Bana Ait

Bana Ait 78. Bölüm

"Kim var orada?"

"Benim Pınar, korkma!.."

"A aaa... Çınar, senin ne işin var burada? Neden işte değilsin?"

Bir yandan gülerek yanına doğru gelen kocasına, bulunduğu durumu nasıl açıklayacağını düşünürken sevgi dolu gözlerle bakan genç kadın, çalışmasını görmesinin verdiği utançla yanaklarının kızardığını hissetti.

"Cumartesi günleri keyfe keder işe giderim Pınar... cım..."

"Yaaa!.. Hıııı... Ben bilmiyordum!.."

"Hı hı... Fark ettim. Pınar, gözünü seveyim ne yapıyorsun burada?"

"Şey... eee... spor yapıyorum Çınar!.."

"Ooohhh... O kadarını anladım canım!.. İyi de nedeeeen? Farkında mısın bilmiyorum Pınar, sen hamilesin hayatım, hem de ikiz bebeklere... Halini görmüyor musun, kendini zor taşıyorsun!.."

"Öyle deme ama Çınar, dün televizyonda izledim. Hamile kadınlarda spor yapıyormuş... Hem sonra..."

"Ne?"

"Öööfff... Yaaa... şey... İşte... ben çok kötü görünüyorum, baksana ne kadar şişmanladım. Ayrıca bilinçsiz de değilim, oradaki spor hocasının anlattığı hareketleri deftere çizdim. Vallaha, bak..." diyerek yanına yerleştirdiği taburenin üzerinde, açık duran sayfayı işaret etti.

"Allahım Pınar, senin söylediğin şey zayıflamak için değil... Normal yoldan doğum yapacak olan hamile kadınları, sürece hazırlamak için uyguladıkları bir yöntem!.."

"Nasıl yani? A aaa... Olur mu öyle şey!.. Hem sen bunları nereden biliyorsun Çınar?"

"Araştırdım diyelim... Senin için yürüyüş yeterli, tabi yediklerine dikkat etmen gerektiğini söylemeye gerek bile duymuyorum. Hayatım, içinde iki tane can taşıyorsun, genişlemenin önüne geçemezsin... Hem baksana sen bana... kötü göründüğünü kim söylüyor?"

"Kimse... Şey... ben aynada kendimi görüyorum!.."

"O zaman gözlüğe ihtiyacın var demektir. Şunu kafana iyice sok... kötü, çirkin, şişman veya her neyse değilsin, aksine hamileliğin çok yakıştığını, daha bir güzelleştiğini söyleyebilirim."

"Aaaahhh... aaaa!.. Gerçekten mi?"

"Kesinlikle hayatım..." derken gözleri dolmaya başlayan karısına uzanarak bedenine sarılan genç adam, içinde yaşadığı endişeleri bertaraf etmek için "Hatta hamileliğin bu kadar yakıştığı başka bir kadına rastlamadım. Çok sevimli oldun Pınar..." demesinin yanında karnını okşayarak sözlerini tasdikledi.

"Hı hı hıhh hııııı... Ay sağ... sağ ol Çınar!.. Böyle dü... düşünmene çok sevindim. Hı hı hııhhh..."

"Off Pınar, ne var şimdi bunda ağlanacak!.."

"Yok ben... öylesine işte çok duygulandım. Bu sefer mutluluktan..."

Bir yandan at kuyruğu yaptığı saçlarını okşayan genç adam, alnına bir öpücük kondururken, "Kesinlikle contalarının değişme zamanı gelmiş de geçiyor!.." derken göğsüne başını yaslamış karısının yüzünü kendisine kaldırarak, "Bak tatlım, doktorun ne söylediğini hatırlıyor musun? Her şeyin yolunda gittiğini, sadece, çatın dar olduğu için normal doğumun riskli olduğunu, bu yüzden sezaryeni salık verdiğini anlatmadı mı?" diye cevabını zaten bildiği soruyu yöneltti.

"E evet!.."

"İkiz hamilelik için kilonun gayet yerinde, bebeklerin sağlıklı ve iyi beslendiklerini söylemedi mi?"