SooYun, beni sabahın 8'inde uyandırdı. 1 saat içinde de evden çıktık. Evimiz Hongdae'de olduğundan her şey ayağımızın altındaydı diyebilirim ama SooYun gün boyunca sadece burayı talan etmedi tabii.. Girmediğimiz mağaza zinciri kaldı mı acaba? Eee ikimizde zor beğenirsek olacağı buydu.
Aslında ben bir şey yapmadım? Her şey ile SooYun ilgilendi bende ne derse onu yaptım. Bana getirdiği şeyleri denedim, poşetleri taşımada yardım ettim.. Anlayacağın arkasındaki kuyruktum. Yine de oradan oraya koştuk.
Günlerimi yalnız bırakmayan, her daim yanımda olan özlem hissim dün SooYun'un bana o paragrafı okuması ile yok olmuş, yerine tatlı bir heyecan ve kıpırtı gelmişti. 'Fernweh' in büyülü olup olmadığını düşünmeden edemedim. Kelimeden bile esrarlı bir duygu sızıyor..
Saat sabahın 9'unda Hongdae'nin göbeğindeydik ve şuan saat akşam 7.. SooYun huysuzluk yaptığımı fark edince -sonunda- beni ödüllendirmek için bulgogi ısmarladı. Eğer işin ucunda uyku yada yemek varsa bende varım!
Eve dönüşte sorgulama evresine geçtim. Yol boyunca 'ya yanlış gördüysek?' 'belki ikimiz de delirmişizdir' 'beni birisiyle karıştırmışsa ve ben buluşmaya gelince de benden kaçarsa?' 'bence buluşalım demedi, ben başka bir yerlerimden anladım!' gibi cümleler kurdum. SooYun zaten sabırlı birisi değildir, bana nasıl katlanıyor hala bilmiyorum, en sonunda elindeki poşeti kafama geçirdi ve 'kapa çeneni artık' diye kükredi. Ürktüğümden sustum. Düşüncelerini toparlayınca devam etti;
—Bunların hiçbiri olamaz. İkimiz birden yanılamayız! Hadi yanıldık diyelim. Ne olmuş? Baktın parkta kimse yok kaldır götünü dön eve. Bu, bu kadar zor olmamalı. Neden her şeyi böylesine imkansız hale getiriyorsun anlamıyorum. Sadece yaşa işte. Her şeyi bu kadar takmaya ne gerek var ki?
Elimi tuttu.
—Ne olursa olsun, bak, yanındayım işte. Neden stres yapıyorsun? Sadece heyecanlı olman gerek, bu heyecanın tadını çıkar aşkım~
Eve vardığımızda aldığımız 3 kombini de teker teker denedim. En sonunda birisinde karar kılabildik. Sonra SooYun ne kadar kozmetik ürünü varsa yüzüme sürmeye başladı. Ama hakkını vermem gerek, bazıları yüzümü yıkadıktam hemen sonra bile etkisini gösterdi. Yarın bebeklerinkinden daha güzel bir cilt ile uyanacağım.
Yarın giyeceklerimi çok beğendim. Hem tatlı hem olgunduruyor. Sonuçta bir parkta buluşacağız. Acaba o nasıl giyinecek? Umarım uyumlu oluruz, tıpkı çiftler gibi! Fazla dayanılmaz olurdu..
━━━━━━━❀━━━━━━━
Iseul'un ertesi sabah Jimin ile buluşacağında giyeceği kombin;
Kombini gerçekten çok sevimli buldum. Ama birkaç detayı düzenlemem gerek. Modelin içine giydiği kazak yerine aynı renk ve modelden kısa kollu; üstüne de tulumun keten olanı değil de kumaş olanını Iseula giydirin. (Çünkü Nisan ayı) İşte oldu!
Bu fotoğrafı buraya sadece kendi hayalimde Iseul'u böyle canlandırdığım, ilerideki bölüm/lerde de böyle betimleyeceğim; bu yüzden de akıl karışıklığı olmasın diye buraya bırakıyorum. Başka türlü asla fotoğraf bırakmam. Çünkü hikaye sizin kurguya kattığınız hayalleriniz ile güzelleşir ve benim buna dahil olma hakkım yok. Umarım beyniniz error vermemiştir fkdldjsk
Bu arada, sizden mini bir şey isteyeceğim. Lütfen bölümleri beğenin. Beğeniler ultra düşük:") Şimdiden teşekkürler💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fernweh // pjm.
FanfictionTek dileğim sendin Park Jimin. Şimdi ise yanında nefes alabildiğim kişisin. Kader denilen şey ne kadar tuhaf, öyle değil mi? İmkansızlıklar bir anda yok oluveriyor.. ↬Fernweh; Almancada daha önce gidilmeyen bir yere duyulan özlem anlamını taşır. ━━━...