19 » 'final'

4.7K 431 313
                                    

Uzun bir bekleyişten sonra final bölümüne geldik. Umarım finali seversiniz. Keyifli okumalar dilerim~

Ve tabi ki bol bol yorum ve oy bekliyorum. Yorumlarınız benim için çok değerli!~

Rosé çığlık atarak yüz üstü yere düştü. Bedenini kaplayan bu acı, batan camların binlerce kat fazlasıydı. Her nefes alışında kalbi daha çok sıkışmaya başladı. Gözleri kapanırken gördüğü tek şey boşluğun içinden okulun bahçesine inen bedendi. Rosé sağ elini kaldırıp ona ulaşmaya çalıştı ama titreyen parmakları daha fazla dayanamadı. Toprağa düşen eli ile birlikte gözleri de kapandı.

Okul bahçesinin ortasında duran ince beden elini kaldırarak yarım daire çizdi ve etrafındaki herkes uzaklaştı. Saçtığı ışık Yarı Tanrı'ların olduğu kadar büyücülerin de gözlerini kamaştırıyordu. Baharın Tanrıçası, Yer Altının Kraliçesi ve Rosé'nin annesi Persephone, Tanrılar Okulu'na gelmişti.

"Tanrıça Persephone gerçekten burada mı, yoksa ben hayal mi görüyorum?" Lisa kendi kendine konuştuğunda Taehyung onu onayladı. "O kesinlikle Tanrıça."

"Hayatımda gördüğüm en zarif ve güzel kadın." Jungkook şaşkınlıkla ona bakarken Seokjin öksürdü.

"Tabi annenden sonra."

Seokjin memnuniyetle önüne döndüğünde Tanrıça'nın bağırışı hepsini korkuttu. "Bu ne rezalet!" diyordu Tanrıça Persephone. Kızının yerde yatan bedenine acıyla baktı. "Dionysos!" diye bağırdı hiddetle. "Tanrılar Okulu'na güvenip gönderdiğim kızımı bu hale mi getirdiniz?!" Tanrıça'nın öfkeyle parlayan bedeni dört büyücünün üzerine doğru ilerlerken Lisa, Jisoo ve Jennie, Rosé'nin yanına koştu.

Rosé'nin ağzından ve burnundan kanlar geliyordu. Hareketsizce yerde yatarken Jisoo korkuyla onu sarstı. Rosé'nin kısık sesli inlemelerini duyan Tanrıça Persephone keskin kulaklarını ondan ayırmaya çalıştı. Kızını düşündükçe odaklanamıyor, yıllarca yer altında yaşattığı dört büyücü kıza gereken cezayı veremiyordu. Kraliçe'yi karşılarında gören büyücüler buna rağmen pes etmedi ve onunla savaşmaya devam etti.

Bir tarafta Namjoon, Taehyung ve Jungkook; diğer tarafta Jaehyun, Taeyong, Johnny ve Tanrıça'nın tam arkasında Olivia Hye, Somi, Joy ve Wendy vardı. Büyücüleri bir çember içinde sıkıştırmışlardı. Geri kalan öğrenciler Dionysos'un yanında duruyordu.

Hoseok, Rosé'nin bedenini kucakladığında onun bir kuş kadar hafif olduğunu gördü. "Yolu koruyun!" diye bağırdı. Jimin, Yoongi ve Seokjin büyücülerin önüne geçip çembere katıldılar. Böylece Hoseok ve kızlar Rosé'nin bedenini Öğrenci Köyü'ne kadar götürebildi.

Hoseok, Rosé'yi yatağa bıraktı. Dakikalar sonra Tanrıça Persephone odanın içinde göründü. Büyücülerle olan savaşı sona ermişti. Onları tekrar yer altına yolladığı anda kızının odasına gitti. "Roseanne!" dedi üzgün sesiyle. Yatağının yanına oturup Rosé'nin saçlarını okşadı. Namjoon odanın kapısını açarken arkasından gelen seslerle irkildi ve üstüne uçan periler yüzünden yere eğildi.

Persephone'nin küçük perileri Rosé'nin etrafını sardı. Beyaz elbiseli periler sihirli bir toz bulutu saçarak Rosé'nin bedeni etrafında dönüyordu. İçlerinden bir tanesi küçük elini Persephone'nin yanağına koydu ve gözünden düşen yaşı sildi. Persephone dolu gözleriyle ona minnetle bakarken periler Rosé'yi iyileştirmek için uğraşmaya başladı.

gods school Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin