NATSU
Lucy korkuyla yataktan sıçrayıp etrafa bakınmaya başlamıştı şaşkın ördek yavrusu gibi. Geri dönen Juvia'nın hedefinde olduğunu anladığından beri kendini kaybetmiş görünüyordu ki ona hak vermiyor da değildim.
Megafondan yükselen "Aşk rakibii!!" sesi üzerine kulaklarımızı kapatmak zorunda kalmıştık bir süreliğine. "Cidden ama! Şu kızın hiç ses ayarı falan yok mu?!"
"Var." Dedim. "Var ama Gray radarına yakalananlar üzerinde çalışmıyor malesef." Göz devirmişti. "Aman ne güzel."
"Bu gürültü sizin suçunuz küçük hanım, gidip sorumluluk alın."
Üstünü düzeltirken onun aşırı tatlı göründüğünü fark ettim. Hazırlanırken gerginliğin oluşunu da hesaba katınca gülmemeye çalışırken çok zorlanmıştım. Savaş boyalarını sürmüş gibi aynada son kez dağılan saçlarını toparladıktan sonra "Tamamdır!" dedi kendine telkin vererek. "Bunu yapabilirim!"
Kendimi tutamayarak kahkaha attıktan sonra "Umarım." dedim şişirdiği suratına aldırmadan. Tek parmağını bana doğrultup "Ben savaşa gidiyorum." demişti. "Geri dönmezsem..."
Ayağa fırlayıp onu sırtından kapıya doğru ittirdim sözünü kesip. "Git artık!" Güldüm sonrada pişkince "Ona selam söyle olur mu?"
"Sen gelmiyor musun?!" Karnımı tutup "Bir anda karnım ağrımaya başladı nedense." dedim. "Sana yeterince yardımcı olamam."
Şaşkın haline aldırmadan onu kapı dışarı ettim ve gülmeye başladım. O kadar tatlıydı ki onu kolundan tutup göğsümde sıkıca saklamamak için kendimi çok zor tutmuştum.
Ama sonra gülmem durmuştu ve küçük bir endişe kaplamıştı içimi. Ya Juvia'yı kıskanırsa... Bu Gray'e karşı hala bir şeyinin olduğunu göstermez mi? Kafamı hayır anlamında iki yana salladım, böyle olumsuzluklar düşünmemeliydim. Ne de olsa her şey normale dönmüştü artık, pürüz çıkaran kişi ben olmamalıydım. Juvia başlı başına bir pürüzdü çünkü ya hadi neyse.
Üstüme düzgün bir şeyler geçirip olan bitene bakmak için ortak salona çıktım. Gerçekten şok olmuştum. Juvia'yı Gajeel tutmaya çalışırken Lucy'i Gray tutmaya çalışıyordu.
"Sana Gray'le bir işim yok diyorum üçüncü şahıs delisi!"
"Yalan söyleme! Juvia tehlikeyi uzakta da olsa sezer!"
"Sensin tehlikeli sen! Neyin tehlikelisinden bahsediyorsun?!"
"Juvia gayet iyi bir kız bir kere! Ama Juvia söz konusu Gray-sama'sını korumaksa kötü bir kız olmayı dert etmez!"
"Gray'i senden kim korusun?!"
"Juvia bunu ödetecek!"
"Obsesif manyak!"
Gray odaya geldiğimi görünce bana kaş göz yapmıştı bir şeyler yapsana der gibi. Bende omuz silkip ne yapabilirim ki demeye getirdim gösterinin tadını çıkarmak için.
Bu kavgayı izlemek fazla eğlenceli olduğu için sesimi çıkarmıyordum ki Lucy'i tutmaya çalışan Gray'in ona belinden sıkıca sarılmış olduğunu gördüm. Her ne kadar atlattığımı sansam da Gray kompleksim o kadar da geçmiş sayılmazdı.
"Tamam, tamam." Dedim araya dalmaya çalışarak "Kesin kavga etmeyi." Bir süre ikiside sakinleşip bana bakmışlardı burda ne aradığımı sorgular gibi. Sonraysa "Sen karışma!" cevabını almıştım ve gülümsememi korumaya çalışırken götüm götüm geri çekilmiştim aralarından sırf bu ölümcül auraya yakalanmamak için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya Kapanı (TAMAMLANDI)
FanfictionNatsu aralarına yeni katılan Lucy'nin bir yalancı olduğunu anladığında ondan kendini açıklamasını ister. Lucy Natsu'nun en yakın arkadaşı Gray'e aşık olduğunu söylediğinde bu güzelliğe yardım etmeye karar veren kişi yine Natsu olur. Lucy ile vakit g...