Kurulan bu küçük ittifakla ilgili içimde çok güzel hisler vardı. Özelliklede bu çocuğun bazı yönleri bana benziyordu ve benden iyiydi.
Hard: Bir taraftan tıkınırken nefes aralığında onunla konuşur Şimdi sen... hayvanların özelliklerini benimsiyorsun.
Max: Evet.
Hard: Peki iki hayvan aynı anda olabiliyor musun?
Max: Ne? Ben... açıkçası hiç denemedim-
Hard: Peki ya bukalemun gibi görünmezde olabilirsin değil mi?
Max: Şey... hiç denemedim.
Çocuğun öğreneceği daha çok şey olmasına rağmen oldukça potansiyeli vardı. Fakat onu hayal kırıklığına uğratacağımı bilmek bana acı veriyordu.
Max: Yeter bu kadar yemek yediğin, ne zaman kavga edicez?
Hard: Ağzındakini bitirir 1 senin kavga etmen gibi bişi söz konusu değil. Bu kişisel bi mesele artık. 2 zaten buraya yemek için gelmedik. Kemerine taktığı yemek bıçaklarını gösterir Bana silahta lazım.
Max: Onlar yemek bıçağı mı?
Hard: Salatalıkla adam öldürmüşlüğüm vardır. İnanmıyorsan deneyebilirim?
Max: Ellerini hafifçe kaldırır Tamam tamam... yöntem sorgulama yok.
Hard: Hızlı öğreniyorsun. Bu seni hayatta tutar. Bu arada sana söylemem gereken bir şey var. Bu Lightless'lar enerjiden oluşan varlıklar olduğu için dönüşebilip gelişebilirler. Yani yeteneklerin daha bitmemiş bir kitap gibi.
Max: Nasıl yani? Ama zaten kaç tane hayvan var ki?
Hard: Bak fazla tanımadığım kıvırcık, sen sadece hayvanları kopyalamıyorsun bence. Sen tüm canlıları kopyalayabilirsin. Belki bir uzaylıyı bile.
Gözleri fal taşı gibi açılan Max biraz düşünmeye başlamıştı sonunda bende o sırada kendime o görmeden küçük bir hediye aldım. Az sonra Max'in önderliğinde "Amelia" denilen kızın olduğu yere gitmeye başladık.
Hard: Amelia'nın kokusunu mu alıyorsun?
Max: Evet, yani kısmen.
Hard: Aslında en güzel kokuyu takip ediyorsun?
Max: Evet!
Hard: Mantıklı aslında, böyle kızlar çok kibirli olur. Kendinden daha güzel kokmasını istemez yanındakilerin.
Max kurduğum cümleyi çözerken ben büyük kapıya doğru yaklaştım ve kapıyı iki elimle aynı anda açtım. Karşımda 8-9 kişi vardı ve bunlardan biri yemek masasının başında olan Amelia'ydı.
Amelia: Bu ne cürret- Ah sen miydin? Kölem olmaya hazır mısın?
Hard: Oldukça. Fakat küçük bir hediyem var öncelikle.
Belimden çektiğim gibi bir bıçağı onun kafasına fırlattım. Fakat birden hemen Amelia'nın yanında oturan uzun sarı saçlı uzun çocuk bıçağın önüne ışınlanarak bıçağı havada kaptı.
Edward: 4'üzler. Bitirin işini.
Hemen 4 tane tıpatıp aynı olan kardeş kalkıp önümde durdular. Boyunlarında garip şekilli kolyeler vardı. Az çok ne yapacaklarını tahmin etmiştim ama gösteriyi bozmaya değmezdi. Kardeşlerden biri ellerini birleştirdi ve havaya kaldırdı, altımdaki temin titremeye başladı. Bi anda yerden çıkan kaya parçaları tam ayaklarımı tutacakken zıpladım ve geri kaçtım. Duruşumu iyice düzelttim ve onlara baktım.
Hard: İlk hanginiz doğdu? Ona göre öldürücemde, düzen hastalığım var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lightless
FantasiaEvreni oluşturan Big Bang'dan, tüm inanışlardaki tanrıların yaratılmasından ve zamının başlangıcından çok önce karanlık soğuk yoklukta tanrıların tanrısı, herşeyi yaratıp kendi haline bırakmadan önce B Planı olarak bir imha timi kurdu. Bu grubun adı...