✴Bölüm17✴

156 11 1
                                    

             Gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Neden burada olduğum hakkın da en ufak bir fikrim yok. her şey bulanıktı hatırlamaya çalıştıkça başıma şiddetli bir ağrı saplanıyordu.

    Tam o sırada kapının hızlıca açılıp kapanmasını duydum birisi hızlıca yanıma geldi. Dikkatlice baktığımda karsımdaki kişinin ırmak olduğunu gördüm. Korkarak yanıma yaklaşıp elimi tuttu tamam bu çok ilginç bana bakıp nefesini yavaşça dışarıya verdi .
"Irmak neredeyiz biz ? miraya bir şey mi oldu ?"
"Hayır arya buraya senin için geldim iyi misin ? Merak etme onlar iyi hatta taburcu olacaklar bugün ama sen biraz daha kalacakmışsın. Bak umarım iyisindir bazen aptalca şeyler yapabiliyorum anlatınca bana hak vereceksin arya kötü niyetim yoktu yemin ederim "
"Irmak lütfen sakin ol , Neyden bahsediyorsun ?"
"Arya senin kamp paranı ödeyen bendim. Biliyorum bu bir hataydı, ama mecburdum"
"Nasıl yani ? Anlamıyorum "
"Dört gün önce  odamın camına bir taş atıldı , taşta bir kâğıt sarılıydı. Kağıdı açtım ve şey yazıyordu'' 

''Ne yazıyordu ?''

'' sırrın benimle güvende sır olarak kalmasını istiyorsan aryanın kamp parasını öde ve bundan kimseye bahsetme! yazıyordu ilk bunun bir şaka falan olduğunu sandım umursamadım. İşler daha da kötüye gitmeye başladı aynı taşı bu sefer gece yarısı camıma atıldı bu sefer ciddiydi mecburdum arya herkesin sırları vardır "

"Benim yok "
"Emin ol herkesin söyleyemediği sırlar vardır arya ben gerçekten özür dilerim seni o dereye yolladığım içinde  "
"Seni anlıyorum ama bana söz ver bir daha her ne olursa olsun  arkamdan iş çevirmeyeceksin!"
" Söz ''Gülümsedim.

 ''Arya bir şeyler hatırlıyor musun düne dair?"
"Ne dün mü ? "
"Evet neredeyse bir gündür uyuyorsun,  az kalsın denizde boğuluyor muşsunuz deniz de akıntı varmış. seni bizimkilerden çok daha uzak yerde bulmuşlar neyse ben gitsem iyi olur "
"Irmak sağ ol "
"Ne için ?"
"Doğruları söyleyebilecek kadar cesur olduğun için ''

       


     Anneannem ve büyükbabamla Eve gidene kadar hiç konuşmadık bu tuhafıma gitmişti ama yorgundum soruları cevaplayacak halde değildim. Eve girdiğimizde odama doğru yönelmiştim ki büyük babam beni durdurdu 

 ''tatlım konuşmamız gerek''

'' peki '' 

'' yarın ifadeni almam gerek ve   seninle bir konu hakkında  konuşmamız ve anlaşmamız gerek'' Anneannem ayağa kalkıp yanıma geldi. 

'' tatlım biz senin eskisi gibi evde okumanın senin için daha güvenli olduğunu düşündük. Yani artık okula gitmene gerek yok''

''anneanne büyük baba bana  yaptıklarınız için size minnettarım ama dışarıda kötülük olduğu gibi iyilikte var ve  eğer ben evde hapis olmaya devam edersem kötülüğü nerden öğrene bilirim ki?  benim arkadaşlarım var onca sene sonra arkadaşlarım var inana biliyor musunuz ? ve onları kaybetmeye hiç niyetim yok senelerce hapis hayatı yaşadım oradan oraya sürüklendim ama artık yeter,  neden hayatı özgür yaşamama izin vermiyorsunuz ? ''öylece yüzüme baka kalmışlardı odama çıktım o kadar yorgundum ki ne düşüneceğimi  bilmiyordum boğuluyormuş gibi hissediyorum. Kamp gecesinde neler olmuştu? Neden kafamın içi bu kadar sisliydi?.

     Nefes almakta zorlandım ve cama yöneldim o  sırada kağanı gördüm  o kadar odaklanmıştı ki benim camıma bakarak düşünüyordu, tedirgindi bu yüzünden belli oluyordu acaba ne düşünüyordun diye düşünmeden edemedim. Bende ona odaklandım  zaten  Perdenin arkasın da olduğum için beni görmez.

Tam o sırada telefonuma mesaj geldi. 

GÖNDEREN KAĞAN 

''umarım iyisindir ? ''

GÖNDEREN ARYA

''İyiyim  ama odamı izlemesen daha iyi olabilirim ya sen''

GÖNDEREN KAĞAN 

'' En azından  perdenin  arkasından, gizli gizli bakmıyorum  iyi geceler  ''bu karanlıkta beni nasıl gördü ?

GÖNDEREN ARYA 

'' Süper güçlerin var da benim mi haberim yok? ''

KAĞAN 

Yazıyor... 

''boş mesaj''

  


     Sabaha kadar hiç uyku tutmamıştı. Tüm bu yaşadıklarımız , neredeyse yaşanması imkansız  şeylerdi. Biraz temiz hava almanın iyi geleceğini düşündüm üzerimi giyip aşağı indim. Tam o sırada anneannemle karşılaştık .Telaşlı bir şekilde kapıya koşturdu 

''Anneanne bir sorun mu var ?''

''Büyük baban için hazırladığım yemekleri unutmuş biliyorsun dışarıdan yemeyi hiç sevmez ''

''Ben götürebilirim hem yürüyüşe çıkacaktım zaten' 'Bir elindeki poşete baktı bir bana sonrada saatini kontrol etti  anneannemin bir şey söylemesini beklemeden elinden kaptığım gibi dışarı çıktım.

''tatlım kahvaltı yapsaydın bari acelesi yok '' 

''Geldiğimde yaparım ''dedikten sonra hızlı adımlarla karakola gittim.

Koridordan geçtikten sonra Büyük babamın odasını buldum kapısını taklatıp girdim. "Kolay gelsin Büyük baba" beni gördüğüne biraz şaşırmıştı

"Arya ne iyi ettin de geldin Sorgu için mi geldin yoksa benim için mi? ilkini seçmezsen darılırım''
''İkisi de hem Yemekleri unutmuşsun da onları getirdim hem de seni görmek istedim"
Tam o sırada koridorda bağrışmalar duyduk. Büyük babam biranda ayağa kalktı "tatlım sen burada bekle dışarı çıkma hemen geliyorum " 

    Getirdiğim yemeklerin biraz üstüme bulaştığını fark ettim. Belki büyük babamın masasında ıslak mendil vardır diye düşündüm.  Tam isabet ilk çekmeceyi açar açmaz buldum. üstümü sildikten sonra çekmeceyi biraz sert itmiş olacağım ki kapanma sesiyle ben bile irkildim tam o sırda bilgisayar ekranının  açıldığını fark ettim. Bir anlık merakımla ekrana  baktım. ekrana dikkatlice baktığımda ormandaki cinayet hakkındaki belgelerin  olduğunu gördüm ölen kişi bir erkekmiş adı.....Bora  bir dakika

Soyadı ergün  kardeşi kağan ergün ne ? bu şaka değil mi?  kötü bir şaka ?? 

    

YAKAMOZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin