acılı erişte ve tavuk"

1.7K 240 44
                                    

Soğuktan çeneleri takırdayarak eve giren gençleri gören Bayan Chung hemen kapıyı ardına kadar açıp onları içeri aldı. Jimin ve Yoongi montlarını çıkardıktan sonra Jimin montları askılığa asıp çekinen Yoongi'yi sırtından ittirerek birlikte salona yürüdüler.

"Büyükanne, bu arkadaşım Yoongi. Yoongi, bu da tontiş büyükannem." Tanıtma sırasında yaşlı kadının yanaklarını sıkmasıyla hem Yoongi hem de büyükanne kıkırdadılar.

"Sürekli adı geçen Yoongi'yi görmek büyük bir şeref benim için." Kadın derisi saten bir kumaş gibi kırışan yüzüne samimi bir gülücük yerleştirip koyu saçlı çocuğu sıkı bir sarılmanın içine çekti. Yoongi bu kadar sıcak karşılanmanın mutluluğuyla yaşlı kadının boyuna yetişmek için hafifçe eğilip sarıldı.

"O şeref bana ait efendim. Gelmeden önce Jimin'den kendimi çok sevdirmemem için bir sürü azar yedim ama-" Jimin aniden Yoongi'yi kazağından geri çekerek ikiliyi ayırdı ve çocuğun sözünü kesti.

"Hadi içeri geçelim Yoongi," diye kibarca (!) emrettiğinde Bayan Chung kıkırdayıp mutfağa yöneldi.

Jimin kafasını cama uzatıp kararmış olan gökyüzüne baktıktan sonra "Annem daha gelmedi mi büyükanne?" diye seslendiğinde kadın "Kardan dolayı yollar biraz kötü Jimin-ah, birazdan gelir." diye cevaplamıştı torununu.

Jimin içinde hep yeşermeye yüz gösteren endişe tohumunun üstüne biraz daha toprak atarak şimdilik misafirine odaklanmaya karar verdi. Yoongi meraklı bakışlarıyla evi incelerken Jimin çocuğun elinden tutup "Kasma kendini. Evindeymiş gibi davran," diyerek koltuğa çekti. Sonra kendisi mutfağa giderek büyükannesine masaya götürülecek herhangi bir şey varsa diye yardıma yöneldi.

Yoongi etrafta göz gezdirirken koltuğun yanındaki rafta gördüğü fotoğrafa daha yakından bakmak için koltukta dizleri üstünde dikilerek çerçevelenmiş fotoğrafa baktı.

Muhtemelen Jimin 10 yaşlarında falandı. Gece mavisi kostümüyle bir bacağı havada, dik açı oluşturmuş bir şekilde tek bacağıyla buzda kayıyordu. Çocuğun saçları o zaman kahve tonundaydı. Bir diğer çerçevede ise Jimin, büyükannesi ve annesi olduğunu tahmin ettiği kadın vardı. Jimin o Yoongi'nin en sevdiği, gözleri çizgi gibi olana dek kapanan sırıtışlarından biriyle iki sevdiği kadının eli omuzlarında destek verircesine dururken boynuna astığı madalyasını göstererek kameraya bakıyordu. Yoongi gördükleriyle sırıtmasına engel olamadı.

Jimin masaya getir götür işlerini yaparken koltukta tırmanıp raflara bakan Yoongi'yi gördüğünde mutlu olmuş, sessizce işine devam etmişti onu rahatsız etmeden.

Sonunda annesi gelip, dumanları tüten acılı erişte ve tavuk da masada yerini alırken hepsi masaya oturmuştu. Kare, küçük bir masaydı bu. Bu küçük aileye uyacak biçimdeydi. Herkes önündeki yemeklerden atıştırırken Jimin hararetli bir şekilde Yoongi ile yaşadığı komik şeyleri anlatırken yemeğini unutuyor, Yoongi bunu fark edip kendi utanç seansı bittiğinde onu dirseğiyle dürtüyor, Jimin'in annesi Areum ise yıllar sonra ilk kez oğlunu böyle enerjik ve konuşkan görmenin mutluluğuyla birbirleriyle uğraşan iki çocuğu izliyordu. 



𝐜𝐚𝐧'𝐭 𝐧𝐨𝐛𝐨𝐝𝐲 𝐥𝐨𝐯𝐞 𝐲𝐨𝐮, 𝐲𝐦Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin