21,Bölüm

314 18 5
                                    

'Ben sana o son kadehi içemeyeceksin demiştim .' bugüne kadar duyduğum en şen kahkaha yı attı. Mina ya neden rakı içirmiştim ki ben.

Kucağım da debelenip, deli gibi kahkahalar atıyordu. 

'Kafam çok güzel.' dedi son heceyi uzatarak.

'Fark ettim.'

Kucağım da bir mücevher tutuyordum. Kızıl  elmas. Ela bir pamuk şeker ya da. Kollarım da minik ay parçamı tutuyordum.  Ne zaman bu kadar romantik olduğumu bilmiyorum. Bildiğim tek şey bu küçük kadına aşık olduğum. 

'Umut.' bu gün son hecelerle bir takıntısı vardı galiba.

'Söyle bebeğim.' o benim küçük bebeğimdi.

'Annem beni sevmiyor.' bütün neşesi birden kaybolmuştu. Annesi onu seviyordu. Mina ya iyi bakamayacağını bildiği için gitmişti. Özlemine dayanamayıp geri gelmişti. Öfkesinden bunları göremiyordu. Tabi Aysel hanımın onu odaya kapatmasından da kaynaklanıyor olabilir. Evet evet ortadan kaybolduğum süre zarfında ailesini araştırmıştım.  

'Sen beni seviyor musun?' Ani sorusu karşısında afallamıştım. Soran gözlerle bana bakıyordu. Bugün az daha söyleyeceğim şeyi bana soruyordu. Beni seviyor musun? Onu seviyor muyum? Tabi ki.

'Seviyorum meleğim.' 

'Güzel. Bende seviyorum.' Aptal bir sırıtış yüzüme yayıldı.

'Gerçekten mi?'

'Gerçekten. Seni görünce buraya bir şey oluyor.' minik ellerini kalbimin üstüne koydu.Bunu duymak gerçekten iyi gelmişti. Bazen beni sevmediğini düşünüyordum. Bu yüzden hiç ona söyleme cesaretini bulamamıştım. Gömleğimin düğmelerini açmaya başladı. Ne yapıyordu?

Gögüsüme bir öpücük bıraktı. Kalbimi öptü. Minik kadınım kalbimi öptü.

☻☻☻

Sıcaklığını hissederek uyanmak tarifi imkansız bir duyguydu.  Küçük meleğim artık soğuk değildi. Ellerini bırakırsam üşür. Bu yüzden asla bırakamam.Saçlarını okşamaya başladım. Ne kadar da yumuşaklardı. Tatlı mırıltılar çıkartarak gözlerini açtı.

'Neden gülümsüyorsun?' dedi 

'Dün gece aklıma geldi de ondan.' tek kaşını kaldırdı. Bu hareketine bayılıyordum. 

'Dün ne oldu ki?'  Tahmin etmem gerekiyordu. Beyni sulana na kadar içti, balıkçı ya gittiğimizi bile hatırlamıyordur.   

'İnanmıyorum Mina sana ilk seksimizi nasıl hatırlamazsın!'

'Ne!' hızla gögüsüme kalktı. Şokla aralanmış ağzı, büyümüş göz bebekleriyle çok komik görünüyordu. Benden uzaklaşmaya çalıştı. Geriye doğru gidiyordu son anda kolunu tuttum yoksa yeri boyluyordu. 

'Bırak beni.' sesi fısıltı halinde çıkmıştı. Hemen kolunu bıraktım. Verdiği tepki fazlaydı. Benden kaçmamalıydı. Lanet olsun böyle yapmamalıydı.  Yataktan indi. Camın önünde ki koltuğa oturup, eliyle yüzünü kapattı.   

'Mina saçmalıyorsun.' 

'Biz...dün gece seviştik mi?' sesi çatallaşmıştı. Lanet olsun ağlayacak mı? Benimle birilikte olması, benim olması bu kadar mı kötü?

'Aramızda hiçbir şey geçmedi Mina. Sarhoş bir kadından faydalanacak kadar yavşak değilim.'  ellerini çekip yaşlı gözlerle bana baktı.

'Ama dedin ki...'

'Aptal bir şakaydı!.' elim de olmadan bağırıyordum. Sinirlenmiştim. Beni sevdiğini söyleyen kadın,bana ait olduğunu sandığı zaman ağlıyordu. Bu-bu gurur kırıcı.  Yataktan indim. Hızla tişörtümü üstüme geçirdim. Ayakkabılarımı giyerken tek bir kelime dahi söylemedi. Gitme demedi. Neden lanet kadınlara güveniyorum ki! Sertçe kapıyı açtım.

'Hazırlan geldiğim de seni dedene geri götüreceğim.' kapıyı çarptım.Derin nefesler alıyordum.Sakinleşmem gerekiyordu yoksa içeri girip onu gerçekten becerebilirdim.Duvara yaslandım. Elimle şakaklarımı ovuşturdum. Lanet. Lanet.Lanet. 

'Umut bey iyi misiniz?' kafamı kaldırıp karşımda duran sürtük e baktım. Mina yı bir süre düşünmeyi bırakabilirdim. Sonuç olarak beni sevmiyordu.  Aylardır seks yapmadığımı da göz önün de bulundurursak, elime gelen fırsatı geri tepemem.

'Eğer odanın yerini gösterirsen çok iyi olacağım.'

 Kısa oldu farkındayım. Ama bunları geçiş bölümü olarak düşünün. Bayramdan sonra yeni bölüm yayınlayacağım. Bir de yeni hikayem Vaveyla ya bir baksanız ne güzel olurdu :D 

Bir Umut OlmalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin