Lightless

Durumumuz

Toplantının biz geldiğimiz andan itibaren akışı değişmişti. Özellikle insanların dikkatini istedikleri zaman çekebilmeleri için yemekler sahnenin önünde çapraz şekilde yerleştirilmişti. Sahnedeki uşak bizi kapıda karşılayan kişiydi. Elini kulağına götürüp hafifçe kafasını "Tamam" anlamında sallayıp. Daha sonra elindeki mikrofonu ağzına yaklaştırdı.

Uşak: Değerli misafirlerimiz, hepiniz hoşgeldiniz. Hepinize Bayan Amelia'nın davetine değer verip buraya geldiğiniz için teşekkür ederim. Başlangıç konuşmasını ben yapacağım ve bu birlikteliğini amacını dile getireceğim.

.....: Uzatma işimiz var!

Uşak: Üzgünüm. Bu gün burada toplanmamızın amacı, son zamanlarda artan taşıyıcı faaliyetleri ve kehanetlerin teker teker ortaya çıkması.

Herkes kendi arasında fısıldaşmaya başladı. Bu arada arkadan prenses elbisesiyle kuzenim Amelia her zamanki havalı ve asil şekli ile merdivenleri inemeye başladı. Yavaşça uşağının önüne geçti ve konuşmayı devraldı.

Amelia: Beklettiğim için özür dilerim. Öncelikle hepiniz hoşgeldiniz. Küçük bir işim vardı onu bitirir bitirmez geldim. Ve uşağım tamamemiyle haklı. Bu kadar direk konuya girmek istemezdim ama şuan bile kıyametin başlaması için çalışanlar var. Bize bu güçlerin verilmesinin bir nedeni var. Hiç biriniz rasgele seçilmediniz. Kehaneti bilmeyenleriniz için. Bazı Lightless'lar, yok olup dağılmadan önce yemin ettiler "Bir zaman gelicek ve bizden alınan bize geri dönücek. O zaman şuankiler biz olucak, biz ise onlar." Bir tür kıyamet denebilir.

O ciddi tavrı herkesi susturmuştu tamamen. Ta ki başka biri ağzını açana kadar.

.....: Bizim bu konuyla ne alakamız var?

Uşak: Amelia'nın ezilmesine izin vermeden cevap verir Bayan Amelia hep birlikte bunu erteleyebileceğimize hatta durdurabileceğimize inanıyor.

.....: O sonsuz varlıklara nasıl karşı gelebiliriz ki?

Amelia: Diğer soruyu sorana döner Onlar güçlü olabilir fakat burası bizim evrenimiz. Burda avantaj bizde. İnanmak zorundayız. Eskiden sayımız her yüzyılda ancak 10 taneydi. Şuan dünya üzerinde araştırmacılarım 5000 taşıyıcı olduğunu düşünüyor ve bu sayı git gide artıyor. Kehanetlerden biri ise bu. Sayımızın birden artması. Dünyanın sonunu biz getiricez.
Diğer bir kehanet ise 3. Dünya Savaşı'nı başlangıcıyla olacağını söylüyor ve çoğu ülke şuan bir düşmanlık halinde. İngiltere AB'den çıkıyor. AB dağılıyor. ABD'nin Çin'e büyük borcu var. Ruslar da zaten ABD'nin düşmesi için her şeyi yaparlar. Doğu tarafında ise terörizm aşırı derecede arttı. Şuan zaten dünyada kaos hüküm sürüyor. Böyle bir dünyada biz ve bizim yeteneklerimiz kabul görülemez ve savaşı başlatan etken olur. Bu nedenle lütfen el ele verelim. Onlar yeniden özgür olmak için bizi kullanıyorlar. Eğer evrende düzen olmazsa, kehanetler gerçekleşmeye devam ederse evreni yok edip eski yokluklarına geri dönebilirler.

Uzun süre bir sessizlik hüküm sürdü salonda. Gerçekten doğruysa, sorun büyük demektir. Ama dünya? Bizle dertleri neydiki? Ben bunları düşünürken daha önemli bir soru geldi kalabalıktan.

.....: Bunları sen nerden biliyorsun?

Amelia tam cevap vermek üzereyken bir gürültü duyuldu. Duvarın arkasından. Herkes şaşkınlıkla etrafına bakarken 5 koruma hemen Amelia'nın yanına gidip onun etrafında etten bir duvar ördüler. Amelia bana baktı.

Amelia: Edward!

Bir koruma bana baktı ve Amelia'nın yanından ayrılıp tam bana gelirken birden sağ taraftaki duvar yıkıldı. Ben bu sırada Dylan'a baktım. Oda korkmuş gibiydi. Max ise ortalıkta yoktu. Birden molozlar hareketlendi ve altından birisi kalktı. Herkes duvardan uzaklaşmıştı ve karşılık vermeye hazırlanıyorlardı. Tozların arasından kırmızı bir ışık parlıyordu. Ve küçük bir hırlama geldi tozların içinden.