20.bölüm

1.5K 71 15
                                    

Abim beni alıp evine götürmüştü. Bitmişti işte. Nefretle sevdiğim adam şimdi başkasını seviyordu. Canım yanıyor muydu? Hemde fazlasıyla. Şimdi ne haldeydi acaba. Seviniyordu kesin. Benden ayrıldı. Mutlu olmuştur. Bugün mahkeme vardı. O evden ayrılalı 2 gün olmuştu. Hemen dava açmıştı abim. Mide bulantılarım da artmıştı. Luhan sürekli etrafımdaydı. Aslında evde ruh gibiydim. Chanhyun ile çok az ilgilenebiliyordum. Karnım azda olsa çıkmıştı. Son meleğim doğacaktı. Her ne kadar sevdiğim olmadan doğurmak istemesemde mecbur yapacaktım.

"Baekhyun hadi gidelim artık" üzerime uzun bir kazak ve pantolon giyinip çıktım. Bu sıcakta terleyecektim ama umrumda bile değildi.

"Yanmak mı istiyorsun? Neden kazak giydin" omuz silktim. Sanki kendime bakmak kadar gücüm vardı.

"Baekhyun iyisin değil mi?" nasıl iyi olabilirdim ki? Bitmişti her şey.

"İyiyim..." devam edemedim. Bomboştum düşünemiyordum.

"Peki..."abimde biliyordu iyi olmadığımı ama elimden bir şey gelmiyordu.

Salona geldiğimizde içerde oturan chanyeol'ü gördüm. Yanında arkadaşları vardı. Gülüyordu, mutluydu. Gözümddn akan yaşa engel olamadım. Beni gördüğündd yüzündski gülümsemede solmuştu. Farklı davranıyordu anlayamıyordum.

"Baekhyun gel son tarafa gidelim. Onu görme istersen" abim kolumdan çekiştirip götürdü. Mutlu olmak istiyordum. Ama yok! Sen mutlu ol bari chanyeol...

"Park baekhyun ve park chanyeol! Duruşma başlıyor" sesle abime döndüm.

"Merak etme baekhyun. Her şey anında bitecek. Ama karnında kini bilmek zorunda" hayır ona söylemezdim!

"Olmaz abi bilemez onu!" mecbur kabul edecdktim.

"Yapacak bir şey yok baekhyun hadi." avukatla birlikte salona girdik. Direk karşıma geçti. Gözlerime bakıyordu. Yüzsüzdü fazlasıyla!

"Evet, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmak istediğinizi beyan ettiniz. İki tarafıda dinlemek istiyorum" ben konuşmayacaktım ama avukatım konuşmam gerektiğini söylemişti.

"Son bir haftadır... geçinemiyoruz.boşanmak istiyorum. Olay bu." abim karnıma işaret ettiğimde elim karnıma gitti.

"Ve karnımdaki bebek... 1 aylık" chanyeol gözlerini açmış bana bakıyordu. Şaşırması gayet normaldi.

"Evet, dosyada yazıyor. Peki ssnin demek istediğin bir şey var mı?" chanyeol bana bir anda bağırdığında yerimden zıpladım.

"Benim neden haberim yok ondan!" yok bide haberin olsun!

"Bilmene gerek duymadım! Malum sen o kızla meşguldün!"

"Sessiz olun!" ikimizde sinirliyken hakim karar almıstı.

"Karar verilmiştir! Şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına karar verilmiştir! Oğulları ise byun baekhyun'a verilmiştir. Bebek doğduktan sonra tekrar velayet davası olacaktır. Geçmiş olsun!" hakim çıktıktan sonra olduğum yere yığıldım. Artık byun baekhyun olmuştum.

"Baekhyun annemler geliyorlar hadi eve gidelim artık" kafamı kaldırıp chanyeol'e baktım. Arkadaşları tebrik ediyordu, o ise mutluydu!

Abimle dışarı çıktık. Ama kapıda kyung soo ve jongin'i beklemiyordum.

"Kyung soo..." koşup boynuna atladım. İkimizde ağlıyorduk. Acınası bir durumdaydım.

"İyi ki geldiniz jongin"

"Sizi bu halde bırakamazdık sehun" birbirlerine uzattıkları el ile şaşırmıştım.

"Onları kabul ettik baekhyun. Jongin çok iyi kanıtladı. Sende artık karşı çıkma" kafamı sallayıp kyung soo ya döndüm. Gayet mutluydu.

"Abi sen iyi misin?" değilim be kyung soo değilim.

"İyiyim gidelim mi artık?"

"Baekhyun konuşabilir miyiz?" chanyeol bana seslendiğinde ona döndüm. Ne hakla benimle konuşmaya cesaret ediyordu!

"Hayır! Baekhyun hadi!"

"Abi izin ver iki dakika"

"Ahh peki! Sadece iki dakika!" ordan uzaklaşıp bir odaya girdik. Neden kenarda konuşmiyorduk ki?

'"Ne istiyorsun chanyeol? Neden hala konuşmak istiyorsun?" kollarımı göğsüme bağlayıp konuştum.

"Neden bana söylemedin onu?"

"Cevabını almadın mı?"

"Baekhyun. Lütfen bana böyle davranma. Haftaya nikahım var. Seni bekliyor olacağım."

"Neden bana en başta söylemedin. O zamandan ayrılırdık. Boşuna benimle uğraşmazdın" her ne kadar tekrar yıkılsamda dikmdurmaya çalıştım.

"Baekhyun lütfen..."

"Birde beni nikahına mı çağırıyorsun? Neden bu kadar yüzsüzsün? Beni daha da yıkamak hoşuna mı gidiyor? Eğer öyleyse direk öldür. En azından canım yanmaz"

"Öyle deme lütfen... seninle bir geçmişimiz var"

"Ben o geçmişi unuttum bile chanyeol. Lütfen davaya kadar karşıma çıkma. Chanhyun'u görmen için luhanla göndereceğim" odadan çıkıp abimin yanına gittim. Arabaya binip oradan uzaklaştık.

Gözyaşlarım yine durmaksızın akıyordu. Ellerimle karnımı okşadım. merak etme bebeğim senin için mutlu olacağım. Chanhyun için. Sizin için.

Eve gittiğimizde direk uyumaya çıkmıştım. Annemler gelene kadar yorgunluğum gitsin istiyordum.

Uyandığımda annem yanımda saçlarımı okşuyordu. Gözlerimi açtım. Ağlamıştı. Acıyorlardı bana ama ben öyle acınacak durumdan çıkacaktım.

"Annecim hoşgeldin!" boynuna atlayıp sımsıkı sarıldım.

"Hoşbulduk oğlum nasılsın?"

"İyiyim anne. Bebeğim ve ben gayet iyiyiz"

"Sevindim. Hadi gel yemek yiyelim. Luhan ve kyung soo harika yemekler yapmış" kafamı sallayıp aşagı indik. Sofra muhteşemdi.

"Yah! Yemek yaparken beni neden kaldırmadınız!" ani çıkışımla herkes şaşırmıştı.

"Yaptık işte hadi gelin" sofraya oturduk. Zorda olsa gülümsedim. Mutlu bir aile olmak zorundaydık.

Yemekler yemdikten sonra herkes salonda ki yerini almıştı.

"Baekhyun mutfağa gelir misin? Sehun kyung soo sizde" üçümüzde mutfağa gittik. Acaba annemne diyecekti.

"Ne oldu anne?" abim sorduğunda sandalyelere yerleştik.

"Biliyorum baekhyun çok kötü hissediyorsun. Öncelikle babanız işten dolayı gelemedi. Bilginiz olsun. Baekhyun oğlum. Chanyeol artık senin yakınına bile yaklaşamayacak. Baban senin için çok uğraştı. Chanhyun'u her zaman görebilir."

"Ben ona söyledim zaten anne. Merak etme"

"Peki. Sehun luhan ile ne zaman evlenmeyi düşünüyorsun? Su düğün işlerine artık karar verin. Kyung soo sizde tamam mı?" hepimiz onayladık. Annem bir süre daha konuştuktan sonra ben odama abimler ise salona geçtiler. Yine ağlayacaktım.

Kapım tıklatıncakafamı çevirdim.

"Müsait misin baekhyun?"

"Gel abi" abim yanıma gelip oturdu.

"Chanyeol mesaj atmış bana" yüzsüzdı bu çocuk artık emin olmuştum.

"Ne diyor?"

"Bizi... nikahına davet ediyor?"

"Siz gidin abi ben gidemem"

"Baek iyi olduğuna emin misin? Yemek boyumca seni süzdüm. Zoraki gülümsüyordun"

"Abi mutlu olmamı bekleme benden! Dayanamıyorum abi! Canım yanıyor! Onun başkasına dokunacağını düşündükçe kafayı yiyecek gibi oluyorum!" ellerimi saçlarıma geçirip sakinleşmeyi denedim ama olmuyordu.

"Haklısın baekhyun sen uyu. Ben cıkıyorum" abim odadan çıktıktan sonra kendimi uykunun kollarına bıraktım, bu bebek gerçekten uykumu getirdi.

-phiochanbaek-

shσtgun wєddíng || chαnвαєkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin