Kerem: Zeynep, tamam şaka yaptım
Zeynep: Yapma bana böyle şak.. Ahh!
Kerem: Z-zeynep?
Zeynep: Kerem geliyor!
Kerem: Kim geliyor?
Zeynep: B-bekler geliyor!
Kerem: Ş-şimdi mi?
Zeynep: Yok şimdi haber veriyorlar, yarın geliceklermiş..Salak mısın kerem! Geliyorlar diyor.. Ahh!
Kerem: T-tamam güzelim, dur sakin ol
Zeynep: Suyum geldi!
Kerem: Ne!
Zeynep: K-kerem! Bırak şimdi şaşırma.. Ahh!
Kerem: T-tamam gidiyoruz ‘dedi ve önceden hazırladıkları bebek çantasını alıp koşarak odadan çıktı kerem..
Zeynep: Keremmm! ‘diye bağırdı.. Kerem, Zeynep’i unuttuğu fark edip geri döndü
Kerem: Geldim güzelim ‘dedi ve çantayı yatağın üzerine bırakıp zeynep’i yataktan kaldırdı ve kucağına aldı..
Zeynep: Ç-çabuk.. Ahh!
Kerem: Tamam güzelim sakin ol.. Derin, derin nefes al.. Al, ver, al, ver
Zeynep: Kes sesini kerem! ‘dedi o sırada kerem zeynep’i odadan çıkardı ama bu seferde çantayı unuttuğunu fark etti ve zeynep’i kapının girişindeki koltuğa oturtup koşarak yukarı çıktı ve çantayı alıp geldi.. Zeynep’i de alıp arabaya bindirdi..
Kerem: Güzelim bak sakin ol.. Terapist ne demişti? Derin, derin nefes alın demişti.. Hadi bitanem, hadi aşkım sende öyle yap ‘dedi Zeynep yaparken kerem de onunla beraber nefes alıp veriyordur
Zeynep: Sana ne oluyo ya?! Ahh! Sen mi doğurcaksın!
Kerem: N-ne bilim ya farkında değilim..
Zeynep: Gelmedik mi hala?!
Kerem: Az kaldı güzelim dayan (arkasını döner) Kızlar sizde azıcık sabredin ya. Dokuz ay kaldınız orada 5,10 dakika daha kalın ‘der ve önüne döner.. Zeynep sinirden gülmeye başlar, sonra hastaneye gelirler.. Zeynep hemen doğumhaneye alınırken kerem de kapıda bir sağa bir sola gidiyordur.. İçeriden zeynep’in bağırışları geldikçe daha da geriliyordur, o sırada içeriden bir hemşire çıkar;
Hemşire: Kerem bey, eşiniz sizi çağırıyor
Kerem: Nereye çağırıyor? İ-içeriye mi?
Hemşire: Evet.. Siz gelmeden doğurmayacakmış
Kerem: Of güzelim ya! Bare burada inat etme
Hemşire: Geliyor musunuz?
Kerem: T-tamam geliyorum ‘der ve gerekli kıyafetleri giyip hemen içeri geçer ve zeynep’in elini tutar;
Zeynep: Nerde kalsın ya!
Kerem: Buradayım güzelim, geldim bak
Doktor: Hadi Zeynep az kaldı
Zeynep: Ahh! K-kerem! Bu son tamam mı, yok sana bundan son.. Ahh! Çocuk yok sana artık
Kerem: Güzelim bana laf yetiştireceğine doktor hanımı dinlesen?
Zeynep: Karışma sen! Hem sen niye geldin ya, ha niye geldin? ‘der bir yandan da ıkınıyordur..
Kerem: Güzelim sen çağırmışsın
Zeynep: Ç-çık dışarı kerem! Seni görmek, ahh! i-istemiyorum!
Doktor: Hadi Zeynep biraz daha sık dişini.. Bak birincisi geliyor ‘derken kerem kapıya yönelmişti ki;
