Chanyeol ne kadar benimle konuşmaya dirensede ben buna izin vermeyecektim. Onu boşuna sevmedim ben, boşuna kalbimi ona vermedim! Bana davranmasınïn bir sebebi vardı. Oğluna bağırmasının bir sebebi vardı. Heleki hasret kaldığı oğluna! Neredeyse 3 yıl ayrı kalmıştık ama bu o yaşadıklarımızı unutmuştu galiba! Oda da üzerini değiştirirken konuşma fırsatı yakalamıştım. İzin günüde şirkete gidemezdi ya!
"Konuşacak bir şey yok!" yine aynı chanyeol değişen bir şey yoktu. Ve bunu gayet. Normal algılıyordu.
"Var chanyeol! Dünden belli neden böylesin ha. Neden gelmedin gece?" yanına kadar yaklaştım. Cevabımı alacaktım. Sadece zaman lazımdı.
"Baekhyun. İzin günümde rahat bırak beni! Sana anlatmak istemiyorum - ki zaten anlatacak bir şey yok- şimdi izin verirsen kahvaltımı yapmak istiyorum. Hazırdır inşallah!" burnumdan soluyordum ancak her seferinde kaçmayı başarıyordu lanet! Birlikte mutfağa indik. Yemekten sonrada konuşabildik değil mi?!
Yemek boyunca sessizlik ortada kol geziyordu. Ne o konuşmuştu ne de ben cesaret edebilmiştim. Chanyeol masadan kalkıp salona geçtiğinde bende masayı toplamaya başladım. Chanhyun inşallah unutmuştur sabahkileri. Yoksa artık babasına yaklaşması imkansızdı.
Salona geçtiğimde chanyeol ayaklarını cam sehbaya uzatmış kanalları geziyirdu. Ne izlediğini kendi bile bilmediği ortadaydı. Neden bu kadar derin düşünüyor du ki? Koltukta gelip yanına oturdum. Belki sakin yaklaşırsam halledebilirdik.
"Chanyeol..." fısıldayıp elini tuttum. Gözleri bana kaydığında azda olsa rahatlamıştım. Yoksa rahatlamamalımıydım.
"Chanyeol sorun ne? Neden böylesin?" kendini toparlayıp televizyonu kapattı.
"Bak. Aekhyun sorun yok. Tamam mı? Dün biraz fazla sinirliydim ve sinirimi sizden çıkardım. Oldu mu?" yalan söylediği her halinden belliydi.
"Chanyeol seni tanıyorum yalan söyleme lütfen" elini okşadım. Yanağını okşadım. Göğsüma yatmasına izin verdim. Ama bir anda kalkıp dudaklarıma yapışmasını beklemiyordum.
Açlıkla öpüyordu resmen. Kendini ayırdığında ellerimi tuttu.
"Özür dilerim..."
"Ne için?"
Cevap gelmeyince kucağına aldı beni. Ne yani hiç bir cevap vermeden birlikte mi olacaktık. Odaya girdiğimizde beni yatağa yatırdı. Üzerime yayıldığında buna izin berdim. Bkraz rahatlamalıydı. İşler yüzünden de b9yle olabilrdi değil mi?
Boynuma gömüldüğünde tekrar yildızları görmeye hazırladım kendimi...
~~~~~~~~~~~~
Sonkez kendini ittirip yanıma yattı. İkimizde yorgunluktan nefes nefeseydik. Saatin kaç olduğunu umursamadan. Tekrar ve tekrar onun olmuştum. Ama takıldığım nokta sürekli özür dilemesiydi.
"Chanyeol..."
Kollarını bana dolayıp saçlarıma öpücük kondurdu.
"Özür dilerim baekhyun..." yataktan kalkıp banyoya girdi. Bense hala yatakta keyif sürüyordum. Banyonun kapısı açılınca chanyeol üzerini giyinmişti.
"Chanyeol nereye?"
Kapı kapanma sesi ile korku tüm bedenimi sarmıştı. Dizlerimi kendime çekip ağlamaya başladım. Bu kadarı ağırdı. Kendimi direk banyoya atıp sıcak su ile rahatlamaya çalıştım. Chanhyun'u almalıydım.
Üzerimi giyinip abimi aradım. Kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı.
"Alo abi nerdesin?"
"Şirketteyim baekhyun ne oldu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
shσtgun wєddíng || chαnвαєk
Hayran Kurgu✎Poi Yapım Sunar Baekhyun zoraki bir evliliğe itiliyordu. Tehtid vardı, bahis vardı, nefret vardı. Ama sonra aşık olacağını tahmin bile edememişti. Kim zorla olan bir evlilikte aşık olabilirdi ki? © Tüm hakları saklıdır 12.06.2018 ---- Çift: ChanB...