Kalbimin Şifresi ~Park Jimin

~40~

-Sence bu durumda hatırlıyor gibi mi gözüküyorum dedim ona gözlerimi kısarak bakmaya basladım.
-Bakma şöyle öldürcekmis gibi dedi.
-Belki katilimdir onu da hatırlamıyorum dedim.
-Bende cumhurbaskanıyım biliyor musun? Dedi ciddiyetle.
-Gercekten mi? Yüzüne dikkatle bakarken.
Kahkaha atmasıyla yüzümü burusturdum.
-Cidden inandın mı? Her neyse seni evine ben bırakırım dedi.
-Gerek yok araba kullanmayı senden iyi biliyorum dedim.
-Bu haldeki basarından şüpheliyim tatlım dedi
-Tatlıyım değil mi?~ dedim.
-Aslında sana bir sey söyleyim mi? Dedi.
-Olur dedim.

Kulağıma yaklaşıp
-Şuan oldukça seksisin dedi.
-Tabiki sonuçta benim yani haytında kac tane benim gibi insan gördün? Dedim.
-Açıkçası şuana kadar hic görmedim dedi.
-Zaten bu karakter de bulamazsın dedim kendimi bastan aşağı gösterip.
-Anlatmaya ne dersin? Dedi.
-Hayır derim.
-İyi o zaman haydi eve dedi.
-Tamam hadi görüşürüz diyip kalktım.

Kafamı saga sola yatırıp kutlettikten sonra savsak adımlarla yanından cıktım.

Taburelerin oraya geldiğimde dönen başımla beraber bar taburelerine tutundum. Koluma birinin girmesiyle kafamı oraya çevirdim.

-Bence bu şekilde sen burdan bile cıkamazsın dedi barmen çocuk.

Kahkaha attım
-Öyle mi diyorsun? Dedim.
-Ciddi ciddi beyin fonksiyonlarını kaybettin dedi.

Belimden tutup bana yardımcı oldu. Dısarı çıktığımızda temiz havayı icime cektim.

-Araban nerde? Dedi.
Elimi dudağıma götürüp düşünüyormus gibi yaptım.
-Hımm sanırsam surda diyip arabamın yerini gösterdim.
-Oha o araba senin mi? Dedi.
-Eveeeet. Dedim. Arabanın yanına geldik beni arabaya yasladı.
-Anahtarı ver bakalım seni evine bırakıyım dedi.
-Tamaaam diyip cebimden anahtarı çıkarıp verdim.

Arabayı açıp on koltuğa oturttu. Kedide sürücü koltuğuna oturup arabayı calıstırdı.

-Hızlı sürseneee dedim.
-önce sen evini tarif et dedi.
-Hımm önce ana yola cık sonra iklye ayrılan yerde sagdan git sonrası orman zaten. Ormanın icinde bir yerde dedim.
-Peki o zaman bastım gaza diyip hızlandı.

Gülümseyerek camı actım. Kafamı dışarı cıkıp sacma salak bağırmaya başladım.

-Geceler geceler kafamın peşindeyken yaşarım neyim neysem
Ezhelin şarkılarını hatırladığım kadarıyla nakaratlarını aklıma gelen cümleleri söyleyip kahkaha atıp durdum.

-Hangi dil konuşuyorsun sen öyle dedi.
-Türkçeee dedim ve gülmeye dev ettim.

-Ormana girdik simdi nereye? Dedi.
-Düz devam et sonra sola dön sonra dümdüz gittikten sonra ordadır heralde dedim.
-Heralde mi? Dedi şaşkınlıkla.
-Evet yolu sallıyorum basından beri dedim.
_Umarım dogru sallamıssındır diyip sürmeye devam etti.

-Abim damat oluyor sırada bana geliyor...
-İsyaaaaaaaaan...
-Sen beni boşuna hiç kalbinin oralara koymaaaaaa...

-Şarkıdan şarkıya atlayıp durma ya kafam karışıyor dedi.
-Bem böyle seviyorum diyip yine sacmalamama devam ettim.

-Kağıt kesiginden daha cok cok acıtıııır hemen gecmez öyle vicdanın iziii
-Sen olsan barii sen olsan barii...

Yıne kahkaha atmaya basladım.

-Yol niye bu kadar uzun ya bir şehirde yaşasan ölürsün sanki dedi.

-Olmaaaz burası güzel ben burayı seviyorum dedim.
-Peki bu ev mi? Dedi.
-Burda baska ev yok ki dedim.
-İyi geldik o zaman dedi.

-Caddelerde rüzgar aklımda aşk var gece yarısında ... Vazgectim bu sarkıyı sevmedim. Diyip baska sarkı düşünmeye basladım.

Arabadan indi. Etrafından dolaşıp benim kapıma gelip kapıyı açtı. Belimden destek olup kaldırdı.

Kapıyı kapatıp kitledi anahtarı bana verdi bende elinden alıp ona kötü kötü bakmaya basladım.

-Sen benim arabamı mı sürdün dedim.
-Bir saattir sürüyorum ya, sende şarkı söylüyorsun zaten saat dört gir artık evine yeter be dedi.

-Hee tamam dedim.
-Evin şifresini gir dedi.
-Hatırlamıyorum ki? Dedim.

Sabır cekip kapıyı tıkladı. Kapı anında açılırken abimi arkasında jimini gördüm.

-Abiii diyip ona doğru atıldım tabiki düşüyordum ama beni tuttu.
-Bu çocuk kim dedi jimin.
-Bu mu bilmem barmen çocuk iste dedim kafamı kaşıyarak.
-İcki kokuyorsun git şurdan sun hee dedi abim.
-Adın sun hee miydi dedi barmen çocuk.
-Sanane be benim adım degil mi? Seni ilgilendirir mi? Benim adım vermiyorum iste öğrenme sende diye ağlamaya başladım.
-Getirdiğiniz icin tesekkur ederiz iyi geceler diyip kapattı abim kapıyı.

-Bu hal ne ya dedi abim.
-Ben sevgilimi istiyorum dedim çocukça.
-Aradığınız sevgilinize suan ulasılamıyor dedi jimin
-Abii jimin telefonumu açmıyor diyip yine ağlamaya başladım.

Salona götürüp koltuğa oturttular.

-Ya tamam tamam aglama burdayım dedi jimin yanıma otururken.
-Hayır sana küstüm telefonumu açmadın gider misin lütfen dedim.

Herkes kahkaha atmaya basladı.
Bende ağlıyordum.

-Sun hee hep yalnız içiyorsun dedi jungkook.
-Senlede icerim kookie~ dedim
-Kookie? Dedi jimin sorgular bir bicimde
-Ben sana küsüm chim chim git başımdan diyip kollarımı önümde birleştirip kafamı obur tarafa çevirdim.

Yine gülmeye başladılar. Ne cok gülmüslerdi ya.
-Sun hee tamam yeter ayıl artık dedi abim

Jin kahveye getirince gülümseyerek
-Teşekkür ederim Jin oppa~ dedim ve ictim.
-Uykum var benin uyucam hadi gidin burdan dedlm.
-Burda mı uyucaksın dedi hoseok.
-Odam cooook uzak dedim.
-Ben seni taşırım haydi odalarınıza madem sun hee de geldiğine gore dedi jimin.
-Kucak dedim ayaga kalkan jimine kollarımı ona dogru götürdüm atnı bir bebek gibi.
-Cidden aynı bebek gibisin sun hee dedi namjoon kusarmıs gibi yapıp odasına giderken.

Jimindd gülerek beni kucağına aldı. Bende bacaklarımı beline kollarımıda boynuna doladım. Kafamı omzuna yaslayıp gözlerimi kapadım.

Yumuşak bir yatağa bırakıldıktan sonra ayakkabılarımda çıkarıldı. Yanıma okyanus kokulumda yatınca ona doğru döndüm. Kollarını bana sardı.

Bende gülümseyerek kafamı göğsüne yasladıgım gibi zaten uyku modunda olan bedenim tamamen kendini derin bir uykuya bıraktı.