Olasılık -DÜZENLEMEDE-

Yedi-Rüzgar

Tulu ve ben olanları anlamaya çalışırken o tiz sesi duyduk.

'Oksijen döngüsü bozulursa ne olu?' bu sesi ilk başta ikimizde takmamıştık ama susmadı 

'Hey sana diyorum?' bir anda kendime geldim ve ona baktım,Bayan Şükran cevap bekleyen gözlerle beni süzüyordu,hemen söze girdim

'Benmi?

'Evet oğlum sen'

'ııı sey ne sormuştunuz tekrarlarmısınız?'

'Oksijen dengesi bozulursa ne olur?'...durdum çok ani gelen bir soruydu,cevabı biliyordum ama kafam bambaşka yerlerdeydi.Bu olanları kim yapmıştı?

'Oğlum hadi söylesene'bir kez daha daldıktan sonra tekrar kendime geldim ve ani bir cevapla karşılık verdim;

'Iııı şey bilmiyorum'diye cevapladım.Gözünü devirdi ve  Tulu'ya döndü.aynı soruları ona da yöneltti,sanırım Tulu çoktan kendine gelmişti.Hemen cevapladı

   Bayan Şükranı severim ama bugün birzcık sinir oldum denilebilir,hep böyle yapar zaten tüm okulda da Bayan Şükran ve soruları,ani soruları meşhurdur.Kadın sanki adeta herkese cephe almış.

         Zil çaldı yavaşca sıramdakı defter,kitap ve kalemimi çantama koydum.Tulu bana doğru eğilmiş konuşuyordu.

'En kısa zamandı tekrar toplanmalıyız.neler olduğunu anlamamız lazım'dedi,cevabım hazırdı

'Olmaz!Telefonla hepsine haber ver zaman kaybedemeyiz,dediğin gibi neler olduğunu anlamamız lazım ve anlayacağızda'dedim.Çantamı sırtıma aldım ve hızla sınıftan çıktım,Tulu da yanımda hızlı hızlı yürüyordu.

   Bay alazın odasının neredeyse önüne varmıştık kapıyı dahi çalmadan içeri daldık

'Konuşmamız lazım'dedim,sanki hiç şaşırmamıştı.Karşısındaki bir çift sandalyeyi eliyle işaret etti.Oturduk,Tulu bir bana bir Bay Alaz'a bakıyordu.Söze başladım

'Yakılan araç sahibinin 3 yıl önce öldüğünü söylemiştin'

'Evet,öyle'dedi 

'Yanlış hatırlamıyorsam arabada metal bir kutunun olduğunu ve bunu sıze kızının söylediğinide söyledin?'değilmi?' Durdu şöyle bir düşündü 

'Evet'

'Öyleyse bu adamın bir kızıda var, bize onun adresini vermen gerekiyor'dedim içimde olanları öğrenebiecek olmanın verdiği bir umut Bay Alaz'ın cevabını bekledim

'Aslında şey size bu tür bilgiler vermem yasak'dedi ve ben onun sözünü kesip devam ettim

'Ama bize vericeksin çünkü,ıııı şey ne diyeceğimi bilmiyorum'. söyleyecek bir şey aklıma gelmemişti,onu seni öldürürüm diye tehdit edicek halim yoktu ya!

Ortam biraz yumuşamıştı ama bir o kadar da ciddiydi.Arkasındaki dolaptan bir dosya çıkardı ve bir kaç sayfayı hızla ilerletti,parmağını sayfanın üzerinde gezdirirken 'İşte' diye zafer dolu bir ses çıkardı.ona bakıyordum ve tam o sırada tulu meraklı bakışları eşliğinde sorusunu yöneltti;

'Bu tür ciddi bir dosyanın  sende ne işi var?' bir kaşı havada gülümsüyordu

'Aa şey kasabanın şerifi Bozok Beyle konusurken gizlice arada hemencecik aldım,ve bir kopyasını kendim için çıkardım.Ama merak etmeyin orjinalini yerine geri koydum' dedi

'Vay be sandığımızdanda sinsiymişsiniz,Okulumuzun örnek rehber öğretmeni suç işlerken'dedi ve bir kahkaha koparttı Tulu

'Bende en az zizin kadar olanları merak ediyorum,bundan emin olabilirsiniz'dedi.Sıkılmış bir sesle araya girdim

'Artık sohbetiniz bittiyse adresi alalım dedim ve dosyayı önüme çektim okurken bir yandan Bay Alaz'ın masasından aldığım kağıt kalemle not alıyordum,hızlı yazarken kalem adeta dans ediyordu.Kağıdı cebime sıkıştırdım ve odadan çıkmak için ayağa kalktım,çıkarken alaycı bir sesle 'Teşekkürler' dedim.Tulu da ayağa kalkıp beni takip etti.Bazen Tulu ile çirkin ördek ve yavruları gibi hissediyorum.

      Adresi sanki bir yerlerden biliyordum.Muhtemelen koşuya çıktığım yerlerden biriydi.Sanırım bu adres arabanın yandığı yere çok yakın,ormandan gitmek daha kısa sürer,zaten tembel insanların içinde otobüs bekleyecek halimiz yok ya!

    Ormana çoktan vardık,ev kuzeyde kalıyordu.Tuluda bende koşmaya başladık,koşmaya doyamıyorum,rüzgarı parmaklarının ucunda hissetmek,dev ağaç köklerinin üstünden metrelerce uzağa zıplamak,bu duygu tarif edilemez.

     Sanırım eve varmıştık,ormanın biraz dışında iki katlı pek aktif bir görüntüye sahip olmayan sessiz bir ev duruyordu.Tulu ile birbirimize bir bakış attıktan sonra eve doğru yürümeye başladık.Tulu böyle gizemli ve aksiyonlu olaylara bayılırdı,ancak bu olaydan pek zevk aldığını sanmıyorum.İçimdeki his ölen adamın kızının yani sadece bir kaç metre uzağımızdaki kızın birşeyler bildiğini söylüyor,hatta bizi bile ve asıl sorun şu ki hislerim genelde hiç yanılmazdı...

 UMARIM BEĞENİRSİNİZ OYLAMAYI VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ.BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE,İYİ OKUMALAR!!!