Old Friens

459 27 20
                                    

Marcus yanıma geldi ve bana sarıldı. Boynuna sarıldım artık sesli bir şekilde ağlıyordum.
"Martinus bazen abartabiliyor. Eminim yakında unutacaktır"
Biraz sonra sakinleştim. Marcus bana bir bardak su verdi.
"Daha iyi misin?"
"Evet"
Aklıma yine o söyleyeceği kız geldi.
"Marcus sen bana birinden bahsediyordun devam etsene"
"Haa o konu. Dediğim gibi tanımazsın büyük ihtimalle"
"Olsun söyle"
Kafasını kaşıyarak "Kitty. Çıkış yapalı çok olmadı"
"KITTY Mİ?"
"Bağırma duyacaklar. Neden bu kadar şaşırdın?"
"Senin o tanımazsın dediğin kişi var ya. O kız benim çocukluk arkadaşım"
"Ne?"
Kitty yani F/N (friends name) çocukluk arkadaşım. Hayatım boyunca onunla arkadaş oldum. Yolumuzu hiç ayırmazdık. Bu zamana kadar. İkimiz de aynı şirkete başvurduk beraber çıkış yapmak istiyorduk ama ailesi onu yurtdışına göndermeyi reddetti. O ise vazgeçmeyerek başka bir şirkette çıkış yaptı. Sahne adı olarak Kitty'yi kullanıyordu.
"İnanamıyorum Marcus. Telefon numarasını vereyim. Hayır en iyisi fotoğraflarını atayım. Hayır hayır onu buraya çağıralım evet çağıralım tanışırsınız"
"Sakin ol. Öncelikle onun arkasında milyonlar var bana bakacağını sanmam"
"Uykusuzluk kafa mı yaptı oğlum sana. Senin arkanda ondan daha fazlası var ama sen bakıyorsun o niye bakmasın"
"Ya ben biraz utangacımdır konuşamam"
"Ya sanki evlilik teklif edecek bir tanışın bir konuşun"
"İyi tamam"
"Hah şöyle. Şimdi arıyorum onu"

Türkçe olarak
"Alo"
"Naber canımın içi"
"İyi senden naber hayırsız"
"Aaa ayıp oluyor"
"Bir haftadır aramıyorsun nerelerdesin"
"Sorma ya eniştenle takılıyorum"
"Eniştem? Çabuk anlat"
"Martinus Gunnarsen is my boyfriend"
"Marcus ve Martinus kardeşlerden mi?"
"Evet sen nerden biliyorsun"
"Kız ben MMer oldum sen bilmiyorsun"
"Lan niye söylemedin ne zamandır?"
"Bir yıl oldu"
"Sana ne dicem. Ben bunların karşısına taşındım"
"Ne diyorsun"
"Dur bitmedi bana gel de seni tanıştırayım"
"Ciddi misin?"
"Hiç olmadığım kadar"
"Aaah Marcus da olacak mı?"
"Elbette hatta şuan yanımda bizi dinliyor"
"Onunla konuşmalıyım"
"Veriyorum"

Norveççe
"Seninle konuşmak istiyor"
"Peki"
"Alo Marcus"
"Efendim Kitty"
"Aaaa adımı biliyorsun"
"Tabi ki ben senin hayranınım"
"Ben de MMer'ım"
"Çok memnun oldum buraya gelecek misin?"
"Yarın ilk uçakla geliyorum"
"Seni tanımak istiyorum"
"Ben de seni öpmek pardon tanımak istiyorum"
"Görüşürüz"
"Seni seviyorum yani görüşürüz"

"Benim adım Y/N ise o da seni seviyor"
"Öyle mi diyorsun?"
"Sen bana bırak aranızı yapıcam"
"Ben de sizin kavganıza bil el atayım"
"Sen adamsın ya"
"Sağ ol canım sen benim odamda yat ben Martinus'un odasında yatarım"
"Tamamdır"

Marcus'un ağzından

Martinus içeride kendi kendine konuşuyordu. İçeri daldım.
"Misafirin var"
"Sen Y/N ile sarılıp uyursun demiştim"
"Abartma istersen. O benim bestfriendim ve yengem"
"Odada iyi-"
"Ya bi sus iki dakika sus bir de biz konuşalım bir açıklama yapalım yanlış anladın belki bi sus"
"Peki özür dilerim"
"Önemli değil. Y/N ile odada konuşuyorduk kıyafet makyaj falan o olayları açıkladım. Sonra beni ufak bir sorguya çekti konuşurken bana acıdığı için elimi tutuyordu. Sen kapıyı çarpıp çıktıktan sonra nasıl ağladı biliyor musun?"
"Gerçekten ağladı mı?"
"Evet. O senin sevgilin seni önemsiyor. Sen de bazen kıskançlığını kenera koymalısın"
"Ah ben bir öküzüm. Onun bir göz yaşı için dünyaları yakardım ama onu ağlattım"
"Deme öyle sen öküz değilsin danasın dana"
Eline yastığı alıp bana fırlattı. Yastığı tuttum ve gülüşmeye başladık.
"Ha bu arada bu gece burdayım kendi odamı Y/N'e verdim"
"O zaman kaynatalım. Anlat her şeyi"
"Pekala başlıyorum..."

Y/N ağzından

Derin uykuya dalmıştım. Sonra kapı gıcırtısı beni uyandırdı.
"Emma?"
"Marcus'u arıyordum"
"Bir şey mi oldu?"
"Şeyy kabus gördüm"
"Ah canım nasıl bir kabus?"
"Korkunçtu anlatmak istemiyorum"
"Seninle yatmamı ister misin?"
Başını evet anlamında salladı. Elinden tutup odasına gittim. Yatağı çift kişilik boyutundaydı. Düzenli bir şekilde oyuncaklarını dizmiş. Yatağa yattık. Emma bana sarıldı.
"Bana şarkı söyler misin?"
"Tabi canım"
"Heartbeat söyle kalp atışlarını dinleyeceğim"
Heartbeat söylemeye başladım şarkının sonunda Emma uyumuştu. Ben de ona sarılıp uyumaya başladım.

Martinus'un ağzından

"Yani her şey bu"
"Evet bu"
"Neyse bizimde bir yengemiz olacak desene"
"Öyle biraz"
"Bu arada annemler gelmek üzeredir onları bekleyelim"
Kapı çaldı. Gelenlerin annem ve babam olduğunu düşünerek kapıyı açmaya gittik. Kapıda bir polis memuru ve arkasında birçok polis ile polis arabası.
"Marcus ve Martinus Gunnarsen siz misiniz?"
"Evet"
"Bizimle gelin"

Dırım dırım. Neyse yine arkadaşınıza sevgili buldum. Bu arada @IremTansel002 nerden bildin.kızım ya...

Bayan Gunnarsen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin