onu! Dedim ve banka oturdum.

Evet polisler kelepçelediler ellerini yanına gittim Mert'in" Şimdi Berk'ten suçlamanı alıyorsun, alırsan bende suçlamamı alırım ne dersin?" dedim.
"Çok beklersin! "derken gittiler. Ne yapsam olmuyor ya! Göz göre göre Berk içeride kaldı. İnşallah aynı yere düşerlerde bir güzel dayak yer Berk'ten.

Takipte kalın lütfen 🙏
Instagram hesabım : melikeety

Zor Komşu Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt