Biriniz yorumların beni neden bu kadar mutlu ettiğini açıklayabilir mi? 🤦
Aşık olacağınız kişiyi bulun sonra bırakın sizi öldürsün…
Diye duymuştum bir yerde. öyle miydi? Bazen taehyung bana öyle bir bakıyordu ki cinayet işlemişim gibi hissediyorum. Belkide kalbini çalarak yalnızca hırsızlık yapan biriydim…
Bana okul konusunu düşüneceğini söylediğinde yatağın üzerinde dakikalarca tepinmistim. O ise aynı süre içerisinde beni izlemişti. Fakat bir yanım hala buruktu. Sınava girmiş olsam bu yıl üniversiteli olucaktim. Ama o hakkıda kaybetmistim.
“Sadece düşüneceğim dedim. Saçma sapan hayaller kurmayı bırak!”
Taehyungun sesiyle elimdeki catali tabağın kenarına bıraktım. Birisi size sadece düşüneceğim dese bile o işi olmuş gibi düşünemez miydiniz? Çünkü öyle demişse mutlaka olacaktır. Sınava daha bir yıl vardı ve bu bir yıl içinde binbir şey değişmiş olacaktı. Belki de bu evden taehyungtan kurtulacaktim. Ya da evli bir kadın olacaktım. Sahi bizim evlilik konusu da arada kaynamisti. Büyük ihtimal taehyung vazgeçmişti. Bu bile beni sevdiğini göstermez miydi?
“Bir şeyler veya birileri senin için önemliyse onlardan vazgecemezsin. Okumak da benim için önemli.”
Dediğimde yemek yemeyi bırakıp bana bakti. Masanın üzerinde ki kadehi eline alıp bir yudum şarap içti. Sigara desen var, içki var… bütün kötü huyların toplandığı kişiydi sanki.
“Haklısın. Senden vazgecmeyeşimde bundan olsa gerek.”
Kendisi için değerli olduğumu söylemese de ima etmişti. Bunu anlamamak için aptal olmak gerekirdi. Bu evde her şey o kadar rutin yaşanıyordu ki yemek yemek bile sıkıcı gelmeye başlamıştı.
“Yemeğini ye.”
“Canım istemiyor.”
Yapmak istediğim tek şey uyumakti. Halsiz hissediyordum ve karnima giren kramplar regl olacagimin belirtisiydi. Bu dönemden her kız gibi bende aşırı nefret ediyordum.
“Neyin var?”
Diye sorup elini alnıma koydu. Bir süre bekledikten sonra aynı şekilde bogazima ve yanaklarima dokundu.
“Ateşin de yok.”
“Karnım ağrıyor.”
“Regl dönemin mi yaklaştı?”
Diye sordu. Yanaklarım alev alev yanıyordu. Gözünden bir şey kaçsa sasardim zaten. Yüzüme bakmaya devam ediyordu. Rahatsız olduğumu anlayınca sandalyeden kalktım. Sancılarım iyice baş göstermiş ve ardı ardına gelmeye başlamıştı. Elim karnimda merdivenlere yöneldim. Banyoya girdiğimde regl donemimin başlamış olduğunu gördüm. İyi de ne yapacaktım şimdi? Taehyungdan ped falan isteyemezdim. Aslında suzy iyi fikirdi. Ama bir daha basamakları inecek gücüm yoktu. Kapı açıldığında içeri taehyung girdi. Elinde gördüğüm ped paketiyle sevinsem mi utansam mi bilemedim.
“Sen mi aldın?”
“Saçmalama. suzy aldı.”
Elinden aldığım paketle dolaba yöneldim. Rahat edebilmek için çıkarttığım eşofman altının arasına iç çamaşırımı gizledim. Banyoya girip ardından kapıyı kapattım. Üzerimi değiştirdikten sonra elimi yıkayıp çıktım. İçerisi sıcak olsada karın bölgem ve bacaklarım usuyordu. Bir süre sonra kapı açıldı. Ve elinde sıcak su torbasiyla taehyung girdi. Elinden aldığım gibi kasiklarima koyup rahatlarken taehyung buna engel oldu. Torbayı ayaklarının altına tuttuğunda burun kivirdim.
“Onun karnımın üzerinde olması gerekiyor.”
“Bir şeye ihtiyacın var mı?”
Bu dönem ihtiyacım olan üç şey vardı. Sıcak su torbası, ağrı kesici ve Lisa. Annemle çok samimiyetimiz olmadığı için sürekli lisada karnımı ovmasini isterdim. İlaç kadar etkili olduğu doğruydu.
“Ağrı kesici fena olmaz.”
“İlaç olmaz. Anlaşılan benden önce çok kullanmışsın. Yine senin yüzünden çocuğumuz olmayacak.”
“Olmasın da zaten.”
Dediğimde bıkmadan catilan kaşlarını biraz daha çattı. Ben evliliği bile dusunmezken çocuk da neyin nesiydi?
“Zamanı gelince kucağına on tane vermesini bilirim.”
Çocukları bu kadar sevdiğini bilmiyordum. Üstelik on tane neydi yahu! Belkide adamın sadece destelere merakı vardı. Ahh Jisoo yine saçmalama!
“İlaç getirmeyeceksen, Lisa'yı getir.”
“Lisa ne alaka?”
“Çünkü o hep karnımı ovardi.”
Taehyung tişörtümü siyirdiginda ne yapmaya çalıştığını anladım. Sıcak bir ele ihtiyacım vardı. Büyük avucu kasiklarimda gezinirken sıcaklığı en içimde hissediyordum. Lisada hissetmedigim duygular baş gösterince karşı cinsten etkilendigim barizdi.
“İyi oluyor mu?”
Dediğinde cevap vermek yerine başımı salladım.
“Lisaya, annene veya başka birine ihtiyacin yok. Ben ihtiyaç duyduğun herkes olurum.”
🐼🐼🐼
Karın ağrısıyla gözlerimi açtığımda sabah olmuştu. Yataktan kalkıp banyoya girdim. Rutin işlerimi halletikten sonra açlıktan zil çalan karnımla aşağı indim. Suzy herzaman ki gibi masayı donatmisti. Masaya yerleşirken suzy bize çay doldurdu.
“Günaydın, daha iyi misin?”
“Düne göre daha iyiyim.”
Dediğimde tebessüm etti. Beraber sohbet eşliğinde kahvaltı yaparken Taehyung basamaklardan indi. İlk defa onu beklemedigim için şaşırmış gibiydi. Ama bunu önemsemedi. Suratsız bir şekilde masaya otururken insan bir günaydın der diye geçirdim içimden.
“Suzy bugün gidiyorsun değil mi?”
“Aynen gidiyorum.”
Dediğinde herzaman ki merakına yenik düşüp;
“Nereye gideceksin?”
Diye sordum. Yanlış bir şey sormuş hissine kapıldım.
“Şirkete götürmem gereken birkaç dosya vardı.”
Dediğinde bakislarim taehyunga yöneldi.
“Ne bakıyorsun?”
“Diyorum ki bende suzyle gitsem-”
Sözümü kesip çatık kaşlarıyla cevabini verdi.
“Bütün gece kıvranıp durduğun yetmiyormuş gibi beni de uyutmadin. Bir de dışarı çıkacağım diyor. Gel de dövme!”
Şuna bak ya sanki zorla benimle ilgilenen dedim. Bir de hasta olmasam gidecegime izin verecekmiş gibi konuşmuyor mu!
Kahvaltıdan sonra suzy masayı toplayıp çıkmıştı. Taehyungun telefonu çalınca bana bir bakış attı.
“Yine o aptala mı bıraktın işi? Tamam her neyse getirsin.”
Dedikten sonra telefonu kapattı. Kesinlikle şuan Jungkook'a hakeret ettiğini artık hepimiz biliyorduk. Aslında jungkookuda merak etmiyor değildim. O günden sonra eve gelmemişti.
“Jungkook nasıl?”
Sert sert olan bakışlarını bana çevirdi. Cevabimi alamayacagimi anladigimda:
“İyi be!”
Dedim bakışları tekrar önündeki dosyaya yönelince bende kanalları dolaşmaya başladım. Eskiden çok izlediğim sevdiğim dizi bez bebeği görünce durdum. Mutluluk içinde izlerken taehyungun sesini duydum.
“Çocuk.”
“Aptal çocuk.”
“Sensin aptal.”
Dediğinde yerinden kalkıp yanıma doğru yürümeye başladı. Korkudan ne yapacağımı bilemediğim sırada kurtarıcım kapı zili olmuştu.
“Kapı.”
Dedim mutlulukla yerimden kalkarken. Kapıya doğru yürüdüğümde zil ikinci kez çaldığında sabırsız biri olduğu belliydi. Kapı kolunu aşağı doğru indirdiğimde karşımda jungkook ve Lisa'yı görmeyi beklemiyordum!
Bölüm sonu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Tне Sтгugglе Of Lоvе• (Vsoo)
FanfictionYüreği küçük olan adamın kadına olan büyük sevgisi. Hiç vazgeçmeyen bir adamın mücadelesi.. Aşk mı? "Kaybetmekten korkanlar değil, Mücadeleci olanlar kazanırlar. Ama ben korkuyorum çünkü aşk mücadelesi değil, mücadele aşkı içindeyim." (Taehyung'un...
