LUCY
Gözlerimin dudaklarında gezinmesine engel olmaya çalışarak yutkundum ve "Ne demek istiyorsun?" diye sordum.Cevap vermeden gözlerime bakmaya devam ediyordu ve fazla sessizdi.
Çenemdeki parmağı yavaşça dudaklarımın üzerinde gezinmeye başlayınca tereddütle "Natsu?" diye fısıldadım. Şu an ne yapmam gerektiğine dair hiçbir fikrim yoktu ya da ne söylemem gerektiğinin.
"Neden Gray?"
Sorusu üzerine şaşkınlıkla ona baktığımda "Neden Gray olmak zorunda?" diye tekrar sormuştu. "Hoşlanacak başka biri yok muydu sanki?"
Fazla yakındı. Heyecanımı bastırmaya çalışarak "Bilmiyorum." dedim. "Onu uzun zamandır izliyordum ve..."
Sözümü keserek "Sen sadece onun hayalinden hoşlanıyordun." demişti. "Onu uzaktan sevmek güzel geliyordu, şimdiye sırf seni sevsin diye bir ton yalan uyduruyorsun."
"Ben sadece senin yapmamı istediğin şeyleri yapıyorum."
"Ve ben de sana yalan söyletiyorum. Gray'in hoşlandığı şeylerden, ona ben de hoşlanıyorum dediklerin arasından gerçekten sevdiğin tek bir şey söyle bana."
Gözlerinden bakışlarımı çekmeye çalışarak "Bu da nerden çıktı şimdi?" diye sorduğumda "Lucy." demişti büyüleyici bir ses tınısıyla. "Söyle lütfen."
Kekeleyerek "Bilmiyorum." dedim. "Şu an aklıma gelmiyor." Alaycı bir şekilde gülerek "Gelmez tabii." demişti. "Yok çünkü."
Yanağımdaki elini çekerken "Birinden hoşlanmam için onunla aynı şeyleri sevmeme gerek yok." diyerek karşı çıktığımda Natsu "O zaman Gray'e neden sevdiğin şeyler konusunda yalan söyleyip durdun?" diye sormuştu.
Onu geçiştirmek için "Çünkü sen öyle yapmamı istedin." dediğimde gülerek kafasını iki yana salladı. "En büyük bahanen benim."
"Neden birden bire böyle davrandığını anlamıyorum."
Suratına küçük bir gülümseme yerleştirip bana doğru bir adım attığında gözlerime dikilen gözlerine karşılık olduğum yere çivilenmiştim sanki.
"Belki de seni sadece kendime istiyorumdur."
Yutkundum. Ciddiydi ve hiçte dalga geçer bir surat ifadesi yoktu. Aksine suratında hüzünlü bir gülümsemeyle söylemişti bunu. Derin bir nefes alıp gözlerinde bir boşluk yakalamak istedim ama buram buram kararlılık kokusu vardı her yerinde.
Yine de korkuyordum. Benimle dalga geçiyor olma ihtimalinden fazlasıyla korkuyordum. Gray'in dediklerini unut demiş olsa bile onun dediğinden farklı davranmıyordu garip bir şekilde.
Fiziksel olarak benimle uğraşıyordu ve şimdi de bir itiraf gelmişti. Daha önce benim onun eğlencesi olduğumu söylemişti üstüne basa basa. Bu fikri aklımdan öylece atmam kolay değildi.
Üstelik Gray hakkında söylediği şeyleri düşünmem gerekiyordu. Belki de haklıydı. Beni sevsin diye umutsuzca ortak nokta oluşturmaya çalışıyordum onunla. Doğallık bunun neresindeydi?
Natsu'nun koluna vurup "Sana benimle dalga geçmemeni söylemiştim." dedikten sonra itiraz etmesine izin vermeden "Ölçülerin lütfen?" diyerek gözümle kalçasını işaret ettim.
Suratıma bir süre boş boş baktıktan sonra bıyık altından gülümsemişti. Dalga geçtiğini biliyordum işte! Benimle uğraşınca eline ne geçiyordu ki sanki? Beni heyecanlandırınca..?
Elindeki mezurayı bana fırlatırken "Tamamdır!" demişti. "Şimdi bana bir şeyler mi dikeceksin?" Bu durum hoşuna gidiyormuş gibiydi beyefendinin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya Kapanı (TAMAMLANDI)
FanfictionNatsu aralarına yeni katılan Lucy'nin bir yalancı olduğunu anladığında ondan kendini açıklamasını ister. Lucy Natsu'nun en yakın arkadaşı Gray'e aşık olduğunu söylediğinde bu güzelliğe yardım etmeye karar veren kişi yine Natsu olur. Lucy ile vakit g...