Bir Karadeniz Sevdası

62.Bölüm

      Mustafa hemen yatak odasına girip üstünü değiştirdi saçlarını ve sakallarını düzeltip ceketini alıp hemen fırladı. Merdivleri küçük bir çocuk gibi 4er 5er indi
     Mustafa telaşlı ve aceleyle çıkarken
   Saniye: oğlum nereye da
   Nefes: abi bir şey mi oldu
        Mustafa duymamıştı bile dediklerini arkadan Tahir ve yangazlar sırıtarak aşağı geldi
   Tahir: hayurlu sabahlar
    Nefes: Tahir mustafa abiye noldu
    Yangazlar sırıtmaya devam ederken Tahir kafalarına vurdu
    Tahir: yengem aradı
     Saniye:(telaşlanarak) bir şey olmiş sancı falan mi olmiş noldi
     Tahir: yok yok
     Saniye: oh iyi
     Murat: ana noldi pek bi korktun hayretlerdeyum bak
     Fatih: ana başuna balkon mi düşti yengem için ilk defa bu kadar telaşlanduğuni gördum
    Murat: yok ikizum yanliş dedun sen oni anami balkon kesmez bina oldiği gibi düşmiş bence
    Saniye: gevezeler sizu terluğumi çıkarmadan oturun şu masaya
    Nefes: nolmuşta aramış ablam mustafa abiyi ben de bugün ona gidicektim bebek için alışveriş yapalım dicektim
    Tahir: sen hiç zahmet etme mustafa abim bugün alışveriş yapmadan bırakmaz
     Nefes: nasıl yani
    Tahir: ya az önce yengem aradi biz abimle uğraşırken gelda doktora gidip cinsiyetini öğrenelim diye
    Saniye: essehten mi
   Tahir: he ana essehten bizde şaşırdık
    Murat: tabi ya yengem inat etti de mustafa abim gelirse cinsiyet falan öğrenmiycem diyodu şaşurduk hadi tamam anamın başina bisiler düşmüşte yengeme ne düşti acaba?
     Fatih: ikizum bize hayurlu başarular demek düşer
     Murat: doğri dedun oni ikizum
   Tahir: yangazlar hayde anca riv riv çok işimiz var bugün abimi kaybettuk artuk bizde doğru kumluğa nefesum bende akşamüstü gelirim oğlumuzu okuldan alırız
    Nefes: tamam öyle yaparız ben de akşama asiye ablaya giderim noldu ne bitti anlatır
    Tahir:ben bırakırım seni
************************************
      Mustafa Osman hocanın evinin önüne gelmişti arabayı park etti tam tıklatacaktıki kapı açıldı balım babasının kucağına hopladı
  Balım:babaa!
  Mustafa: oy benum ballum anan nereyedu
  Asiye: geldum geldum
  Mustafa balımı kucağından indirdi gözlerini asiyeden alamıyordu kokusunu o kadar özlemiştiki sımsıkı sarılıp o eşsiz kokuyu içine kadar çekmek istiyordu
   Mustafa:( hayran hayran bakarak) ben sana hergün sevdalanmayayumda ne edeyum be kadun
  Mustafa içinden söylediğini zannediyordu ama yanılıyordu sesli söylemişti ve asiye duyar duymaz kaçıp içeri montunu giymeye gitmişti mustafa balıma baktı
   Mustafa: ben seslu mk dedum oni
   Balım: eeeeeeem birazcık olabilir
   Mustafa: bırazcuk diysın
   Balım: diyrim baba
       Baba kız aralarında kikirderken asiye geldi montunu üzerine almiş omzuna çantasını takmıştı
   Asiye: ne kikirdeyip duraysınız
   Balım: hiiç
   Mustafa: kızumla aramizda
   Asiye: ee öyle olsun bari
        Arabaya bindiler
************************************
       

          Murat: ikizum
  Fatih: efendum ikizum
  Murat: nolacak bizum bu ailenun erkeklerinun hali
  Fatih: ne var halimizde ikizum
  Murat: ikizum biliy misun bazen kafanun içinde gerçekten bir şey var mi yok mi çok merak ediyrim
   Fatih:hee
   Murat: of fatih biz senla ne edecuk ya vallahi piktum piktum diyrım ki ne du bizum bu çektuğumiz mustafa abim artuk ahirette kavuşur asiye yengeme senun berrakla durumun iç güveysinden hallice benum durumun desen ortada durumum bile yok yani  o kadar geçen gün toprakla buluştim karşi masa da seren varmiş anlayacağun iki kızdanda olduk nazar desen telefonlarumu açmay bi Tahir abim iyi onlarunda ömrünü anam çenesiyla yiyiy napacağuk
    Fatih: bak bunlar hep takmaktan oliy takmayacaksun bak hayatta daga çok kafaya takulacak şeyler var misal Trabzonspor küme düşecek neredeysa fenerbahçe desen Allah affetsun bunlari takmak lazum relax ol ikizum kasma bu kadar asul mustafa abimler ne attu acaba?
************************************
       Vedat: Ben Trabzona gelirken kendime şöyle bir söz verdim beni 18 saat nefessiz bırakan Tahir'in nefesini kesicem dedim onun abisi naptı beni 1.5 yıldır nefessiz bıraktı şimdi söyle Eyşan ben Tahir beni 18 saat nefessiz bıraktı diye onu karadenize gömücem demişim. Peki beni 1.5 yıl nefessiz bırakan o mustafaya napıyım mesela biricik asiyesi doğmamış çocuğunu neden elinden almayıp onu hergün karadenize göm miyim? Neden bunu yapmıyım eyşan söyle bana!
   Eyşan: yine deli deli konuşmaya başladın bitmedi nefese olan sevdan sen o kadın yüzünden hapse girdin hala ama hala nefes
   Vedat: benim sevdam hiç bir zaman bitmeyecek nefes benim karım olana kadar bitmeyecek nefes benim benim çektiğim acıları tahirde çekiçek mustafa da ben onlar yüzünden oğlumu göremiyorum nefesime kavuşamıyorum üstüne üstlük can düşmanım nefese dokunuyor ve ben burda her gün ölüyorum onlarda ölücek! Onlarda ölücek! Onlarda ölücek! Onlarda ölücek!
   Eyşan:Tamam sakin ol! Sakin ol!
   Vedat: onlarda ölücek! Onlarda ölücek! ONLARDAA ÖLÜCEK!!
 
***********************************
      Balımı okula bırakmışlar ve arabada ikisi yalnız kaldılar mustafa çalan müziği kapadı
   Asiye: niye kapaysun
   Mustafa: dinlemek istiyrım
   Asiye: neyi
   Mustafa: senin mustafam diye atan kalbinin sesini
   Asiye: hastaneye gitmişken senun kulaklara da baktiralum belli bozulmişlar dur ya da toptan gitmişler
   Mustafa: oy asiyem oy
   Asiye: ney...
         Kelimeler öyle bir dizilmiştiki boğazına kelimeler bir bir düğüm olmuştu yutkundu hani insan ağlayacağı zaman ağlamamak için kendini zorlarda yutkunduğunda boğazı acırya öyle hissetmişti mustafa yorulmuş bir şekilde nefes verdi o sırada hastanenin park yerine mustafa arabayi park etmeye çalışıyordu park ettikten sonra arabayı durdurdu
  Mustafa: geldikk hayde bakalum
     Elini asiyenin karnina koydu
   Mustafa: öğrenelum bakalum cinsiyetunu bu inat anan yüzünden biraz geç olacak ama olsun geç olsunda güç olmasun
    Asiyeye bakıp sırıttı asiye de mustafanın yüz ifadesine dayanamayıp gülümsedi tam o sırada asiye kapıya yöneldi asiye karnında sancı hissetti ve kendini geri koltuğa atıp
  Asiye: uff ah
       Derin derin nefes almaya başladı mustafa telaşlandı
   Mustafa: asiyem iyimisun asiye!
    Asiye: tamam tamam geçtu
      Mustafa asiyenin boynunu ve saçlarını okşayarak
   Mustafa: bak iyimisun en iyisi kucağumda götüriyim gel sen
    Asiye: mıstafa gerek yok tamam iyiyum oliy arada sırada öyle
    Mustafa: nasuk oliy hep ya
    Asiye: aha bak tekmeliy sıpa
    Mustafa: essehten mi
         Asiye mustafanın elini tutup karnına koydu
     Asiye: essehten ya bak
     Mustafa: oy benum bebeğum asiye
     Asiye: efendum
     Mustafa: bak kesun erkek
     Asiye: nasul bu kadar emin olaysun
     Mustafa: içime doğdi gerçi kızda olsa benum can parem olacak ama içimden bi ses erkek olacak diy
    Mustafa asiyenin karnina daha çok yaklaşıp okşadı kulağını karnina dayadı birkaç dakika öylece durdu sonra başını kaldırıp
   Mustafa: ee hayde bakalum ne cinsiyetu hem de kalp atuşuni duyalum
   Asiye: e hayde o zaman
   Mustafa hemen arabadan indi asiyenin kapisini acti elinden tuttu belini kavrayarak arabadan inmesine yardim etti dip dibe girmişlerdi nefesleri birbirlerinin yüzlerinde hissediliyordu  10 saniye öyle durdular mustafa gözlerini kapatıp asiyenin kokusunu içine çekmekle meşgul oldu asiye öylece kalmıştı ama yanlarından geçen o siyah araba içini tedirgin etmişti o araba o mektuplari birakan arabaydi plakasi ayniydi asiye hareket etmeye çalışınca mustafa asiyeyi kendine biraz daha yakınlaştırdı dudakları birbirine değmişti o büyüyle asiyenin aklı gitmişti neredeyse kalbi dışarda atıyordu mustafa gözlerini açınca asiyeyle gözgöze geldi asiyenin yanakları kıpkırmızı olmuştu yutkundu şaşkın şaşkın bakıyordu sonra birden kendini geri çekti üstünü düzeltti başını öne eğdi aklına siyah araba geldi çünkü karşısına park edilmişti ve içinden ilk mektubu  bırakan adam inmişti asiye korkuyla gözünü o taraftan kaçırdı mustafaya dönüp
   Asiye: hayde randevuya geç kalacağuz
Dedi yanyana otoparktan çıkıp hastaneye girdiler o sırada mustafa ceplerini aramaya başladı
    Asiye: noldi mustafa ne aranaysun
   Mustafa: yav asiye telefon arabada kalmiş sen çık ben alayum geleyin hemen
    Asiye: ee iyi ha tamam
        Asiye asansöre bindi doktorun olduğu kata çıktı koridoru döncekken arkasına baktı ve şok oldu o adam elinde silah asiyenin karşısıda duruyordu ...

    Merhabalarr! Çok uzun bir aradan sonra tekrar sizlerleyim öncelikle çok ama çok özür diliyorum burayı aksattığım için ve şuan çok sevinçliyin 30 bin okuma olmuş buraya temmuz ayında başladım ve başlarken hiç bu kadar okunacağını tahmin etmiyordum ama bakın neredeyse 1 yıl olacak bu çok güzel bir şey okuyan bana destek olan herkese çok teşekküt ederim bu arada sen anlat karadeniz nereye gidiyor hiç bilmiyorum bu durum beni çok üzüyor bunu içim kan ağlaya ağlaya diyorum ama sen artık anlatmasanmiki karadeniz 2 saatlik bölumde 10 saniye asmus nedir ya hazan nedir genco nedir yazık ettiler gül gibi diziyi bizim hikayemiz şiddete boyun eğmeyen bir kadının hikayesiydi bizim hikayemiz şiddeti görmezden gelmeyen bir adamın hikayesiydi bizim hikayemiz senin kaybetmene izin veremezdim diyen ay ışığında uluyan kurtun hikayesiydi bizim hikayemiz nefessiz kalamayan zalimin hikayesiydi bizim hikayemiz aşk üçgeni değildiki bizim hikayemiz umuttu inatti