İçeri giren ele ele çifte baktığımda şaşkınlıktan ağzımı beş metre açık kalmıştı.
Mert yanağımdan makas alıp sandalyenin birini çektiğinde Eylül etrafa soğuk bakışlar atıyordu.
"Eee... Yeter artık! Günlerdir konuşmuyosunuz şimdi ben gidicem ve aranızdaki şeyi hallediceksiniz."
İlk önce birbirimize sonra Mert'e baktık. O gittikten sonra hiç konuşmamıştık.
" Galiba haklıydın." Birisiyle konuşmaya ihtiyacım vardı. En yakın arkadaşıma ihtiyacım vardı.
İri iri yaptığı gözlerini bana dikti. Soran gözlerle bakıyordu. Günlerdir kendime zor itiraf ettiğim şeyi onada söylemem lazımdı.
" Galiba ben gerçekten Enes'e aşık değilim. Eğer ona aşıksam Kamer ne?"
" Bi dakika anlat ne oldu?"
Yeniden bi dost sıcaklığı hissetmek mutlu etmişti.Olayları en başından beri anlattığımda şaşkınlığı doruktaydı.
" Peki şimdi ne olucak Güneş? "
" Bu soruyu benim sormam lazımdı."
¤¤¤Eylül¤¤¤
Böyle olacağını biliyodum!Ben ne diycektim şimdi kıza? Tam ne söyleyeceğimi kararlaştırırken çalan telefon sesi imdadıma yetişti.
" Efendim"
" Alo Eylül ne yaptınız canım? "
Güneş'e dönerek "Mert arıyo" dedim . Başını salladığında masadan kalktım.
" Hallettik biz canım sen merak etme."
" Tamam.O zaman bugün hep beraber dışarı çıkıyoruz kutlama yapalım." dediğinde yüzümdeki sanki o görebilirmiş gibi daha da genişleterek olur dedim.
Şimdi Kamere mesaj atmam lazımdı.
" Güneş bana seni sevdiğini itaraf etti ne yapacaksan yap! Zaten yeterince vicdan azabı çekiyorum artık beni aracı yapmayı bırak! " diye mesaj attım. Kendimi kötü hissediyordum .
O gün geldi aklıma.Kamer'le ilk tanıştığız gün...
Türkiye'ye yeni gelmiştim. Kimseyle konuşmuyordum.Buraya hiç gelmek istememiştim ki ben!Geldiğimizin daha ilk gününde Mert'i çok özlemiştim. Çocukluktan beri tek aşkımdı.
Annemin artık yeter üzülme laflarını çekmemek için dışarı çıktım ama kaybolmuştum. Tam bir salaktım.Telefonumuda almamıştım ne halt edecektim şimdi? Oturup ağlamaya başladım.Uzun uzun ağladım herşey için. Yalnızdım. Yapayalnız.
Birden önümde bi ayak durdu. Başımı kaldırdığımda benden iki üç yaş büyük birisi duruyordu.
" Noldu? Neden ağlıyorsun? " diye sorduğunda korkmuştum ve dizlerimi kendime çekerek cevap vermedim.
O da yanıma oturmuştu."Kayıp mı oldun?" dediğinde kafamı kaldırıp ona baktım. "Hangi evden çıktığını gördüm yardım edebilirim. " dediğinde ne yapacağımı kararlaştırıyordum. Hızlıca burdan kaçmalıydım.Evet kaçacaktım.
Düşüncemi uygulamak üzere ayağa kalktığımda daha koşmadan beni tutmuştu.
" Off ... Benden sana zarar gelmez uğraştırma beni!"
"Sana nasıl güvenebilirim ki?"
" O zaman otur burda ağlamaya devam et."
" Nasıl gördün hangi evden çıktığımı?"
" Gördüm işte! Yeni taşınmadınız mı siz? Oralarda oturuyorum.Geliyo musun?"
" Ş... Şey tamam.Ge...Gelicem."
" Hadi o zaman cici kız düş önüme. "
Gerçektende beni evime getirmişti. Eve gidene kadar başıma bir şey gelmesin diye bildiğim tüm duaları okumuştum. Numarasını bir kağıda yazıp bana vermişti.
" Bir sorunun olursa ilk bana söyle. " dediğinde şaşırmıştım.
" Sen kimsin ve neden bana yardım etmeye çalışıyosun?" bu saçmaydı çok saçmaydı.
" Boşver. " deyip gittiğinde arkasından bakakalmıştım.
"Eylüüül..."diye bana bağıran Güneş'le düşüncelerimden uzaklaştım.
" Hadi hazırlan tatlım kutlamaya çıkıyoruz bizi." deyip gülümsedim. Zıplayarak yanıma gelip bana sarıldı.
" Unuttum sanma daha senin anlatacakların var küçükhanım. " diyerek beni dışarıya çekiştirmeye başladı.
Seviyorum bu deli kızı ya!
"*"*"*'*"*"*"*"*"*"*"*
Beklettiğim için özür dilerim.Bu bölüm biraz karışık oldu . Diğer bölümlerde düzelecek. Okuduğunuz için teşekkürler. Mesaj atan okuyucum sanada çok teşekkür ederim. Hepinizi seviyorum :*