Kitabımı yeniden okumaya hoş geldiniz,başladığınız tarih ve saati yazmayı unutmayınız.
Ben burada kitabımı kimseye zorla okutturmuyorum isteyen okur ya da okumaz bu kişiye bağlıdır. Gelipte hiç tanımadığınız bana küfür etmeye kimsenin hakkı yok. Yok eğer kitabı beğenmediysen çık okuma. Ne diye kitaba ve bana küfür ediyorsun seni burada zorla tutmuyorum ya.
Ben de burada kitap okuyan birisiyim beğenmediğim bir kitap okuduğumda onu yazana küfür etmiyorum. Normal bir insan olarak kitabı okumayı bırakıyorum.
Lütfen siz kitabı beğenmeyenler kitabımı okumayı bırakın ve başka bir kitap bulup onu okuyun. Bu sizin içinde benim içinde en iyi seçenek.
Hayatımızın anlamsız olduğunu anladığımız bir güne daha merhaba diyerek kalktım.
Yatağımın tam ortasında saçlarım önüme gelmiş bir şekilde otururken gözlerim ağır ağır tekrardan kapanıyordu. Bir dakika benim bugün davam vardı değil mi? Hemde bir saat sonra,gözlerim şokla açılmış önüme gelen saçlarımı arkaya iterken yataktan alelacele indim. Duş,benim duş almam gerekiyordu ama buna hiçte zamanım yoktu.
Dişlerimi fırçalayıp elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktığımda odanın dağınık olması şimdi gözüme batmıştı. Dün gece baya yoğun çalışmıştım ve şimdi düştüğüm hale bak. Dolabımdan siyah kalem eteğimi ve lacivert gömeliğimi giyip saçımı hızla at kuyruğu yaptım. Dosyalarımı ve cübbemi alırken ayakkabımı giyip evden sonunda çıkabilmiştim.
40 dakika içinde benim adliyede olmam gerekiyordu ve bunun içinde bir taksiye ihtiyacım vardı. Ana caddeye yürürken arkamdan korna sesi gelmesiyle korkuyla o tarafa döndüm.
"Atla canım."
Emel arabasının içinden bana gülerek bakarken ben hızla kapıyı açıp yanına oturdum." Diyorum ki bu geç kalmalar nereye kadar sürecek. Bir kerede vaktinde çık şu evden." Emel arabayı sürerken ben dosyalarımı hızla tekrardan gözden geçiriyordum.
"Sanki ben keyfimden geç kalıyorum. Hepsi bu dosyalar yüzünden." Elimdeki dosyayı havaya kaldırıp sallarken," Bu günlük yine yırttınız Ayça Hanım,merak ediyorum da ben olmazsam napacaksın?" Emel lise yıllarından beri tanıdığım bir arkadaşımdı,beyaz teni ve uzun kahverengi saçlarıyla herkesin dikkatini çeken bir kızdı. İkimizde Avukattık aynı büroda beraber çalışıyorduk.
İş yerinde baya bir popülerdir kendisi,ne konuda olduğunu söyleyeyim en kısa ilişkiler yaşayan unvanıyla iş yerindeki herkesin dilindedir. O siyah gözleri nasıl olurda her erkeği beğenebiliyor anlamış değilim.
"Biliyorum ama sen ve ben ayrılmaz bir ikiliyiz." Bunu yüksek sesle söylediğimde Emel gülümseyip bana baktı." Senin şu Emre sana evlilik teklifi edecek değil mi?" Konu birden değişince suratımda aptal sırıtışla,
"Evet,yani sanırım."
"Onunla evlenmek kulağa nasıl geliyor? Biliyorsun ki müstakbel enişte adayımı pek sevdiğim söylenemez."
Emre ile araları her zaman kötüydü Emel'in,buna üzülüyordum ama ikisinide idare edebildiğim için sorun benim açımdan ortadan kalkıyordu.
İçimde tarifi anlatılmaz bir heyecan vardı. Bu akşam iki yıldır birlikte olduğum adam bana evlilik teklifi edecekti.
"Ayça hanım oralarda mısınız? Adliyeye geldik." Emel arabayı park edince arabadan inip adliyeye hızlı adımlarla girdik. Bugünün davasıyla tam iki aydır uğraşıyordum sonunda bugün her şey son bulacak ve bende rahat bir nefes alacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
Romance"Ona bu kadar çok mu değer veriyorsun?" Kafamı hızla sallayıp, "Çok."dedim."Onun için her şeyi yapar mısın?" Sorduğu sorulara kafamı sallayarak cevap veriyordum. "Arkadaşını öldürmemi istemiyorsan şartımı kabul edeceksin." Gözlerimi kısmış şartını...