~11~

3.9K 276 17
                                    

Adamla birlikte onun ozel arabasına bindik. Abimleride bir tane minibüse bindirdiler. Başlarında adamlar vardı. Adama dönerek
-Hala adını söylemedin tatlım dedim. Duygusuz bir şekilde ah biraz duygu katmalıyım ama igrenme duygusu bile yok icimde.
-Min Hyuk adım bebeğim istersen evime gidebiliriz adamlarım bozuk mafya çetesini depoya götüreceklerdir.
-Bunu bence işkence çektirdikten sonrada yapabiliriz sonuçta bundan sonra senin yanındayım. Dedim.
-Tam sevdiğim kadın tipi dogru secim yaptığından emin olabilirsin mi cha.
-Seçim yapmadım ki zaten bu gece senin yanına gelip onları ifşa edicektim. Kafama silah dayaman beni biraz bozdu ama dedim kafamı cama cevirip teio atar gibi.
-hadi ama nerden bilebilirdim hem bundan sonra benden başka kimse sana dokunmaya cesaret edemez.
-Peki. Geldik sanırım sabırsızlanıyorum kan akıtmak eğlenceli olacaktır.
-Emin ol cok eglenceli.

Arabadan indi ve yanıma gelip kapıyı açtı bunu beklemezdim acıkcası. Elinden tuttum ve bizden once geldiklerindwn icerde bağlandığını tahmin ettigim abimler vardı. Onları kurtarmam icin bu adamla yalnız kalmam gerekiyodu. Min hyuka dönerek
- Adamlarına söyle gitsinler beni huzursuz ediyolar hem sen burdayken bana hic bir sey olmaz. Dedim depoya dogru ilerlerken.
-Sen nasıl istersen bebeğim. Dedi
O telefonla bir konusma yaptıktan sonra herkes depodan çıkmaya başladı. Bu adam cidden salak. Neyse eglenelim bakalım. Abimleri salmalıyım ama gerekli olan şeylerde var onlarıda almalıyım off. Bu gece abimleri burdan sağ çıkarsam yeterli. Onun dısında bem çokda önemli değilim diye demiycem Kim sun hee kolay bulunmuyor.
El ele tutusarak depoya girdik. Tam karşımda abimler vardı. Hepsinin gözleri ellerimizdeydi be sinirli bakıyorlardı ozellikle de abim ve Jimin. jim'in ne alaka ya. Neyse banane. Kenara dogru ilerledik.
-Ben başlayabilir miyim? Dedim.
-sen nasıl istersen mi cham. Elime iki tane bıçak aldım birisini sakladım adam görmeden. En basta oturan abime ilerledim.
-Yüzüne yazık olucak dedim ve sahte bir kahkaha attım. Çaktırmadan kendi kolumu kestim. Kanımı yuzune akıttım sanki onun suratını kesmisim gibi. Bana kızgın gözlerle baktı diger bıçağı çaktırmadan ona verdim ellerini çözsün diye. Sırayla hepsine farklı yerlerini kesmiş gibi yaptım yüzünde. Adamda hayranlıkla beni izliyordu bunu görebiliyorum ona her baktığımda. Jimine geldim boynunu kesiyomus gibi yapıp bilegimdeki kandam akıttım. Bana kızdığını görebiliyordum. Bu arada hepsinin elleri çözüldü sırayla birbirlerine verdirr bıçağıda.

Min hyuk'un yanına ilerledim ve benden bu kadar gerisini sen hallet dedim.
-Harikaydın tatlım dedi ve elini yanağıma sürdü. Gülümsedim. Abimlere dogru yöneldi deponun ortasına geçti bende kendime daha fazla alan acmak icin deponun köşesine dogru ilerledim. Biraz sonra sorularınızı yanıtlarını alıcaksınız.

-Burda kimler varmış. BTS. Adam gür bir kahkaha attı ve devam etti konuşmasına
Sizi bu şekilde görmek muhteşem. Mi cham icinde ayrı bir intikam alıcam.
-bence gerek yok dediğim gibi ustune koşmaya basladım oda bana döndü ve suratına ucan tekme attım evet bildiginiz bunu yaptım ama sanki biraz denge kaybettim ya adam yere düştükten sonra bende bir ilk yaşayıp dengemi sağlayamayarak yere düştüm sırt üstü. Gürültüyle içeri adamlar girdi.
-siktir off. Ayaga kalkmam gerekiyor. Abimlerde ayaklarını çözüp adamları dövmeye başladılar. Min hyuku zar zor arkaya cekip cebinden telefonunu flash belleğini ve anahtarı aldım. Daha sonra evine bir ziyaret gerçekleştirmem gerekebilir de. Hemen deponun ust katına cıktım ama 3 adam peşimden gelıyor. Abimlere de seslenemem sırtımda aciyor bir de sabah jimin yüzünden düştüğüm yer kanamaya basladı tahminimce. Adamları takmayıp gerekli bilgisayarı almak icin odaya daldım ve bilgisayarı kapıp çıktım. O sırada bir tane adam beni ust kattaki korkuluklar dogru itti sırtım yine çarptı acıyla inledim. Bir tane adama tekme attım kaldı ikisi. Abimlere baktım beş adam kalmış. Jimin boşta beni arıyor gözleriyle ona seslendim ve bilgisayarı fırlattım
-bilgisayarıda alın gidin ben geliyorum dedigim sırada adam beni itti ve deponun üst katından aşağı düştüm hemde kimin üstüne tahmin edin min hyuk'un. Ama yinede Ayağım burkuldu kafamı çarptım ve sırtım daha kötü oldu. Ah bayılıcam artık galiba bu fazla geldi benim vücuduma. Abim hemen yanıma koştu ve kucağına aldı
-Canım acıyooo dedim mızmız bebek gibi. Depodan çıktık ve abimleri getirdikleri minibüse bindik. Beni yatırdılar şoför koltuğuna jin gecti be sürmeye başladı.
-İyi misin sun hee ozur dilerim yardım etmeliydik izin vermemeliydik. Dedi abim
-Sırtım acıyo bileğim burkuldu kolum sızlıyo kafamda acıyo ölüyom galiba ben beni mezarlıkta bir yere gömün gidin siz
-saçmalama be o kadar yerini acıtmayı nasıl başardın? Jungkook demisti bunu
- lan amk dedim
-yavaş dedi suga onu takmadan devam ettim
- adama ucan tekme attım bide dengemi saglayamayıp tere düştüm onun hala nasıl olduğunu bilmiyorum bayadır dovusmuyom diye oldu heralde neyse orda sırt üstü düştüm daha ordayken kalkmıcaktım yatcaktım sizin beni kaldırnanızı beklicektim ama lenslerim yukarda bilgisayar oldugunu söyledi ondan kalkıp yukarı cıktım sonra peşime uc tane adam gelmiş sizde iki adam dovemediniz
-orda dur 37 adam dovduk lan
- üçü peşime dustu ama sırtımda acıyo nasıl doveyim ben birilerini odaya girip bilgisayarı aldım odadan cıktogomda adam beni korkuluklara itti gerizekali orda onu dovseydim boyle olmucaktı. Ay hala ordan düştüğüme inanamıyom. Bi beyaz atlı prens falan bekledim ama kimse beni filmlerde olduğu gibi havada tutmadı.
-İyi misin Sun hee gerçekten dayanabilecek misin? Abim sormuştu bunu.
-Ya deminden beri dalga geçiyom ama ben kafamı vurdum bir bak bakiyim bir sey var mı? Basımda dönüyo zaten ama kıpırdayamıyom sabah düştüğüm yer kanıyor ve sızlıyor.
- Özür dilerim. Jimin demişti sabah onun yüzünden düştüğüm için.
-kafan kanıyor. Jungkook telaşla söylemişti bunu
-abi dedim ona dönerek korkulu gözlerle özür dilerim seni kırdığım icin ölmeden önce en azından bunları söyleyim.
-ya ne ölmesi kızım hoseok direksiyona gec sun heeye bakıcam eve kadar idare edemeyebilir. Araba durdu hoseok ine geçti benim yattığım yeri tamamen bosallttılar.
-burdayken dikis atamam uyusturulması gerekiyor.
-siktir et uyusturmayı canım acısa kac yazar ölmekten iyidir. Dedim
- bi agzını topla kızım dedi abim
-Bunu sonra düşünürüz git gerekli malzemeleri bul sen.
Arka tarafa gidip bir kaç dey bulup geldi.
Jinde benim otuemama yardımcı olurken
- Yaaaa sırtım acıyorrr. Dedim
- biraz sonra kafana dikis atcam onun acısına nasıl dayancan? Dedi jin.
-oraya odaklanıp vazgeciririm ben acısını hem ben Kim Sun Heeyim şuncacık acıdan nolcak. Yalnız basım dönüyo ya.

Gözlerimi yumdum geçmesini bekledim ama geçmedi sonra birden tamamen bilincimi kaybedip düşerken beni tutan kollar hissettim sonrası yok.

1000 Kelime en uzun bolum bu sanırsam aslında umrumda degil okuyup oylamanız yorum yapmanız ama birazcık bu bölüme düşüncelerinizi yazar mısınız? Beğenmissinizdir umarım
Yorum yaparsanız sevirinirim

Kalbimin Şifresi ~Park Jimin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin