19.06.2017
Okulun bahçesinde yaptığımız o konuşmadan sonra iki gün kendime gelememiştim, seninle de görüşmemiştik.
Aslında beni eve bıraktığında kaskı başımdan bile çıkaramadan işin olduğunu söyleyip gitmen, seni aramamı engelliyordu.
Üç gün sonra uyandığımda yatağımın yanına koyduğum kaskı el yordamıyla bulmak için kıpırdandığımda, elime hiçbir şeyin gelmemesi beni bir anda endişelendirmişti.
Minah'ya seslendiğim halde duymaması, odamdan çıkıp merdivenlere yönelmeme ve aşağıdan gelen seslere kulak kabartmama neden olmuştu.
Dikkatli bir şekilde merdivenin korkuluklarına tutunarak birkaç basamak indiğimde annemin seninle konuştuğunu fark etmiştim.
Anladığım kadarıyla sanırım annemden beni bir yere götürmek için izin istiyordun fakat annem izin vermiyordu.
Neden izin vermediğini anlamıyordum fakat itiraz edemezdim.
Derin bir nefes alıp verdikten sonra arkamı dönüp merdivenleri gerisin geri çıkmaya çalıştığım sırada basamağa takılan ayağım yüzünden iyice tutunamadan kendimi yerde bulmuştum.
Yuvarlanırken basamaklara çarpan yüzümün dağıldığını hissediyordum, ya da acıdan öyle düşünüyordum fakat kötü olduğu kesindi.
Annemin attığı çığlıkla yanıma gelmesi beni kendime getirirken, hastane sözünü duymamla ayağa kalkmaya çalışmam bir olmuştu fakat becerememiştim ve yere oturmuştum.
Ardından senin kulaklarımı tırmalayan sesini duyduğumda, olduğum yerde yatmamak için kendimi zor tutmuştum.
Biliyor musun JungKook, ben büyüdükçe sevgim de büyüdü sanırım ve bu yüzden içime sığmıyor artık.
Sesini her duyuşumda içimde tuhaf şeyler oluyordu..
Hastaneye götürmek için annem çantasını alıp arabasına koştuğunda senin de beni kucağına alman, bendeki dejavu hissini uyandırmıştı.
Size defalarca bir şeyim olmadığını söylememe rağmen beni dinlemeyip hastaneye götürmüştünüz.
Yüzümdeki yaralara pansuman yapılıp, beyin kanaması geçirip geçirmediğimi kontrol ettikten birkaç saat sonra eve gidebilmiştik.
Eve gittikten sonra annem beni odama çıkarıp üzerimi değiştirmeme yardım ettikten sonra yatağa yatırdığında, senin hâlâ evimizde olduğunu biliyordum.
Annemle ne konuştuğunu deli gibi merak etsem de, tekrar merdivenlerden düşmeyi göze alamazdım.
Geçen birkaç dakikanın ardından kapıyı çalıp izin alarak yanıma geldiğin için sebepsizce mutlu olmuştum.
Nasıl olduğumu sorduğunda, iyi olduğumu söyleyip ardından hemen merak ettiğim konuyu açıp bu sefer ben sormuştum.
"Annemle ne konuşuyordunuz sabah?" Biraz tereddütte kaldığını anladığımda sesini duymuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EYE WANT YOU [ Jeon JungKook ] ✔
Fanfiction"Gözlerin olacağım Hye Bam," dediğinde, bilemezdim bu şekilde olacağını. [[ 26.07.2016 -> 22.04.2019 ]] to @alliekookie by @swaggerdandy | Tüm Hakları Geceyi Aydınlatan Yıldızda Saklıdır.