Açıklama Vakti

607 30 12
                                    

Sahte bir öksürük sesi duyduk ve Bayan Gerd ile Bay Erik kapıdan bize bakıyordu.
Bu kapıda ne var böyle ya her gelen bizi basıyor.
Salonda üçümüz yan yana oturuyor, Bayan Gerd ile Bay Erik karşımızda oturuyordu. Biz utançla başımızı eğmişken Bay Erik güler bir ses tonuyla
"Sonunda açıldınız ya ne uzun sürdü. Hayırlı olsun"
Bayan Gerd "Ayy küçük oğlum sevgili yaptı çok heyecanlı"
Martinus "Kızmadınız mı?"
Bay Erik "Hayır. Sonuçta hayatın gerçekleri bir gün sevgilin olacaktı"
Rahat bir nefes aldım ama gerildiğim için başım döndü. Koltuktan düşmemek için Martinus'a tutundum.
Martinus "Noldu? İyi misin?"
Bayılamazdım bu sefer anlardı. Kolumdaki o hastane zımbırtısına dokundum. Üstünde düğme yoktu lanet olsun.
"İyiyim. Mutfağa gidip su alıcam"
"Ben getiririm"
Su getirdi. İçince hafifçe kendime geldim.
"Ben artık gideyim"
"Eve kadar eşlik edeyim"
Kapının önüne geldiğimizde hemen karşımızdaki merdivende Emma belirdi. Koşarak yanımıza geldi. Martinus, Emma'yı tuttu
"Emma yeter artık!"
Emma onu duymazlıktan geldi ve Martinus'u itip arkasına geçti. Aramızda 2 cm bir mesafe vardı. Emma bana bir adım daha yaklaşarak belime sarıldı.
Şaşkınlıkla ona baktım sonra diz üstü çöküp ben de ona sarıldım.
Emma "O kadar mutluyum ki anlatamam"
"Neden?"
"Ağabeyim seninle sevgili artık daha sık görüşücez"
"Onları kıskandığını sanıyordum"
"Sen Dünyadaki en iyi kızsın seni çok sevdim"
"Ah, Emma"
Martinus sevgiyle ikimize bakıyordu.
"Emma, Y/N şimdi evine gidecek sonra sevgi gösterisi yaparsın"
Emma "Evde yalnız mı kalacak"
"Asistanı gittiğine göre evet"
"Onunla kal"
"Neden ki?"
"Ne odunsun sevgilin o senin git sahip çık"
Herkes bu söz üzerine gülüşmüştü.
Marcus "Sizin yiyişmeniz yarıda kaldı gidin orada devam edin"
Herkes yine güldü. Marcus bir yandan bizi kapının dışına doğru itiyordu.
Zaten çok yakın olan eve hemen vardık. Eve gelince Martinus gitmeye yeltendi onu kolundan tutup kendime çevirdim ardından yakasından tutup eve çektim.
"Canım abartmadın mı? Daha 10 dk oldu"
"Martinus biz sevgili değilken aynı yatakta yattık"
"Sert halimi görmedin"
"Görmek istiyorum"
Martinus yavaşça üstüme yürüdü. Sadece bir adım geri tamamla koltuğun üstüne düştüm. Martinus ben kalkmadan üstüme çıkmıştı. Öne eğilip fısıltıyla "Seni çok seviyorum" dedi. Dudaklarımı öpmeye başladı karşılık vermiyordum ne tepki vereceğini merak ediyorum. Bir anda dudağımı ısırdı ufakça inledim sonra dayanamayarak karşılık verdim. Martinus'un dudaklarının yukarı doğru kıvrıldığını hissettim. Gülümsüyordu. Nefessiz kalmamızla dudaklarımız ayrıldı. Soluklandıktan sonra Martinus'a sarıldım ve başımı boynuna gömdüm.

Şart4: Martinus ebedi aşkın olacak.

Martinus "2 saat sonra Oslo'da konserimiz var işin yoksa gel"
"Seni onca kızla yalnız bırakamam"
"Onlar hayranlarımız onları kıskanma"
"Onlar beni biraz kıskanabilir"
Biraz düşündükten sonra
"Oslo ve burasının arası 2 saatten fazla nasıl yetişeceksiniz"
"Özel jet kiraladık"
"Zenginlik işte"
Sadece güldü.
"Hadi üstüne daha az dikkat çekici şeyler giy de gidelim"
Kalktım dolabıma yöneldim. Kısa kollu bol bir T-shirt ve dar bir kot giydim.
Kapının önünde konuşurken kapı çaldı. Gelen Marcus'tu
"Hadi Tinus davet edemedin mi hala?"
Demek bu da planlanmış.

Kiraladıkları özel jete bindik. Oslo, Norveç'in içinde olduğu için Bay Erik gelmemişti. Menejerleri gelip yanlarına oturdu.
"Merhaba Y/N Hanım"
Yeter ya yeter ben liseli bir kızım gelmiş 30 yaşındaki kadınlar hanım diyor.
"Sadece Y/N diyebilirsiniz"
"Çocuklar birkaç gündür sizi dillerinden düşürmüyor"
Martinus kolunu omzuma atarak cevap verdi. "Umarım buna alışırsın çünkü artık o benim yanımdan ayrılmayacak"
Menejerleri "Efendim? Anlamadım?"
Marcus "Y/N benim yengem oldu onu söylüyor"
Menejerleri ilk baş şaşkınca baktı ardından "Siz şimdi Martinus'la sevgili misiniz?"
Martinus evet anlamında başını salladı.
"Y/N'ciğim kolay gelsin o çok zor bir erkektir. Ayrıca çok kıskançtır kızlardan bile kıskanır. Seni üzerse sakın alttan alma tepkini koy..."
Martinus "Hey ben burdayım unutmayın"
"Kusura bakma. Peki ne zaman açıklayacaksınız"
Martinus "Bence bugü-"
İşaret parmağımı Martinus'un dudağına bastırdım.
"Dur dur dur. İlk günden linç yemek istemiyorum"
"Ne?"
"Sen fangirl nedir bilir misin? Gebertirler beni. Parçalarımı yerden toplarsın"
"Abartmıyor musun?"
Marcus "Saygıyla karşılarlar eminim"
Martinus "Gerçek bir MMer asla bizi yalnız bırakmaz"
"Sen öyle diyorsan"

Bir buçuk saat sonra Oslo'ya vardık. Yarım saat hazırlıklar sürdü ve boyfriendim ile bestfriendim sahneye çıktı. Sahne arkasından onları izliyordum. Birkaç şarkı sonra menejer yanıma geldi.
"Sıra First Kiss şarkısında. Bir kızı sahneye alabilirler senden olgun kişiliğini göstermeni istiyorum"
"Merak etmeyin"
Marcus sahnede "Şimdi birinizi sahneye alalım mı?"
Kalabalıktan kocaman bir "HAYIR" sesi geldi.
Marcus "İstemiyor musunuz? Pekala biz sizin yanınıza geliriz"
Şarkı başlamıştı ikiside tek tek hayranlarının elini tutuyor bazen havadan sarılıyordu. Evet çok kıskandım ama bu onun işi ben de erkeklerle aynı sahneyi paylaşıyorum sonuçta.
Menejerleri "İyi misin tatlım?"
"Evet sorun yok"
Şarkının daha birinci dakikası dolmadan Martinus sahneye çıktı. Sahne arkasına doğru yürüdü. Sahneyle aranda bir adım vardı zaten.
Elini uzattı "Tam zamanı şimdi"
Elini tuttum ve sahneye çıktık. Şarkı boyunca elimi tuttu sarıldı ve yakın temaslarda bulundu. Şarkı biterken Marcus da sahneye çıktı.
Marcus "Kardeşim size bir şey açıklamak istiyor onu dinleyin lütfen"
Martinus elimi tutuyordu "Aranızda yeni yıldızımız Y/N'i tanımayan yoktur. Biz birebir tanışalı çok olmadı zaten ama ben onu tanıdığım ilk günden bu yana kendim gibi değilim. Onun da bana aynı duyguları beslediğini öğrendim. Şimdi size açıklamalıyım"
Elimi bıraktı ve kolunu omzuma atarak beni kendine çekti.
"Size yeni sevgilimi taktim ederim"
Beklediğimin aksine herkes alkışlıyordu. Bazı hayranlar elleriyle kalp yapıyordu. Bazıları ise tezahürat yapıyordu "Y/Ntinus (ship isminiz)"
Marcus "Bu yılın yeni çiftine çokça destek olun"
Alkışlar kesilmiyordu. Martinus eşliğinde sahne arkasına geri döndüm. 1 saat sonra konser bitmişti. Kimseyle tek kelime etmeden geldiğimiz jete bindim. Martinus yanıma oturdu ve belime sarıldı.
"Sana söylemiştim güzelim"
"Sana güveniyorum"
"Seni seviyorum"
"Ben de"
Başımı Martinus'un omzuna yasladım ve uykuya daldım...

Yavaş yavrum bu ne hız direk nikahı kıysaydınız. Cık cık cık ayıp ya. Neyse sizi seviyorum muck💋

Bayan Gunnarsen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin