-14-

8.6K 853 844
                                    

"Beyler! Hadi kalkın, camış gibi yatıyorsunuz." Heejin'in sesi kulaklarımı doldurduğunda yüzümü buruşturup yatakta diğer tarafa döndüm.

"Bu kızı hiç sevmedim." diye kendi kendime mırıldanıyordum bir yandan kıpırdanırken. Gerçekten dün çok sinir etmişti beni.
"Gıcık."

Dudaklarımı büzüp uyumaya devam edecekken duyduğum kıkırtı ile gözlerimi hızlıca açtım.

"Günaydın Jiminie." Jungkook'un gülümseyen yüzüyle karşılaşınca ellerimi yumruk yaparak gözlerimi ovaladım.

"Günaydın." Uykudan yeni uyandığım için sesim kısık çıkmıştı. Boğazımı temizledim.

Yataktan kalkmak için geri çekilecekken belimdeki demir gibi kollar buna engel olmuştu. Kafamı geriye atıp homurdandım.

"Günaydın öpücüğü vermeyecek misin?" Jungkook pişkin pişkin sırıtıp sorduğunda ellerimi omzuna koyup ittirmeye 'çalıştım'.
"O küçük ellerinle bana karşı mı koyuyorsun sen?"

Kaşlarını çatarak sorsa da dalga geçtiği belliydi.

"Yaa, bırak gideyim." Omuzlarımı sallayıp kendimi tekrardan geri çekmeye çalışsam da elini enseme atıp beni durdurup dudaklarımdan küçük bir öpücük çalmıştı çoktan.

Şok olmuş bir şekilde ona baktım.

"Ya daha dişlerimi fırçalamadım be adam! Niye öpüyorsun?" Jungkook kahkaha atarak geriye gitti ve sırt üstü yattı.

"Yani dişlerini fırçalayınca daha ateşli bir öpücük vereceksin bana. Olur o da kabulüm."

"Hiç utanman yok mu senin?" diyerek yatakta doğrulup arkamdaki yastığı suratına fırlattım. Fakat Jungkook'un hâlâ aynı surat ifadesi ile bana bakması daha çok sinir etmişti beni. Yastığı bu sefer suratına bastırıp geri çektim.

"Ölüyorum Jimin!" Jungkook kıvranmaya devam ettiğinde gülerek yastığı daha çok vuruyordum. O kadar sert de vurmuyordum.

Nasıl oldu bilmiyorum ama yaptığımız gürültü(?) yüzünden Heejin odaya geldiğinde ben Jungkook'un karnının üzerinde otururken yastığı yüzüne bastırıyordum ve o da gülerek belimi tutup beni yana devirmeye çalışıyordu.

İkimizde aynı anda kapıya baktık. Heejin gözlerini devirip, konuşmaya başladı.

"Herkes sizi bekliyor." Başka bir şey demeden odadan çıktığında Jungkook'a döndüm.

"Gerçekten sinir bozucu." Jungkook da kafasını sallayıp beni onayladı. Daha sonra yatakta doğruldu. Bakın tekrar söylüyorum ben üzerindeyken doğruldu. Ellerini belime sardı. Elimdeki yastık ikimizin göğsüne yaslıydı ve aramızda yumuşak bir engel olarak duruyordu.

"Burası beni öpmen gereken kısım, biliyorsun değil mi?" Gözlerimi kısıp ona doğru yaklaştım. Yüzlerimiz birbirine yaklaşırken umutla onu öpmemi bekliyordu. Sırıttım ve elimdeki yastığı yüzüne bastırıp kucağından kalktım.

"Al, bunu öp!"

×

Herkes gülerek kahvaltı ederken sanırım masaya en son ben gelmiştim. Hepsi burada gibi gözüküyordu.

'Günaydın' diyerek boş sandalyeye oturdum. Hepsi bir ağızdan günaydın demişti.

Gülümsedim. Kalabalık ve canlı bir yerde kahvaltı yapmayalı çok uzun zaman olmuştu. Her defasında tek başıma ya da menajerim ile kahvaltı yapıyordum. Ki zaten kendisi dünyadan gördüğüm en soğuk ve kaba insan olduğu için benimle konuşmuyordu bu yüzden hep yalnızdım.

inicio, kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin