Biz sarılmaya devam ederken arkamızdan gelen ağlamalı bir hıçkırık sesiyle bir anda arkamızı döndük...
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-Bayan Öztürk ve Bay Öztürk kanepenin arkasında durmuş bize bakıyorlardı. Bayan Öztürk ağlıyor, Bay Öztürk ise gülümseyerek bize bakıyordu. Daha fazla dayanamayıp gittim ve Baya- pardon anneme sarıldım. ilk başta normal olarak şaşırdı ama daha sonra sarılışıma ağlamayla karşılık verdi. Sonra bir anda üstümde 2 tane ağırlık hissettim. Bay- tekrar pardon babam ve abim de bizim sarılışımıza ortak olmuşlardı. Şuan hiç olmadığım kadar mutlu ve huzurluydum. Aile sevgisi buymuş demek...
Bir süre daha öyle durduktan sonra ayrıldık ve hep beraber akşam yemeğini hazırlamaya gittik.
Yemekteyken resmen Mert'i ÖLDÜRCEKTİM. Gelmiş ego kasıyo ya. Neymiş ben kaybettim ya hani işte o çok yetenekliymiş ben cılızmışım zaten kendinin kazanacağını biliyomuş da falan filan.
''Sadece bir kere kazandın BİR! Hem sen yetenekli misin allah aşkına? Bir oyun kazandın diye yetenekli olmuyosun bi kere'' dedim.
''He canım he'' Bak bak dalga geçiyo. Hayvan.
''Ho conom ho'' diye taklit ettim. Annem bir anda kahkaha attı. Zaten bu tartışmamızın başından beri gülüyordu. Babam da güldü.
''Hey seni gidi küçük Unicorn beninasıl taklit edersin?'' Aha kaç Elisa kaç! Direk kalktım ve koşmaya başladım. Arkamdan geliyo valla. Bir arkama bakıyım dedim vee bilin bakalım ne oldu?! DÜŞTÜM! Ayağım takıldı ve düştüm. Öfff. Diz kapaklarım ve ellerim sızlıyordu. Mert gülerek yanıma geldi.
''Ne gülüyosun ya nasıl düştüm görmedin mi?! Canım acıyo şuan!'' dedim ağlamaklı sesimle.
''Tamam tamam gel kaldırayım küçük unicorn'' dedi ve elimden tutarak kaldırdı. Sonra da kolumu omzuna attı ve oturma odasına götürdü. Annem beni öyle görünce tedirgin oldu.
''Noldu?! Mert! Ne yaptın?!'' dedi kızgın bir şekilde.
''Valla ben bişey yapmadım. Kovalıyodum bu sakar unicorn bana bakacakken ayağı takıldı düştü.'' dedi. Valla dövcem az kaldı.
''Sen niye kovalıyosun kızı? Bak senin yüzünden düştü işte. Ah oğlum ah. Gel canım seni oturtturalım'' dedi ve diğer kolumu kendi omzuna atarak beni kanepeye oturtturdu.
''Daha iyi misin tatlım?'' dedi.
''Evet çok daha iyiyim teşekkür ederim. Seninle işimiz bitmedi daha abiciğim'' dedim. O anda hepsi bi anda kahkaha attı. Babam da dahil.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
''SEN NASIL DÜŞÜK NOT ALIRSIN HA NASIL?!''
Babamın bağırışları kafamda yankılanıyordu. Sınavımdan düşük not almıştım. Bu kötü birşeydi.
Yanağımda hissettiğim sızıyla yere düştüm. Çok geçmeden saçımdan tutularak ayağa kaldırıldım. Ve birkaç gelen yumrukla gözüm karardı. 13 yaşındaki bir çocuk için fazla değilmiydi? Kötü birşey mi yapmıştım? Sadece 1 kereliğine düşük not almıştım.
Babam hala bana vurmaya devam ediyordu. Yüzüm uyuşmuştu. Sert birşekilde yere düşmüştüm. Bu sefer tekmeliyordu. Ben ise sadece
''Baba yapma! Söz veriyorum birdaha düşük not almayacağım! Baba vurma! Baba vurmaa!''
BAY ÖZTÜRK'ÜN AĞZINDAN
Gece gelen bağırma sesleriyle uyandım. Elisa bağırıyordu!!! Hemen koşarak odasına gittim. Kabus görüyordu. Ah be kızım neler görüyosun sen öyle? Hemen yanına gidip uyandırmaya çalıştım.
''Elisa kızım uyan! Elisa! Uyan kızım uyan!' dedim en sonuna doğru bağırarak. Elisa bir anda çığlık atarak uyandı. Çok terlemişti ve gözleri kıpkırmızıydı. Canım kızım kim bilir ne gördü? Elisa bir anda bana sarıldı ve hıçkırarak ağlamaya başladı.
''Tamam kızım geçti. Ben burdayım geçti.'' diyerek teselli ediyordum onu. Bir anda kapıdan içeriye Ceren (Bayan Öztürk) ve Mert girdi.
''Noldu?'' dedi Ceren.
''Kabus görmüş. Siz çıkın ben hallederim.'' dedim. Onlar da çıktılar. Elisa biraz daha öyle durup ayrıldı.
''Ne gördün rüyanda kızım? Anlat. Rahatlarsın'' dedim.
ELİSA'NIN AĞZINDAN
Kabusumu anlatamazdım. Gidip diğer babama birşey yapabilirdi. Bunu göze alamazdım.
''Yok bişey geçti gitti zaten. Lütfen sorgulama'' dedim. İlk başta yine anlatmamı istesede ben anlatmayınca o da vazgeçti ve bana birkez daha sarılıp uyumaya gitti.
Küçükken diğer babam beni çok döverdi. Bir keresinde bir erkekle konuştum diye beni hastanelik etmişti. Alkol kullanıyordu. Sarhoş olduğu zamanlar genelde ya annemi ya da beni döverdi. Bu yüzden odamdan çıkmazdım. Odamın kapısını tekmeleyip yumruklayarak açmaya çalışırdı. Ben korkardım ama açamazdı. Dediğim Gibi çocukluğum hiç iç açıcı cinsten değildi...
Evettt Yeni Bir Bölümle Daha Beraberizz
Bu Bölüm Ortaya Karışık Oldu Sanki?
Önümüzdeki Bölümlerde Büyük Bir Gerçek Ortaya Çıkıcak Haberiniz Olsun ;)
-MUCUKLANDINIZ-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKYÜZÜNE BAK
Teen FictionEğer Birgün Beni Özlersen, GÖKYÜZÜNE BAK! Orada Olacağım...