İçeriye girdiğimizde Anne-Marie Friends çalıyordu. İki kız orktada dans ediyordu. Bir kız ve iki erkek dans eden kızları umursamadan muhabbet ediyordu. Deniz "Biz geldik." dedi. Dans eden kızlardan biri çıktığı sehpadan atlayıp hemen sarılmıştı. Şıllık.
"Teoman ne bu dağınıklık biz yerleşene kadar burayı toparlıyorsunuz hemen." gayet otoriter bir sesle söylemişti bunu.
"Tamam zaten çok bir şey yok abi."
Oha kardeşi miydi? Bunlar abi kardeş maşallahtı. Oda yetersizliğinden herkes ikişerli kalacaktı. Ben aslında Eftalya ile kalmak istemiştim ama Eftalya, Deniz'in sınıf arkadaşı Sena ile kalmak istemişti. Kız muhteşem güzeldi ve boyu 175'ti. Resmen kız benden uzundu. Neyse durum böyle olunca bende Deniz ile kalacaktım. Odaya girince zaten çok bir şey olmadığından çantamı boşaltmak uzun sürmedi. Oda da biraz gezindikten sonra odanın içindeki banyoya girmiştim. Biraz aynada kendime baktım. Sonra dudak kremimi sürüp çıktım. Sadece baksırını çıkarmak üzere olan Deniz irkilip benden tarafa döndü.
"Pardon burada olacağını düşünmemiştim." dedi Deniz.
"Asıl ben özür dilerim." dedim çıktığım yere geri girerek. Banyoya girince saçma bir şekilde sırıtıyordum. Fotoğrafik hafızam çok iyiydi ve bu görüntü güzel bir görüntüydü. Giyinince banyonun kapısını tıklattı ve "Artık giyindim çıkabilirsin." dedi alayla. Yavaşça banyodan çıktım. "Merak etme yemezdim seni." Ehe diye gülümsedim ve kızardım.
"Sen değiştirmeyecek misin üzerini yemek birazdan hazır olur rahat takıl."
"Peki" dedim ve çıkardığım kıyafetlerden eşofman altımı ve gökkuşağı kapşonlu polarımı alıp banyoda giyindim. Aslında fiziğime güveniyordum Deniz'in yanında giyinecektim ama baksırıma güvenmemiştim. Çünkü onun seksi siyah baksırına bakınca benim pikachulu baksırım sönük kalacaktı. Giyindikten sonra beraber aşağı inip mutfağa geçtik. Herkes buradaydı ve hiç biriyle tanışmamıştım çünkü Deniz aşağısı çok dağınık diye inmeme izin vermemişti. Masaya otururken benim aksime herkesle tanışan Eftalya beni unutmuştu bile. Elinde tencere ile gelen kız "Merhaba sen Neptün olmalısın. Deniz senden çok bahsetti. Bende Gülşah, komşularıyım."
"Memnun oldum Gülşah"dedim gülümseyerek. Arkadan tavayla gelen Deniz'in kardeşi bana baktı ve tavayı masaya bırakıp elimi sıktı. "Merhaba sonunda tanıştım seninle Neptün abi."
"Abi deme lütfen kendimi garip hissediyorum hem o kadar yaş farkımız olduğunu sanmıyorum."
"15 yaşındayım."
"Kulübe hoş geldin." dedim Teoman'a gülerek.
"Ne kulübü?"
"Benden küçük olup benden büyük gösterenler kulübü." dedim kafamı öne eğerek.
Yemeğimi yerken Teoman birden "İsmini neden Neptün koymuşlar biliyor musun?" dedi masumca.
"Aslında olay şöyle gerçekleşiyor abime annemin babasının ismini koyuyorlar. Ben doğunca babam kendi babasının ismini vermek istiyor ama dedemin ismi Abdurrahman. Sonra annem ben oğlumu Abdurrahman diye sevemem diyor. Babamda haklı buluyor. Dedem ailemle kavga edince annem gıcıklığına nüfus müdürlüğüne gizlice gidip bu adımı koyuyor."
"İlginçmiş" dedi Deniz.
"Evet bencede ilginç ama bu adı seviyorum. Düşünsenize bu tipin adı Abdurrahman." dedim gülerek. "Hem senin tanrın oluyorum bu isimle." diye devam ettim seksi bir sesle.
Masada herkes susmuştu. Eftalya ve diğer kızlar içinden fangirl çığlıkları atıyordu. Deniz başını öne eğip kalan yemeğini yavaşça yemeye başladı.
• • •
Uyuklayıp durduğum için odaya çıkıp uyutacaktım. Deniz'de ben uyuduktan sonra gelip uykumu bozmamak için benle beraber çıkmıştı. Yatağa girince uykum açılmıştı. Yataktan çıkıp banyoya girdim. Dişlerimi fırçalayıp odaya geri döndüm. Deniz sırtını başlığa dayamış telefon oynuyordu.
"Neden durgunsun?"
"Bir şey düşünüyorum. Ama yapabileceğinden emin değilim."
"Neymiş o yapacağın şey?"
Beni cevapsız bıraktı.
"Işığı kapatıyorum." dedim. Başını aşağı yukarı salladığında anahtara bastım ve ışığı kapattım. Başucu lambasından etrafı görebiliyordum. Yatağa girip sırtımı ona döndüm ve başucu lambamı kapatıp "İyi geceler" diyip gözlerimi yumdum.
