Son Üç Ay

38.5K 1.6K 46
                                    

Amerika'ya geleli tam 9 ay oldu. Size en başından anlatayım. ilk önce diş tellerim çıkarıldı. Şuan düzenli ve bembeyaz dişlerim var. Diş tellerim olduğu için hiçbir zaman dişlerimi göstererek gülemedim. Ama artık inci gibi dişlerim var. Şimdi diyeceksiniz nasıl hemen düzeldi diye dişlerin. Baya uzun zamandır diş teli takıyordum zaten. Ama hiç kontrole gitmedim. Daha sonra yüzümdeki sivilceleri lazerle yok ettiler. Hiçbir acı hissetmedim çünkü uyuttular beni.1 hafta yüzümde sargıyla hastanede yattım. Her gün sargı değişiyor ,krem sürüyorlardı.1 hafta boyunca yüzümü göstermediler.1 haftanın sonunda yüzümü gördüğüm zaman küçük çaplı bir şok geçirdim. Bu ben olamam dedim kendi kendime. Meğersem yüzüm çok güzelmiş . Sadece sivilcelerden dolayı kötü duruyormuş .Sivilce operasyonundan sonra gözlüklerimi attım. Onların yerine lens aldık ve lens takmaya basladım. Daha sonra vücudumdaki yağların bir kısmı alındı ameliyat ile. Daha yeni ameliyattan çıktığım için hemen spor yapamazdım. 1-2 hafta falan dinlendim. Daha sonra kampa gittim. Gerçekten çok büyük bir yer. Herkesin kendine ait bir odası var. Günde üç öğün yemek yeniyor,sabah,öğle ,aksam. Sabah kahvaltısı 6:30 da yapılıyor. Geç kalan öğlene kadar yemek yemiyor. Zaten ilk gün geç kalktığım için kahvaltıyı kaçırdım ve öğlene kadar aç kaldım. Öğle yemeği 12:00 da yeniyor. Yemek ne biliyor musunuz ? bir dilim ekmek ve kibrit kutusunun yarısı kadar peynir ve iki tane siyah zeytin. Ben buna yemek demem ki. Aksam yemeklerinde genelde sebze yiyoruz sadece bir tabak ve 1 dilim ekmekle. Protein eksikliği olmasın diye ve tabi ki vücudumuzun ona da ihtiyacı olduğu için et veya tavuk da yiyorduk arada sırada ama  fazla değil. İlk ay çok zorlandım ama sonra alıştım baya kilo verdim.simdi 70 kiloyum . 15 kilo daha verirsem amacıma ulaşmış olacağım.Evet amacım 55 kilo olmak .Buraya geldiğimde 100 kilodan 55 kiloya düşmeyi asla beklemiyordum. Ama inanın bana buradaki düzenle değil 55 kiloya 40 kiloya bile düşer insan .Ama artık alıştım. Annemle Görkem'i de çok özledim .Onları görmek için can atıyorum.Neredeyse her gün Görkem ile konuşuyoruz,Damla ile de konuşuyoruz.Zaten burada olmamı sağlayan da o.Telefonumun çalmasıyla yattığım yerden hızla kalktım.Telefonun ekranına baktım.

görkem arıyor

"Alo"

"Alo prensesim"

"Nasılsın Görkem "

"İyiyim canım ne yapıyorsun"

"Sen  arayana kadar yatıyordum"

"Hani siz bu saatte yatmıyordunuz hani spor yapıyordunuz"

"Hoca bugün yarım saatliğine izin verdi 15 dk sonra başlayacağız çalışmaya "

Evet bizimle ilgilenen bayana hoca diyoruz.Kendisi çok neşeli bir bayandır.Suratının asık olduğunu hiç görmedim hep gülüyor .Bir keresinde yanına gidip böyle neşeli olmayı nasıl başardığını sordum o da bana içinden gelerek yaptığını söyledi.Bende denedim ama olmadı.

"Ee zayıfladın mı bari"

"Olmaz söyleyemem bu kurallara aykırı gelince göreceksiniz"

evet böyle de bir kural koydu hoca. Gidene kadar kimseye kaç kilo olduğunuzu söylemeyeceksiniz dedi.Nedeni sorduğumda eğer kaç olduğunu söylerseniz az çok kafalarında canlandırabilirler sizi ve sizi gördüklerinde çok şaşırmazlar.O yüzden onlara söylemeyelim ki sizi gördüklerinde ağızlarına sinek kaçsın değil mi dedi.Bu lafına çok gülmüştüm .Aslında çok haklıydı.

"Off şu kurallara çok gıcık olmaya başladım."

"Neden ki?"

"Seni çok merak ediyorum.Bak sakın çok güzel olma "

"Buraya onun için geldim zaten salak.Hem nedenmiş o? "

"Ya ben seni nasıl koruyacağım  o erkeklerden.Hele ki o mertten eminim geldiğinde çok şaşıracak "

Şaşıracak tabi hemde öyle bir şaşıracak ki ağzı baya açık kalacak hocamızın tabiriyle ağzına sinek kaçacak.Burada olmamın bir sebebi de o ya zaten. Benimle geçtiğiniz dalgaları tek tek hatırlatacağım size. Yaptıklarınız için çok pişman olacaksınız.

"Şimdiden söyleyeyim geldiğinde olmamış abim gibi davranıp peşimde dolaşmanı istemiyorum"

"Tamam o zamana bende senin yanında olmadıkları zaman benzetirim o itleri"

"Olmayan kişilere nasıl it diye biliyorsun Mert?"

"Mert derken"

"Imm Görkem diyecektim pardon "

"Neden bana Mert dedin Melis yoksa onu mu seviyorsun sen bak doğruyu söyle?"

açmalama Görkem geldiğimde ondan bana yaptıklarının intikamını alacağım ya o yüzden şey oldu "

'Mert demişken sana bir şey söyleceğim ama hayatta inanmazsın'

'Merak ettim neymiş'

'Mert artık  o eski Mert değil'

'Ne demek eski Mert değil'

'Değişmiş işte'

'Ne gibi bir değişme'

'Ya mesela atık insanlarla dalga geçmiyor.O büyük egosundan eser yok.'

'Hayatta inanamam bence sen başka bir Mert den bahsediyorsun.Çünkü senin anlattığın Mert ile bana onları yaşatan Mert aynı kişi olamaz'

'Hayır gerçekten değişmiş.Bende çok şaşırdım.Öyle olmasa hakkında iyi şeyler söylemeyeceğimi biliyorsun pek haz etmiyordum kendisinden.Hem zaten yazık birkaç hafta önce babası öldü.Belki de babası ölünce kafası yerine gelmiştir.'

'Bilmiyorum görmeden inanmam.Hem öyle olsa bile pat diye bana yaşattıklarını unutmam imkansız'

'Ya tabi orası öyle ama değiştiğini bil istedim sadece'

"Neyse ya  benim kapatmam lazım spora ineceğim hadi bay bay öptüm kocaman "

"Tamam prenses bende öptüm görüşürüz "

Demek Mert babası ölünce değişmiş öylemi.Nedense inanamıyorum değişmiş olabileceğine.Belkide bana yaptıklarını unutamadığımdan değişmiş olabileceğine inanmıyorum.Gittiğim zaman göreceğim artık değişip değişmediğini. Ama şöyle de bir şey var her ne kadar değişmiş de olsa bu bana yaşattıklarını unutturmuyor her şartta bana yaşattıklarının intikamını alacağım.Üç ay sonra hesaplaşacağız Mert Aydın bekle beni.

*** İkinci bir hesap açtım Weviosa
O hesapta fantastik macera türünde bir kitaba başladım desteklerinizi bekliyorum <3***

ŞİŞMAN (Yeniden Düzenleniyor) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin