Bir Karadeniz Sevdası

34. bölüm

Mustafa evden gittikten sonra asiye odasına çıkıp biraz uzandı nerden gelmişti bu başlarına böyle ne hale gelmişlerdi asiye bu düşümcelerle boğuşurken gözlerinde tuttuğu yaşları serbest bıraktı ve kendini uykunun kucağına bıraktı
     Asiye uyanmıştı ama kendiliğinden değil evdeki seslere uyanmıştı aşağıda büyük bir gürültü vardı hemen yatağın ucunda bulunan hırkasını alıp merdivenlerden aşağı indi gördükleri karşısında ne yapacağını şaşırdı saniye yere yığılmış hüngür hüngür bir kenarda ağlıyor nefes ve yangazlar şoka girmişti tahirin de onlardan eksik kalır yanı yoktu kapıda polisler vardı ve tahir onları evden uğurladı sonra oda kapının arkasına çöktü ve ensesini ovmaya başladı nolmuştu bunlara
   Asiyeden
    Nolmuştu bunlara böyle yoksa mustafaya bir şey mi? Olmuştu hemen tahirin yanına gittim ve yanına çökerek endişeli bir şekilde tahirin omzundan tutup
  -tahir yengem nolur kötü bişu dema bana nolursun
     Tahir bana bakıp cevap vermeden duruyordu  kesin mustafaya bir şey olmuştu o korkuyla tahiri öyle bir sarstım ki
  - tahir dedum cevap versene yoksa abin...
      Tahir hala bana bakıyordu yutkundu ve gözünden yaşlar akmaya başladı artık anlamıştım mustafaya bişi olmuştu ve gözlerimden yaşlar akmaya başladı inanmak istemiyordum
  Tahir: yenge , yengem sakin ol gözünü seveyim abim
  Asiye:tahir öldü dema ölmüş olamaz benum mustafam ölmez ölemez benu pirakmaz kizunu pirakmaz
  Tahir ağlayarak bana sarılıp kulağıma
  Tahir:abimi kaybettik
       Tahirin sözleri kulağımda yankılanıyordu
  Asiye: hayır hayır mustafam ölmedi mustafam ölmedi yaşıyo o ölemez beni bırakamaz 
   Yazardan
  Asiye böyle bağrınarak uykudan uyandı balımla nefes asiyenin sesini duyup odaya daldı balım asiyenin bağrışından korkmuştu asiye elini göğsüne koyup nefes alış verişini düzeltmeye çalıştı çok korkmuştu balım hemen asiyeye sarıldı
   Asiye: Allahım çok şükür sana rüyaymuş
    Nefes asiyenin baş ucunda bulununan sürahiden bardağa su koyup asiyeye verdi
  Nefes: asiye abla iyimisin? Noldu? 
  Asiye: bişu yok ablam rüya görmüşum çok gerçekçiydu
    Balım asiyeye sımsıkı sarılmaya devam ediyordu asiye balım ona sarılınca kendini daha güçlü hissetmişti balımı kucapına otutturup sırtını da başlığa dayadı balımın saçşarını okşayıp öptü balım annesinin koynuna başını koyup gözlerini kapadı asiyede arkasından gözlerini kapadı kızı yanındayken kendini daha güvenli hissediyordu hem de daha güçlü bu duyguyu çok seviyordu nefes asiyeyle balımın üstünü örtüp odadan çıktı aşağı indi
  Saniye: asiye nerda nedem bağurdu delu delu buda aklumu oynattı iyice ha
  Nefes: saniye hanım asiye ablayla balım yukarda odalarında uyuyo asiye abla kabus görmiş ona bağırmış yazık korkmuş ya
  Saniye:ne yazuk ne yazuk onin yuzünden benum oğlum attu kendunu başka memleketlere
  Tahir: eh ana yani sana da sus bi da sus
  Saniye: tamam be  sustum anca ...
Tahir:ANA!
         Saniye ses çıkaramadı ve nefesle birlikte akşam yemeği hazırlamaya başladılar
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
  Balımla asiye hala uyuyorlardı asiyenin kolu uyuşmuştu acıyla kalktı balım kollarındaydı ne kadar da masum uyuyordu yanağına öpücük kondurup saate baktı saat akşam yediye geliyordu yemek saati yaklaşıyordu saniye yine riv riv edicekti asiye aşağı inmenin iyi bir fikir olacağını düşünerek balımı uyandırmaya yeltendi balımın burnunu ısırdı balım birden sıçrayıp
   Balım: ya anne napıyosun ödüm patladı uyuyorum
   Asiye: uyuyomuşmuş sen gel bakayum buraya
    Deyip balımı gıdıklamaya başladı yanaklarını öpüp ısırıyordu balımın çok hoşuma gitmişti gülüşüyordu kahkahaları aşağıdan duyuluyordu yangazlar fırsattan istifada yanlarına çıktı
   Murat: yenge keşke bize de şu ilglinun dörtte birunu göstersen yeter
  Asiye: balum hanum eşşek kadar biruleru sizu kıskanmiş
  Fatih : eşşek kadar ayup oliy yenge
  Asiye: tamam tamam
      Diyip muratla fatihin boynuna sarıldı
  Asiye:haylazlar sizu
     Dedi
   Balım: off ya gelip eğlencemi bozdunuz
    Fatih : öyle mi balum hanum gel bakayum sen
     Diyip balımı gıdıklayarak kucağına aldı asiyede muratın koluna girip aşağı yemeğe indiler

    Acaba eyşan neler planlıyor???