4- BATU GÜNÜ

1.1K 26 27
                                        

Bölümü yorum sınırını geçtiğiniz için paylaşıyorum oy sayısı da 7 oldu en azından sınıra yaklaştı. Bu arada 265 okuma çok teşekkür ederim. Multimedia Batu bu arada :)

İyi okumalar size (bayağı bi uzun oldu bu bölüm hayatımda yazdığım en uzun bölüm olabilir yani hepsi sizin için :D)

Ve o gün gelip çatmıştı. Son bir sınava girecekti ve lise hayatı bitecekti Ezgi'nin. İşin kötü yanı ise o gün akşam saat on ikiden sonra yirmi dört saatliğine ona arabasıyla çarpan egoist bir sapığın kölesi olmak zorundaydı.

O akşam bir de Koray, Ece, o ve Batu, diğer bir ifadeyle bir günlük efendisi, sözde "çifte randevuya" gidiyorlardı.

Ece'ye bütün olayları anlatmıştı. O gece evde neler olduğunu, nasıl bir gün boyunca onun istediği her şeyi yapmak zorunda olduğunu ve nasıl çifte randevu için buluşacaklarını. Kısaca her şeyi.

Ece'nin tepkisi ise "İyi yanından bak çocuk çok tatlış." olmuştu. Burda en yakın arkadaşına tanımadığı bir adam kim bilir neler yapacaktı, o ise tatlı çocuk diyordu. 'Nasıl bir arkadaştır bu be!' diye geçirdi içinden.

'LYS sırasında düşündüklerime bak. Dikkatimi toplamalıyım az kaldı zaten.' diye düşünüp derin bir nefes aldı ve önündeki lanet sınava konsantre oldu.

Sınav bitiminde Batu'nun yapmasını söylediği gibi ailesine alışverişe çıkacağını, akşam da Ece ve Koray'la kutlama için buluşacağını ve Ece'de kalacağını söyleyip en yakın otobüs durağına yürümeye başladı. Hava zaten 70 derece gibi hissettiriyordu ve bu sıcakta yürümek çizgi filmlerdeki yamyamların kazanında canlı canlı kaynatılmak gibiydi.

Durağa geldiği zaman Antalya Belediyesi'ne klimalı durakları yaptığı için bir kez daha içinden teşekkür etti. Telefonunun titremesiyle, telefonunu cebinden çıkartıp gelen mesaja baktı.

"Sınava girdiğin okula en yakın otobüs durağına git ve beni bekle. -B :)"

Numarasını nerden bulmuştu bu Batu gerizekalısı şimdi ya?

"Numaramı nerden buldun?"

"Kuşlar söyledi. :)"

"O gülüşünü si... Neyse ya, şimdi numaramı kimden aldığını söyler misin?"

"Hayır. Bu arada istediğin zaman sikebilirsin gülüşümü. :))"

'Sapığa bak ya' diye içinden geçirdi ancak cevap yazmak yerine Koray'a mesaj atmaya karar verdi.

"SOS!!!"

"Ezgi? Ne oldu? İyi misin?" Koray'dan anında gelen mesaj gülümsemesini sağlarken üç mesaj daha attı Koray.

"Ezgi?"

"EZGİ?!!"

"EZGİ NE OLDU CEVAP VER YOKSA MERAKTAN ÖLECEĞİM!!!!"

Ezgi cevap vermek yerine Koray'ı aramaya karar verdi. Koray telefonu ilk çalışta açınca Ezgi iyice sırıtmaya başladı.

"Ezgi? İyi misin? Korkuttun beni."

"Koray sakin ol. İyiyim. Ece sana şu bana çarpan çocukla olan olayları anlattı mı?"

"Hı hı, evet. Neden ki?"

"Şimdi o sapık, gerizekalı, manda beyinli, ayı ruhlu, öküzden bozma, hayvan mutantı beni alışverişe götürmek istiyor ve yardımına ihtiya-" Cümlesini tamamlayamadan telefonunun elinden çekildiğini hissetti ve ardından o sinir bozucu kadife sesi duydu.

"Ezgi benimle gayet güvende Koray. Sevgiline söyle hazırlansın akşam 8 buçukta sizin sürekli gittiğiniz restoranta ardından da şu merak ettiğiniz bara gidiyoruz. Ezgi'yi ben getireceğim." Telefonu Koray'ın yüzüne kapattı ve cebine koyup, Ezgi'ye döndü.

AlaboraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin