Katil?

10 1 0
                                    

Dylan - Şimdiki Zaman

Böyle bir ortamda baskına uğradığımız için şaşırsak mı? Yoksa önemli kişilerin olduğu bu toplantı zaten tehlikeli miydi? Edward dibimdeydi ama Max duvar delindiğinden beri kayıptı. O çocuk bana emanetti, onu ailesinden koparıp almıştım. Onun başına bir şey gelmesine izin veremezdim. Etrafıma bakınıyordum ama tıklım tıklımdı salon. Max böyle bir durumda Amelia'a yaranmak için kahramanca bir şey yapmaya çalışabilir ama böyle bir anda birden bire ortadan kaybolması çok sinir bozucu. Ayrıca karşımızdakinin kim olduğunu bilmiyoruz. Ne tür güçleri var bilmiyoruz. Öylece saldırması salaklık olur. Beynini çalıştır D, kıvırcık turuncu saçlı bir çocuk bulmak o kadar zor olmamalı.

Max

Ben hayvanların dürtülerine ve güçlerine sahibim. İstersem 10 tonluk bir fil kadar ağır yada bir dinazorun çenesi kadar güçlü olabilirim. Hatta çita kadar hızlı koşabilir leopar gibi ağaçtan ağaca zıplayabilirim. Bu özelliklerin isteğe bağlı gelmesinin yanında birde 5 duyum ve 6. hissim gelişti. Şu ana kadar hiçbir zaman kavgadan kaçmadım ve kolay kolay kaybetmedim. Ama şuan, onu hazırlıksız yakalamak oıiçin çıktığım avizenin üstünde kitlendim. Sadece bakıyorum ve düşünebildiğim tek şey, beni fark eder mi? İçimdeki ses hep bana yardımcı olurdu. Kavgada, hayatta ve kararlarımda. Ama yardımcı olmakla kalırdı. Bu sefer, beni durduruyor. Tamamiyle kitlendim. Ne yapacağımız bilmez durumdayım, hatta kaçmak istiyorum. Bu adam kimdi böyle? O kadar güçlü veya özellikli görünmüyor. Ama harekete geçemiyordum. Sakince gözlerimi kapadım. Sakinleşmem gerekiyordu. Kalp atışlarım çok hızlıydı. Bu kadar korkacak bir şey olmadığına inandırmaya çalışıyordum kendimi. Bir kez daha gözlerimi açıp kavgayı izlemeye başladım. Kendine Hard diyen yabancı ile Nathan'ın ekibinden Donald. Birbirlerine doğru koşarak ikiside yumruk savurdular. Yumrukları havada çarpıştı ve küçük bir hava dalgası gördüğüme eminim. Donald hızlıca yumruğunu bozup Hard'ın elini yakaladı ve yukarı kaldırıp tam yere vuracakken Hard ayaklarını savurup iki ayağı ile Donald'ın yüzüne tekme atıp kendini ondan kurtardı. Havadan dengesiz bir şekilde yere ayağının üstüne düştü. Sakince doğruldu ve konuşmaya başladı.

Hard: Güçlüsün.

Donald: Ceketini çıkarır Beklemiyor muydun? Gömleğinin kollarını sıyırır Senin gibileri avlamak benim işim. Madem ciddileşiyoruz artık benim güçlerimi kullanma zamanı geldi.

Donald'ın kolları iyice şişmeye ve kaslanmaya başladı. Vücuduna oranla kolları daha büyüktü ve büyümeye bir süre daha devam etti.

Hard: Cidden buna yetenek mi diyorsun? Bunu hergün spor salonuna giderekte yapabilirsin.

Donald: Sinirli bir şekilde konuşur Senin gibi sıradan bir katil benimle boy ölçüşemez. Ben büyük bir amaca hizmet ediyorum.

Hard: Katil mi?

Donald: Senin gibi küçük bir böceğin bir şey saklayabileceğini mi sandın? Hahahah! Seninle ilgili her şeyi biliyorum. Ailenin ölümü, babanın ortadan kaybolması, üvey babandan kalan servetin...

Bu sırada iyice sinirlendiği belliydi yeni çocuğun, ellerini yumruk yapmış, dişlerini iyice sıkıyordu. Ve... bu hırlama mı? Hırlıyor muydu o?!

LightlessHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin