G.U| BÖLÜM 2

17.3K 470 100
                                    

Sessizlik. Her adımda hücrelerimizin derinlerinde taşıdığımız benliğimizin bir parçası olmuş o kelime. En konuşkan insanın bile zaman zaman düştüğü tuzak gibi. Koridorda ki sessizliğe anlam veremezken ayakkabımın salonda çıkardığı tok sesler eşliğinde kapıya ilerledim. Annem ve babam arkamdaki yerini aldığında derin bir nefes alıp kapı kolunu indirdim. Mavi gözleriyle benden çok az kısa olan bir bayanla buluştu gözlerim. Yüzündeki sıcak tebessüme sahte bir tebessümle karşılık verip arkasında duran adama çevirdim bakışlarımı. Kaşlarımı çatıp sert bakan gözleriyle gözlerim arasında bağ kurdum. Bu adam söğüt ağacının altındaki adamdı . Tesadüf değil miydi yani? Gözlerine anlam veremediğim bir şekilde bakarken annemin arkamdan dürtmesiyle bakışlarımı karşımdaki adamdan çekip elimle içeriyi işaret edip hoş geldiniz dedim. Elindeki çiçek ve çikolatayı bana uzatan kadın gülümsemesini hiç bozmadan içeriye oturma odası kısmına ilerledi.  Onlar içeri geçerken elimdeki çiçek ve çikolatayı mutfak masasının üzerine bırakıp konuşmaları duyabileceğim bir mesafede salon ve mutfağın kesiştiği kısma sandalye çekip oturdum . Annesinin aksine sert bakan adama ters bir bakış atıp babamın iyi aile babası konuşmasını dinlemeye başladım.

"Hoş geldiniz Efsun Hanım .

"Hoş bulduk Vedat Bey .Benim hiç uzatmaya niyetim yok .Söz yüzüklerini hemen bu gün takalım çocuklar yavaştan birbirlerini tanımaya başlasın .

Hıh! Tanımaya başlasınmış .Şimdi mi aklınıza geldi acaba bizim tanışmamız . Biz ne ya . Yan yana durmadığım insana kocam mı diyecektim . Beklediğimin aksine yaşlı çıkmayan hatta oldukça genç duran adamın bakışlarını üzerimde hissetmemle ona doğru döndüm . Bakışlarını takip ettiğimde elbisemin dizimin üzerinde bittiği noktaya bakıyordu . Galiba birazda sapıktı bu koca adayı bey. Dikkatini dağıtmak için eteğimin toplanan katını açıp diz kapağıma inmesini sağladım . Eteğimdeki uzamayla gözlerini bana dikip çatık kaşlarını düzeltti .Yüzündeki alaycı gülümsemeyi büyütüp babama tekrar sert bakışlarıyla baktı. Bu adam içten gülmek ne bilmez miydi. Annemin yan tarafımı parmağıyla oymasıyla ona dönüp tek kaşımı kaldırdım . Dudaklarını oynatıp 'Kahve' dediğinde  yerimden kalkıp kahveleri hazırlamaya başladım . Kahvelerin yanına isteme için getirdikleri çikolatadan ikram edip kahveleri fincanlara boşalttım. Tuz eklesem mi diye düşünürken aklıma koyu kahve sert bakışları geldi. Gevezeliğe gerek yoktu bence . Bu gülme alerjili insan  beni boğmasın. Tuz falan eklemeden kahveleri alıp içeri geçtim . Karşımdaki adama kahvesini verirken aklıma gelen soruyla kaşlarımı çattım. Neydi bu adamın adı?

Gerisin geri gidip kahveleri pişirmeden önce oturduğum yere tekrar oturdum . Adının Efsun olduğunu öğrendiğim kadın boğazını temizleyip lafa girdi .

"Lafı uzatmaya gerek yok. Ziyaretimizin sebebi belli .Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınız Ece'yi oğlumuz Batuhan'a istiyoruz. "

Babam onay istemek için bile bana bakmadan boğazını temizledi. Neyi düşünüyorsun be adam vereceğini bilmiyoruz sanki.

"Efendim bize de vermek düşer .Verdik gitti."

Vermiş, gitmiş. Ya bana da sorun bir kez. İçimden ettiğim isyana ara verip saygımdan kalkıp Efsun Hanım ve annem ile babamın elini öptüm . Kafamı çevirdiğimde yerinden kalkmadan beni izleyen çocuğa gözlerimi kısarak baktım .Sanki ben ona çok hevesliydim . Bide alayla bakıyor haspam . Efsun hanım oğlunu kaldırıp yanıma diktiğinde kafamı kaldırıp çocuğa baktım. Kısa bir kız sayılmazdım . Ama Batuhan fazla uzundu sanki . Kafasını hafif eğip bana bakınca gözlerimi kaçırıp Efsun hanımı dinlemeye başladım . 

"Çocuklar sizi birbirinize emanet ediyoruz bu saatten sonra. İkiniz içinde hayırlısı olsun.

Lafını bitirince parmağımdan geçirdiği ince söz yüzüğüne baktım. Aynı yüzüğün kalın olanını Batuhan'a da takınca kırmızı kurdeleyi kesti. Gözümü parmağımdaki yüzüğe dikip parmağımdaki yüzükle oynamaya başladım. Ne yani ben şimdi sözlenmiş miydim . Hem de sadece adını bildiğim bir adamla . Benim mecburiyetim vardı peki tamam ama o neden karşı çıkmamıştı buna . Ben neredeyse emindim bu kapıdan çıkar çıkmaz parmağındaki yüzüğü çıkarıp atacağına. Etraftakilerin seslerini söylediklerini umursamadan salondan çıkıp odama geçtim. Kendimi yatağıma atıp elimdeki yüzüğü çıkarttım. İçerisinde Batuhan Y. yazıyordu. elimde yüzüğü çevirip incelerken odanın kapısı çaldı. Çıkarttığım yüzüğü parmağıma geçirip üzerimi düzelttim. Gel dememin ardından kapıyı açan Batuhan ile göz göze geldim. Tek kaşımı kaldırıp açıklama istercesine  baktığımda içeriye geçip eliyle yüzünü sıvazladı. 

Görücü Usulü  ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin