Kalbimdeki Parça - FANGLE

_28. Bölüm_

Önceki bölümü okumadıysanız okuyun. pls .

Ve evet 1 ayın telafisini vermem lazım dimi? 

Bir de eskisine göre daha iyi mi yazıyorum?

Gelişme yar mı? *-*

Foxy hayla orada Bonbon'a kötü bir şey yapmış olabileceğini düşünüyordu. 

Neden arkadaşıma öyle bir şey yapayım ki? Mal mıyım ben?

Yoksa ....? O olay mı? 

Foxy hemen başını sağa sola salladı. Onun üstünden çok su akmıştı. Artık bunun bir önemi yoktu, değil mi?

Tabi kide yoktu(!) Aradan bayağı zaman geçmişti.  Artık böyle bir şeyin olma ihtimali yoktu.

Belkide doğru zamanı beklemiş olamaz mı ? 

Kaşlarını çattı. Bonbon'un böyle bir şey için bir insana kinlenecek biri değildi. Kinlenemezdi ... kinlenemezdi.

Zil çalında koşar adım sınıfa çıktı. Bonbon'un böyle bir şey yapma ihtimali yoktu. Ama Chicee? O da öyle bir şey yapmazdı. Belki sadece öyle inanmak istiyordu. Doğruluğu kanıtlanmamış bir yalana . 

Yerine oturduktan sonra dersi takmadan olayı düşünmeye başladı. O zamanlar zorba kelimesini güzel bir şey olduğunu zannederdi, öyle olmadığını öğrendiğinde pişman olmuş herkesten özür dilemişti. Bazıları kabul etmiş bazıları etmemişti, Bonbon kabul edenlerdendi. 

Nefesini verip göz ucuyla Bonbon'a baktı. Cidden o olabilir miydi? Kardeşi gibi gördüğü insana? Belkide sadece Foxy onu kardeşi olarak görüyordu. Bonbon ise doğru zamanı kollamak için bekleyen bir kişiydi sadece.

Ama bunlar sadece teori idi. Gerçekliği belirlenmemiş bir şey. Tamamen ortaya atılmış teorilerden bir tanesiydi. Kumsaldaki küçük bir kum tanesi. Diğer teoriler gibi gerçekleri belirlenmemiş bir teori. Hoş zaten teori ortaya atılmış belli bir tutarı olmayan şey değil miydi? ( Edebiyat mı okusam acaba? ) 

Bir kez daha derin bir nefes alıp, aklındaki soru ve teorilerden oluşan hortumu az çok unutabilmek için hocanın dediklerine odaklandı.

Tam olarak işe yaramasa da az çok unutmuş gibiydi içinde ki soru hortumunu. Hoca Foxy'ye döndü.

"Bay Pirate! Önce konuşuyorsunuz! Sonra dersi dinlemiyorsunuz! Çabuk müdürün yanına!"

Foxy omuz silkip sınıftan çıktı. Müdür'ün odası, kendi evi ve (sözde) okulundan sonraki en sık ziyaret ettiği eviydi. Çok sık gelirdi. Genelde Mangle'a yan bakanları dövdüğü için  gelirdi ama neyse... 

Kapı çalmadan direk içeri girip koltuğa oturdu. Zaten bu odayı onun kadar  başka kimse gelmediğinden müdür direkt olarak Foxy'nin geldiğini anlamıştı.

" Gine mi sen Pirate? Benle alıp veremediğin ne? Daha doğrusu sevgiline yan bakanlarla? "

"Bu sefer sevgililerime yan bakanları dövdüğüm için gelmedim, Fizik hocamız yüzünden geldim."

Müdür bir anda arkasını döndü. İşte başlamıştık, klasik Foxy ve müdür gıybeti.

"Ay, Mike hoca dimi? Bende onu hiç sevmiyorum. Çok gıcık biri, sırf onun annesi benim ilk okul hocam olmasa okula 5 metreden fazla yaklaşmasına izin vermezdim."

"Haklısınız hocam, her ufak bir şeyde direk müdürün yanına! Bu ne ya? dimi hocam?"

"Bence de Foxy, bence de."  Yavaşça sandalyeden kalkıp, izin kağıtlarının olduğu yere gitti.  "Eee? bu sefer ne yaptın?"

Foxy ellerini  ben suçsuzum dercesine havaya kaldırarak konuştu.

"Vallahi billahi suçsuzum! 3 saniye boş boş göz kırpmadan hocaya baktım, hoca direk 'Bu kadar yete önce konuş şimdi dersi dinleme! Hemen müdürün odasına' dedi!  Ben suçsuzum amir bey!"

Müdür gülümseyip, elindeki izin kağıdını ona verdi. 

"Al bunu önceden imzalanmış bir doktor reçetesi, göster bunu o hocaya 'Hocam ben hastayım, bakın hatta kağıdı elimde müdüre vermiştim.' de tamam mı yavrum?"

Foxy müdüre gülümseyip dışları çıkmadan müdüre teşekkür etti " Allah size ne muradınız varsa versin! Çok saolun müdürüm! İyi ki varsınız! "

Sonra koşarak sınıfa gitti...

-------------

Eee nasıldı?

Bence "Ehh..." 

Neyse bay bay , Lector-chanlar!