{1}

1.2K 97 55
                                    

Eve vardığımda, Soğuktan uyuşmuş parmaklarımla, Anahtarı titreye titreye kapı deliğine geçirdim. Annem henüz eve gelmemişti Kuaför işletiyordu ve anca 20:00 gibi gelirdi.

Mutfağa gidip dolaba ilerleyip dünden kalan dolmaları isitirken, yeniden yemek yapmakla uğraşmayacaktim. Dolmaları tabağa koyduktan sonra bir bardak kolayla beraber tepsiye yerleştirdim. Gözüm mutfak penceresine takılınca İki ay boyunca sürekli gördüğüm araba dikkatimi çekti. Audi R8 siyah mat araba sürekli çevremdeydi. İlk başlarda bunu takmasam da sürekli aynı plakalı arabayı görmem normal değildi. Resmen hayalim olan arabadan, korka korka soğuyordum. Sanırım bu durumu artık annemle paylaşmam gerekiyordu.

Korkudan veya sinirden kaçan iştahım olmadığı için bütün dolmaları silip süpürdüm. İki gün önce ders çalışmayı bıraktığım için bu gece rahat bir uyku çekmek istiyordum. Yarın büyük gündü YGS sınavına girecektim. Evet hani bütün hayatımızı bir sınava bağlayan sisteme sövmeden çekinmiyordum. Fakat kendime güvenim tamdi. Uzun zamandır ders çalıştığımı varsayarak istediğim bölümü kazanabilirdim. Okulda yaptığımız deneme sınavlarında da gayet başariliydim. Allah izin verirse özel eğitim öğretmeni olmak istiyordum. Buda hayallerimin başındaydı.

Kapı sesi geldiğinde, Açmak için uzandiğim koltuktan doğruldum. Annemi kapı da karşilarken, Bakış açıma o araba girmişti. Daha annem eve girmeden elimle o arabayı işaret ettim. Dudaklarım açıklama yapacağı sirada, Telefonumun mesaj sesi konuşmamı böldü. Annem dikkatle arabaya bakarken, tuş kilidini açıp kayıtlı olmayan numaradan gelen mesajı okudum.

"Hayır küçüğüm annenin bilmesini istemeyiz değil mi? Bu bizim sirrimiz olsun. canımızı sıkmayalim."

Dehşetle açılan gözlerimle mesaji okurken, Arabanın fren sesi gecenin sessizliğine karıştı. Zemine karışan lastik kokusuyla ellerim titremeye başladı.

"Jisoo, Ne var kızım arabada?"

"Y..yok birşey an..ne. Gü..zel araba diy..diyecektim."

Annem gözlerini devirip içeri girdiğinde, ardından sesi duyuldu.

"Jisoo, Geç içeri kızım, durma kapıda. Bütün soğuk içeri girdi."

Kapıyı kapattiğim gibi koşturarak odama girdim. Bu kimdi ve benden ne istiyordu? Biliyordum işte korkularım boşa değildi. İki aydır beni takip ediyordu. Okulun önünde, Evimin önünde gittiğim her yerde. Kendimi yatağa attım ve bunları düşünmemeye karar verdim. Battaniyenin altında defalarca kez okuduğum mesajı bir kez daha okudum. Telefon titreyince korkudan düşürdüm. Kendimi sakinleştirip telefonun ekranini açtığımda mesajın Lisa'dan geldiğini görünce rahatladım. Mesajı okuduktan sonra artık uyumaya karar verdim. Bana kızıl demesini sevmiyordum. Adım Jisoo'ydu ve Lisa hanım bana kendince lakap takıyordu.

Kızıl

Fistiklar kraliçesi

Peri kizi

3tane lakabım vardı. Fistiklar kraliçesinide fıstık yemeyi çok sevdiğim için söylüyorlardı. Kizili Lisa söylerken Peri kızını Rose söylüyordu.

Herşeyi unutup, Güzel bir uyku çekmeliydim. Evet mesaj atan kişiden korkuyordum. Ama bunu şimdilik unutmak zorundaydım. Yapmam gereken tek şey yarınki sınava odaklanmakti.

🐼🐼🐼

Sabah lisayla okula geçtik okula giriş yaptığımiz gibi üzerimiz arandiktan sonra telefonları görevliye teslim etmiştik. Herkes sınav olacağı sınıflara dağılırken tuvalete gitmem gerekiyordu. Tuvaleti bulduğum gibi içeri girdim. Elimi yüzümü yikayip, peçeteyle kuruladim.

"Sakin ol jisoo. Başaracaksin. Emeklerinin karşılığını alacaksın. Sakin ol."

Heyecanimi yatıştırmaya çalışırken daha iyi hissediyordum. Aynada kendimi incelerken gitmem gerektiğini biliyordum. Fakat bunu engelleyen bir unsur vardı. Aynada benim yansimamla başka biri daha vardı. Korkuyla arkamı döndüğümde sert bedenine çarptım. Ellerimi lavaboya koyarken, Aramıza mesafe koymaya çalışıyordum. Uzun boylu,Sarışın bir adam tam karşımda duruyordu. Gözlerinde ki derin ifade beni delip geçiyordu. Korkuyla kapıya bir adım attığımda, Eli mengene gibi kolumu sardı.

"Şimdi buradan çıkacağız ve sen tek yanlış yapmayacaksın."

Ses tonu daha çok korkmami sağlarken tepki veremedim. Bileğimi tutan eli sıklaştı ve biraz daha yaklaştı.

"Duydun mu beni?"

"Bırak."

Derken kolumu kurtarmaya çalışıyordum. Sınava birkaç dakika kalmıştı. Geç kalirsam biterdim. İnatla bileğimi sıkmaya devam ediyordu.

"Sana duydun mu beni dedim!"

"Duymadim. Duymayacağim. Bu okuldan ancak ölüm çıkar. Ben sınava gireceğim!"

Dediğimde elini kaldırdı. Tokat atacağını anladiğim gibi gözlerimi kapattim. Fakat ses yanımda ki duvardan gelmişti. Yumruk attığı eli kizarirken içim rahatlamişti. Hadi ama onun için üzüleceğimi mi sandiniz?

"Peki o halde ben de ölünü çıkarırım."

Dediğinde cebinden bir şişe çıkardı. İçinde ki sıvıyı mendille boşaltıp üzerime yürüdü. Çığlığı basacağim sırada ağzımı kapatmıştı bile. Eter kokusu boğazimi yakarken bilincimi kaybetmek üzereydim. Kararan gözlerim değil hayatımdı. Bitmişti işte! Sınava girecek hiçbir şansım kalmamıştı.

Evet ve 1.bölüm burada sona erdi ellerim koptu yazana kadar ama olsun dkfnjfmfkd umarım beğenmişsinizdir. Sizce Jisoo'ydu gelecek bölümde neler bekliyor? Jisoo'yu kaçıran adam jisoo'ya nasıl davranacak? Gelecek bölümde hepsini öğreniceksiniz. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum ne kadar vote ve yorum o zaman yb sizleri seviyorum. 🙈💜

•Tне Sтгugglе Of Lоvе• (Vsoo)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin